ᥱριsodᥱ 2

46 13 3
                                    

Baekhyun gün boyu vaktini en ufak bir ipucu bulmakla geçirdi. Xiumin ile orman yangını manşetli gazeteleri incelediler. Sonradan Chen ve Suho da katılmıştı ama bir kısmı kalmıştı. Suho yine bunu yapmalarının saçma olduğunu düşünerek onalara katılmıştı. Arada da asıl işini unutup gazetelerin mizah kısmını okuyup güldüğü Baekhyun'un gözüden kaçmamıştı. Bu durum onu rahatsız etse de bu seferlik bir şey dememişti. Ama bir dahaki sefere sessiz kalır mıydı bunu Baekhyun da bilmiyordu.

Baekhyun mesai bitiminin sonlarına doğru yanındakilere belli etmesede içten içe sıkılmıştı. Yapılan bazı haberler saçmalıktan ibaret olsada bazıları da Baekhyun'un kanını dondurmaya yetmişti.

Gazetelere bakarken arada bir birbirlerine tuhaf bulduğu olaylardan bahsediyorlardı. Chen yangınlardan önce Dünya'ya meteor düştüğünün yazdığını farketmişti. Bazı gazetelerde meteor düşmesinin bahsi geçiyormuş. Baekhyun'a denk gelmemişti. Suho da "Bana da denk geldi." deyince bir nebze de olsa Suho'nun odağının araştırma konuları olmasına sevindi.

Bu bilgi Baekhyun için kayda değer bir bilgiydi. Bir köşesinde duracaktı. Henüz bir konuyla bağdaştıramamıştı ama bu bağdaştıramayacağı anlamına da gelmezdi. Belki de araştırmalarıyla yakından uzaktan ilgisi yoktu ama dedim ya Baekhyun için en ufak bir bilgi önemlidir.

Baekhyun elindeki gazeteye göz atmayı bitirip kendine kahve almak için masadan kalktı. Kahve almaya giderken Chen de arkasından yetişmişti. Baekhyun kahve makinesinin kahveyi hazırlamasını beklerken Chen konuşmaya başladı.

"Sanırım, haklısın."

"Ne konuda?"

Kahvesi hazır olunca eline alıp duvara yaslanarak Chen'in de kahve almasını beklemeye başladı.

"Sabah dediklerin konusunda. Sen dedikten sonra biraz düşündüm. Gerçekten de öyleyim. Olaylara daha geniş bakmam gerekiyor. Bunu fark etmemi sağladığın için teşekkür ederim."

Baekhyun ne diyeceğini bilememişti. Chen'in teşekkürüne karşılık rica ederim derse saçma mı olur diye düşündü. Ne diyeceğine karar veremediğinden vakit kazanmak için kahvesinden bir yudum aldı. Chen, Baekhyun'un bu davranışına gülmüştü.

"Sanırım seni zor duruma soktum. Bir şey demek zorunda değilsin."

Baekhyun'un karşısınaki kişinin anlayışından dolayı gülümsemişti.

"Çok mu belli ettim?"

"Yani biraz, evet."

İkiside gülümsüyordu. Baekhyun, Chen ile arasında bir sorun olmamasına sevinmişti. Deyim yerindeyse tuttuğunu koparan biriyle arasının kötü olması hiç hoş olmazdı. Gerçekten sağlam bir araştırmacıydı ve ona çok ihtiyacı vardı.

İkiside eski yerlerine geçip incelemerine devam ettiler. Bir süre sonra konu Xiumin'in burçlarla ilgili olan sayfayı bulmasıyla dağılmıştı. Burç konusu açılınca zaten sıkıldıkları için dikkatlerini çekmişti ama Baekhyun hariç. Onlar kendi aralarında hangi burç olduklarını ve özelliklerini konuşurken konu Baekhyun'a döndü. Xiumin ona hangi burç olduğunu sormuştu. Baekhyun kahvesinden bir yudum alıp alışkanlık haline getirmiş olduğu düzgün gözlüğünü yeniden düzeltti. Onlara burçlara inanmadığını açıklamak üzereydi ki Suho lafa atıldı.

"Dur tahmin edeyim fazla utangaçsın. Balık mısın yoksa?"

"Hayır" diyerek reddetti Baekhyun.

"O zaman Oğlak. Çünkü hedeflediğin şeye ulaşmak için gözün başka hiçbir şeyi görmez. Yaşamında hedef odaklısın. Sağlam ve yavaş yürümeyi seversin."

PHOENIXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin