Bir küçük Klaroline Hikayesi

17. bölüm

Caroline ;

Klaus bir anda bana döndü " se..sen  nezman dır or..." sözümü bitirmesine izin vermeden dudaklarina yapıştım oda biraz sasirsada ellerini belime koyarak karşılık vermeye başladı öpüşmemizi linda nin aglamasi bölmüştü yavaşça ondan ayrılıp lindanin  yanına gidip onu geri uyutum klausa  hala olayın sokundaydi

" ca... caroline "

" klaus biliyorum kafan karıştı ama hislerim içimdekiler beni sana itiyor  kaçamıyorum kaçmaya çalışmıyorum "
" beni sevemesin caroline ben bir canavarım  ben herkesin hikayesindeki o büyük kötü kurtum " dedi

Elimi yüzüne koyup " hayır sen benim hikâyemde canavar degilsin klaus  "  dedikten sonra klaus hızla beni kendine çekti ve dudaklarımızı birleştirdi

Ayrildigimizda alınını alnıma  yasladi " sen bu canavarın içinde ki aydınlıksın caroline " diyerek beni göğsüne çekti

" sen hiç bir zaman benim icin canavar olmadın klaus seni sevdim sevmeye devam edeceğim "

Elimden tutup dışarı çıkardı ardından  hızla beni odasına götürdü sonra bana dönerek " peki kol çocuklar onlar nolcak ? " dedi

" sakin ol klaus kol ile konuştum bir sorun yok çocuklar da dert değil hem daha 1 haftaliklar " diyerek elini tutum

" peki ozman aşkım gel sana göstermek istediğim bir şey var " diyerek  beni ayağa kaldırdı

Beni resimlerle kaplı bir odaya getirdi her yerde resimler vardı koçman duvarda mikealson ailesi vardı diğer duvarda ise yine mikealson ailesi vardı ama o tabloda ben dr vardım ve hamile halimle cizilmistim.  Klaus odanın içindeki kapıyı açınca beni oraya götürdü içeri girdiğimde her yerde resimlerim vardı uyukren hamileyken klausa dönüp " bu.. bunlar harika klauss" dedim

"Çünkü seni çizdim " dedi sırıtarak ah bu adam kesinlike mükemmeldi yanıma gelerek yüzünü ellerimin arasına  aldı  " seni seviyorum caroline " dedi

" seni seviyorum mikealson " diyerek dudaklarına ufak bir öpücük biraktim

Ardından elimden tutarak beni salona indirdi herkes salonda oturmuş bir şeyler karışıyordu elijah katherine ile oturmuş eski kitaplara bakıyordu.   Kol ve davina buyu uzerinde çalışıyordu . Freya  , rebekah ve tanımadığım iki adam oturmuş kahve içiyorlardı.   Iyice aşağı indiğimizde klausun katherine bir şey yapmadığını gordum burda ne dönüyordu hemen öğrenmeliydim . Klaus öksürerek herkesin bize bakmasını sağladı herkes bize bakınca biraz kızarmıştım doğrusu.

" ah  sarışın ben sana söylemiştim sen de arkamdan ne diye bagirmisintin ha dur şöyle " diyerek sesimi taklit etmeye başladı " seni geberticem kol seni hançerlerle hancerliyecegim " diyerek sırıtmaya başladı ah eski kol geri dönmüştü  işte .

" kol çeneni kapatmasan o tehditleri gerçekleştiririm " diyerek bakmaya başladım

" ah bizim kötü kurt aşkı kardeşinin çocuklarının anasinda mi bulmuss anam anam bu aşk yumağına dönüşmüştür simdii " dedi katherine alayla

" katherine seni öldürüm  bir 500 sene daha seni kovalarim kes sesini " diyerek gürledi klaus

" nikaluss katerina ile düzgün  konuş ve onun dışında hep mutlu olmanızı dilerim " dedi elijah ah asılzade elijah ah

" katherine senin burda ne işin var " diyerek koltuğa yöneldim

" çok uzun hikaye anne vampir sonra anlatırım " dedi ben de pek ısrar etmedim ardından rebekah ve feryada bizi tebrik etmişti ben de onların masasına dönerek " rebekah ve freya arkadaşlar ile bizi tanıştırmayacakmısınız  ? " diye  imali imali bakış attım.