1.4

640 97 32
                                    

Lavabodan bulduğu ilk yardım çantasını açmış Todoroki'nin yaralarını temizlemeye başlamıştı. Canının yandığını göstermemek için odayı inceliyormuş gibi yapıyordu Todoroki. Bunun farkındaydı onun için olabildiğince nazik olmaya çalıştı sevgilisine. Bakugo'nun odasındalardı. Todoroki nin odasına kıyasla fazla küçüktü ama Todoroki daha fazla o odada kalmak istememişti. Burası da iyiydi ne de olsa beraberdi sevdiği adamla. Tüm yaralarına pansuman yapmayı bitirdikten sonra ilaç kutusunu toplayıp sevgilisinin şişmiş gözlerine baktı. Onunkilerinde pek bir farkı yoktu gerçi.
Birkaç sessiz geçen dakikanın ardından Bakugo daha fazla dayanamayıp sordu. İlk önce onun anlatmasını beklemişti ama bir cevap alamayınca sormaya karar verdi.

"Ne oldu Sho? Neden o pislik sana..." Daha fazla devam etmek istememişti. Gözlerini dikmiş cevap bekliyordu sevgilisinden. Zorlamak istemiyordu ama öğrenmek istiyordu. Bir süre daha ısrarla baktı. Bakışları etkisini göstermeye başlamışçasına ağzı aralandı sevgilisinin.

"Ablam geldi bu sabah."

"Ablan mı? Senin ablan mı var?"

"Evet... Annem öldükten sonra bana annelik yapan kişi. Önceleri o da burda kalırdı. Ama daha fazla dayanamayıp başka eve çıktı. Beni de yanında götürmek için çok uğraştı ama başaramadı. Ama her zaman telefonda konuşuruz ve ayda bir gelir buraya. Tabi genelde babama görünmemeye çalışırdı ama bu gün... başarısız oldu. İçeri girdi ve ona ilk başta saçma bir teklifte bulundu. Reddedince bu tekliften daha çok emire dönüştü. Onun kendi lanet işi yüzünden ablamı bir adamla evlendirmeye zorladı. Tartışmaya başladılar ve suratına sert bir tokat indirdi. Bi daha bi daha ve en sonunda dayanamayıp aralarına girdim."

"Ama neden?"

"Çünkü... Annem geldi aklıma. Onu koruyamamıştım. Ve şimdi ablama da aynı şey olunca..."

"Ama o zaman küçüktün Shoto. Bu senin suçun değildi."

"Ama şu an büyüdüm değil mi. Ve bu sefer benim suçum olurdu." Gözünden düşen damlaları seyretti Bakugo. Şu an o da büyüktü ve sevgilisini koruyamamıştı. Sevdiği adamı... koruyamamıştı...

...

"Hey Katsuki. Bu gece Senin yanında uyuyabilir miyim? Odama geri dönmek istemiyorum." Omzundaki kafasını soru sorarcasına kaldırdı ve ifadesizce baktı sevgilisinin gözlerine. Sarışın ise birkaç saniye daha camdan dışarı izlemeyi sürdürdü. Ardından melezin yüzüne baktı.

"Benim için sorun olmaz. Ama yatağım seninkinden 3 kat daha küçük. Olmadı ben yerde uyurum." Bir sessizlik oldu. Karanlık odada oturdukları yerden zar zor seçilen yüzlerini süzdüler bir süre. Ardından melez kafasını tekrar omzuna gömdü.

"Ben seninle uyumak için burada kalmak istemiştim..." Bakugo'nun gözleri hızla açılıp sevgilisinin yüzünü anlamsız bakışlarla izlerken yüzü kızardı ama saklamaya çalışarak korudu.

"Tamam... Sadece rahatsız olursan söyle tamam mı."

...

Birkaç dakika sonra melez onun verdiği kıyafetleri giyiniyordu odanın tuvaletinde. Gözü aynaya kaydı. Yüzünün her tarafında yara bandı ve morluklar vardı. Bakugo az daha geç gelseydi olacakları düşünemiyordu. Derin bir nefes aldı ve saçlarını geri itti. Elini yüzünü yıkayıp yavaş adımlarla odaya geri döndü ve sevgilisini izledi. Elindeki çarşafları yatağa geçiriyordu. Melezin geldiğini fark edince ona döndü. 

"Daha iyi misin?" 

"Evet, merak etme ben iyiyim." Kendini zorlayarak gülümsedi ve sevdiğine doğru bir adım attı. 

"Hey Sho. Başka yastık bulamadım gidip odandan almamı ister misin?"

"Hayır gerek yok. Senin için sorun olmazsa seninkinde uyurum."

"Peki o zaman..." Yastığı yatağın başına koydu. Ardından uzandı ve melezin uzanması için köşeye çekildi. Aslında ikisininde uykusu yoktu ama birbirlerine yakın olmak istiyorlardı. Yakın olup kalp ritimlerini dinlemek, kokularını derinden içlerine çekmek, varlığını yanında hissetmek. Daha ne isteyebilirlerdi ki. Bunlar yeterdi onlara...

Gecenin üçünde bölüm atma ke time. Acaba neden birinin zoruyla olmasın hele ^^ üşeniyorum diyorum izin bile yok usenmeye ben gelmiş yb yaziyom bölüm attt cjkffnkfkf neyse aaa 14. Bölüme gelmişiz yeyyy bı sonraki bölümde artık fititititit hdjdjdkdkd. Neyse ben kaçar seviliyorsunuz muckkk.

leave my heart like you take it- todobakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin