.
.
.
.Herşey sekiz sene önce başlamıştı. Jungkook ile tanışalı yaklaşık sekiz sene olmuştu. Onunla basit bir parti de tanışmıştım sanırım. Ceylan gibi parlak olan gözleriyle bana bakarken yakalamıştım onu. Yüzüne tatlı bir pembelik otururken yanıma doğru ilerlemişti.
Lise son sınıftık ikimizde. Bu yüzden hızlıca kaynaşmıştık birbirimize . Okul hayatı, dersler, arkadaş cevresi derken saatlerce o gürültülü ortamda birbirimizi tanımaya başlamıştık. Sonunda eve gitme vakti geldiğin de numaralarımızı verip evlerimize çekilmiştik. Hâlâ dün gibi aklımdaydı bu gece.
Sonrasında zaman su gibi akmıştı zaten. Birbirimizin evinde ders çalışmalar, ailemizden gizli gece geç vakitte buluşmalar... hepsini o mükemmel bir sene de gerçekleştirmiştik. Sıkı bir dostluk değildi bizimkisi. Çünkü Jungkook bana diğerlerine baktığı gibi asla bakmamıştı. Daha derin bakardı Jungkook bana. Daha içten, daha sevgi dolu, daha anlayışlı... sadece bana böyle bakardı.
Sonrasında üniversite yılları girmişti araya. Aynı şehirde olan farklı üniversitelere başvurmuştuk. Ben daha çok tasarım ile ilgilenirken, Jungkook şirket yönetimi ile ilgilenirdi.
Ikimiz içinde her ne kadar zor olsa da hafta da bir buluşmaya karar vermiştik. Zorlu geçen bir haftanın sonrasında birbirimizin yanında dinlenebiliyorduk. Iki yılda böyle geçmişti. Birbirimize bir o kadar yakın ve uzaktık. Ama hiçbir zaman sorun olmamıştı bu durum bizim için. Eğer o zorlu haftanın sonunda Jungkook 'u göreceksem hiçbir şey benim için sorun olmazdı.
Üniversite'nin üçüncü senesin de birlikte bir ev kiralamaya karar vermiştik. Ve öyle de yaptık. Kendimiz için küçük müstakil bir ev kiraladık. O evin ilk gecesinde ilk öpücüğümüzü paylaşmıştık. Ikimizde artık birşey saklayamıyorduk ama dilede getirmek çok zordu. En sonunda dudakalarımız birbirine mükemmel bir cevap vermişti. O gece sevgili olmaya başlamıştık.
Iki yıl daha geçmiş ve üniversite yılları bitmişti. Jungkook aldığı mükemmel puanlar ile en iyi şirkette çalışmaya başlamıştı. Bende o şirketin tasarım alanın da çalışmaya başlamıştım. Işte ne olduysa o şirkette başlamıştı herşey. Bizi çıkmazlara sokan kişiyle o günlerde tanışmıştık. Kim Taehyung. Kim şirketinin valisi olan kişiyle.
.
.
.
.
Şirkette çalışmaya başladıktan bir sene sonra evlenmişti ikili. Bu evlilik hem aşklarını güçlendirirken hemde şirkette kalıcı olmalarına oldukça faydası olmuştu.Şimdi evliliklerinin üzerinden iki yıl geçmişti. Mutlu bir ev ve iş hayatlarına sahiplerdi. Geçmişte yaptıkları bazı hatalar onlara zarar versede sorun olan kişi hayatların dan çıktıktan sonra daha da dirençli hale gelmişti hayatları. Birbirlerini asla bir daha zarar vermeyeceğini ve "o"kişiyi bir daha hayatlarına almayacaklarına dair söz vermişlerdi. Oysa ki herşey daha yeni başlıyordu.
Günümüz :
Jimin aynanın karşısından kendisine bakmayı kesip arkasına döndü. Sevgili eşi banyodan çıkmış ve bornozuyla yatakta yatıyordu. Kafasının altından ellerini birleştirirken bacaklarını üst üste atmıştı.
"Hadi hayatım kalk ve hazırlanmaya başla artık . "
"Zaman ne kadar çabuk geçti böyle. Herşey bir hayal gibi sanki ama bi o kadar da gerçek. Bilmiyorum Jimin. Terfi almak tek hayalimdi ve şimdi bunun için bir kutlamaya hazırlanıyoruz -"
Cümlesini Jimin'in dolgun dudakları kesmişti. Hareket yoktu. Dudakları birbirinin üzerinde dinleniyordu sanki. Birkaç saniye sonra ayırmıştı dudaklarını Jimin. Ona sevimlice gülümserken yavaşça geri çekilmişti.