0.5

159 13 26
                                    

Olanları hayetle izleyip idrak etmeye çalışırken yaşlı adamın sesi ile hayata döndüm .

A- Evladım , evladım iyi misin ?

O - Aa , şey e-evet iyiyim .
Dedim korkuyla . Sanki bir anlık öbür dünyaya gidip gelmiştim . Ama birşey hissettim bu çok garip bir histi .

Sanki , sanki çocuk hayattaydi ve beni fark edip yardım istemişti ...

Yaşlı adama ve yaşlı kadına veda edip hızlıca evden uzaklaştım. Eve vardığımda nefes nefese olanları düşünmeye başladım .

Çalan telefon ile irkildim .

Fransisco arıyordu . Hemen açıp telefonu kulağıma götürdüm .

O - Alo

F - Beni aramışsın hemde 13 kere birşey mi oldu ?

O - Ne ? İyi de ben seni aramadım ki

F - Nasil ?

Birkaç saniye sessizlik oldu . Fransisco arama geçmişini kontrol ettikten sonra konuşmaya başladı

F - Bende aramışsın gözüküyor .

O - bir dakika
Diyip bende arama geçmişimi kontrol edecektim ki ayrıntıyı fark edene kadar .

O - Bir dakika , ama , ama nasıl ? Bu - bu benim telefonum değil ki .
Elimde tuttuğum şey telefon bile değildi . Elimde tuttuğum şey kayıp çocuğun çerçeveli fotoğrafıydı .

Korkuyla fotoğrafı yere fırlattım . Ama garip bir şekilde yere düşmedi .

Tekrar atmayi denesem de hala bırakamıyordum . Sanki , sanki birşey beni bunu tutmaya zorluyordu.

Olduğum yerde çığlığı bastım . Annem mutfaktan koşarak yanıma geldi .

A - Tatlım , tatlım iyi misin ?

Annemi duyuyor ama tepki veremiyordum . Resmen ayakta felç geçiriyordum .

Kendime geldiğimde derin bir nefes alıp ağlamaklı gözlerle anneme baktım . Annem telaşla adımı haykırıyordu .

A - OLIVIA ! OLIVIA !

O - A-Anne An-ne
Zar zor konuşmuştum .

Annem beni odama çıkardı . Yatağa yatırıp üzerimi örttü .

Derin derin nefes almaya çalışarak anneme bakıyordum .

A - Olivia bu böyle olmayacak seni yarın psikoloğa götüreceğim .

İçimden bir lanet okudum . Şimdi bunun sırasımıydı cidden ?!

Anneme aldırmadan gözlerimi kapadım ve uykuya daldım .

** Karanlık koridorda yürüyordum . Hava çok serindi .

Bu yürüdüğüm koridor aşırı tanıdık geliyordu .

Arkamda nefes sesleri duyuyordum ama etrafımda kimse yoktu .

Ve yine , yine aynı ses , yine aynı çocuk acı içinde çığlık çığlığa bağırıyordu .

Sesi takip ettim . Bitmeyen koridorda sese doğru deli gibi koşuyordum .

Ama hiçbir şekilde ilerleyemiyordum .

Sanki bir koşu bandındaydım ve sürekli geri sarıyor gibiydi .

Yavaştan burnuma kan kokusu gelmeye başladı .

Olduğum yerde durup etrafıma baktım .

Duvarda bir ayna vardı .

Aynaya yaklaştım. 

Gözlerimden kanlar akıyordu ...

Yeni Adak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin