[ n e v e r ]

390 43 18
                                    


Buraya açıklama yazmam gerektiğini fark ettim.

Çünkü sanılanın aksine bu mutsuz değil, mutlu bir sondu.


Hikaye Mlura'nın, hetero olan Yaoyorozu Momo'ya aşık olup acı çekmesi değil, daha önce aşk ile ilgili hiçbir şey hissedemeyen ve kimseden de o anlamda etkilenmeyen Mlura'nın ilk defa kendisine bu derece yabancı bir duyguyu hissedip kim olduğunu keşfetmesiydi.

Kendisine güveni yoktu, psikolog olmak istediği halde yeteri eğitimi alamıyordu(ailesinden maddi olarak destek gelmiyordu) ve ona U.A. gibi bir okul şans verince, istemese bile geleceğe dair bir şeyler denemeyi seçti. Kafası çok karışıktı ve düşüncelerinin içinde boğuluyordu. Kendisinin, kabul etmek istemediği yönleri vardı.


Momo'yu gördüğünde onun dış görünüşünden değil, kendini olduğu ifade edebilmesinden etkilenmişti; Mlura'da eksik olan her şeyi.


Zaman geçtikçe onu daha iyi gözlemlemeye ve tanımaya başladı. İlk başta ona hayran olduğunu düşündü, bunu ikinci('prologue'dan sonraki bölüm) kaydında belirtiyor.

Asıl sorun şu ki, ona değil; onda olanlara hayrandı. Birisinden etkilenme süreci ilerledikçe Mlura aşık olmaya başladığını anladı. Bunu kabul etmek istemedi ama işin içine Todoroki girdiğinde hissettiği can acıtıcı hisle gerçekleri kabullenmek zorunda kaldı.



Final kaydından da anlayacağınız gibi Momo Yaoyorozu'ya olan aşkı kendisi ile ilgili şeyleri ona kabul ettirdi. Mlura'ya, hetero olmadığını, kendisine ve geleceğine değer vermesi gerektiğini, güzel veyahut zeki olmasa bile sevip sevilebileceğini; en önemlisi de kafasındaki gürültüleri susturmayı, sorunsuzca düşüncelerini salmayı ve daha fazla şeyi öğretti.

Son kayıtta Mlura'nın Momo'ya bunlardan dolayı minnet içinde olduğunu görebilirsiniz.

Mlura, "Todoroki'de olup bende olmayan çok fazla şey vardı ama biliyorum ki erkek olsaydım onunla yarışabilirdim" derken Momo'nun hetero olmasına gönderme yapıyor. Eğer erkek olsaydı Momo ile ilgili bir şansa sahip olabileceğini söylüyor. Hemde Todoroki'den katbekat daha aşağıdayken.



Hikayede en sevdiğim anlama gelelim: biliyorsunuz ki ilk aşklarımız bizler için hep özel bir yere sahiptir. Bu yüzden, her ne kadar Mlura hissettiği her şeyi geride bırakmış ve yeni bir hayata başlamış olsa da, bir sonraki hayatlarında(reenkarnasyon) -"eğer varsa" demişti- kendisinin bir erkek olarak doğmasını ve Momo ile tekrar karşılaşıp tekrar aşık olmasını istiyor. Homofobiden uzak, dinlerin ve insanların hoş karşılayacağı, karşılıklı bir aşk.



Hikayenin adının "Under the same signals" yada "Aynı sinyallerin altında" olmasının nedeniyse, Mlura'nın bir kayıtta dediği gibi Momo'ya kendisinin varlığını fark ettirecek sinyaller yollaması. Hikayenin sonunda, ikilinin arasında beklenilen bir ilişki olmasa bile arkadaşça buluşmaları.

Momo kayıtları dinlediğinde ona yollanılan sinyallerin(aldığı çiçek buketi ve kolye, Mlura'nın ona yazdığı sözler gibi sürprizler yada Momo'ya olan farklı/nazik veya utangaç tavırları) farkına varıp Mlura ile aynı sinyallerin altında bulunması -onunla buluşmasıydı.


Anlayacağınız, bu acıklı bir aşk hikayesi değil, can acıtan tecrübelerle dolu bir "kabullenme" hikayesiydi.



BÖLÜM İSİMLERİNİ BİRLEŞTİRİNCE:


| can i say that i am in love |

--> aşık olduğumu söyleyebilir miyim?

under the same signals❦momo yaoyorozuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin