Gidenlerin yerini dolduranlar çıkıyor hep.

16 2 0
                                    

Selçuk Bey bana yemek boyunca kaçamak bakışlar atmış.ve burs için konuşmuş ve her ay para alıcağımı söylemişti.Tek temellisinin çalışmamız ve hayatımızı kurmamız olduğunu söyledi.Sıraçın aile bağları oldukça kuvvetliydi onun gibi bir ailem hiç olmamıştı.Annem ve babamla yediğimiz huzur dolu bir yemeğimiz olduğunu hatırlamıyordum.Oldukça şanslı biriydi ve annesinin onu nasıl sevdiğini Sıraça bakışlarından anlıyordum.Kahvelerimizi içerken Sıraçın Sekoyla birşeyler fısıldaşırken görmemek mümkün değildi.Leyla Hanım "Çocuklar ne konuşuyorsunuz bizimlede paylaşabilirsiniz?" Sıraç yarım gülüşünü sergilerken sağ yanağındaki çukuru görmemek mümkün değildi bir erkeğe gamzenin bu kadar yakıştığını hiç görmemiştim.Omuzları geniş ve kasları onu oldukça sexsi kılıyordu.Esmer ten rengine uyum sağlayan kumral saçları dalgalı olması ona ayrı bir hava katımıştı.Sıraç "Sultanım yarın bilardoya gitmeyi düşünüyoruz da onu konuşuyoruz Sekoyla"

Selçuk Bey de bilardo lafını duyunca sesizliğini bozmuş koyu bir muhabbete dalmıştı.Leyla Hanımla gelecekle ilgili konuşurken bana destek çıkıyordu.Sekoyla birlikte herşey için teşekkür edip evden ayrılırken Sıraç bizi bırakmak için arabasını çalıştırdı.Sekoyu eve bırakıp benim eve doğru giderken sesizliği bozan Sıraç oldu.

-Dünya babannen ve babandan bahsettin fakat annenenden hiç söz etmedin.

-Annem ben küçükken bizi terk etti.Onunla ilgili pek birşey hatırlamıyorum ve bu konu hakkında konuşmasak

-Seni üzmek istemezdim merakıma yenik düştüm kusura bakma

-Önemli değil emin ol bende sorardım.

-Erkek arkadaşın falan var mı doğrusu bu güzelliği ve saflığı keşfetmeyen biri yoktur.

-İltifat için teşekkürler fakat erkek arkadaşım yok.Diyerek güldüm.

-Ben Serkanla senin sevgili olduğunu düşünmüştüm.

-Serkanla çok yakın bir dosttuz zor zamanlarımda devamlı yanımdaydı bana yardımcı olmaya çalışıyor her arkadaş gibi yanlış düşünmüşsün.

-Serkanın sana bakışlarını sana farklı baktığını görebilecek kadar zeki bir kıza benziyorsun.

-Sıraç saçmalama lütfen biz onla çok yakın arkadaşız ve baba kimsesizliğimi hissettirmemeye çalışıyor diğer arkadaşlarım gibi.

-Tamam biraz nefes al küçük hanım.

Cidden birden çok hızlı konuşmuştum.Ama Sekoyla benim aramda böyle bir şeyi düşünmesi saçmaydı.Apartmanın önüne gelince "Tekrar herşey için teşekkür ederim.İyi geceler" diyerek emniyet kemerini çıkarttım.Sıraç bana elini uzatıp "Teşekkür etmeyi kesersen teşekkürlerini kabul edicem.İyi geceler küçük hanım." Elini sıktım ve "Görüşürüz" diyerek arabadan indim ve apartmana doğru ilerlerken bir yandan sebebsizce sırıtıyordum.Birden kendimi yerde bulmamla ufak bir çığlık attım.Birden havaya kalkınca Sıraçın gitmediğini fark ettim.Sıraç beni kucağına alınca utandım kendim çıkabileceğimi söylememe rağmen beni dinlemeyip apartmandan çıktım anahtarlarımı alıp kapıyı açtı.Sesizce beni odama götürüp yatağıma yatırdı.

-Buz torbası koyalım.Mutfak ne tarafta?

-Cidden hiç gerek yok yarına bişe kalmaz.

Dememe kalmadan odamdam çıktı.Elinde buz torbasıyla gelip burktuğum bileğime buz tamponu yapıyordu.Nerden bulduğunu bilmediğim kas gevşeticiyle masaj yaparken.Onu biraz daha inceleme fırsatı buldum.Durmadan önüne düşün saçlarını geri atarken ne kadar da karizmatik duruyordu.Kolunda bir dövme vardı bir kızın yandan görünüşü ve ağzından çıkan bir cümle vardı fakat ingilizce değildi.Anlamanı merak etmeme rağmen sormadım.Sıraç ayağıma masaj yaparken kendimi uykuya teslim etmiştim.

BLACK STAIN (Siyah Leke)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin