Chanyeol'un alevlerinin sönmesine sebep olan şey bir tilki ve yavrularıydı. Korkudan annesine sığınmış üç tane tilki yavrusu vardı ve hayvan olsa bile Chanyeol'dan ne kadar korktukları gözlerinden belliydi.
Bu ilk defa oluyordu. Chanyeol ilk defa bir yangına sebep olmadan sakinleşiyordu. Buna inanmak zordu. Chanyeol bile bu duruma inanmakta zorluk çekiyordu.
Yavrulara kendini korkulacak biri olmadığını göstermek için yere diz çöktü. Başlarını okşamak için elini başlarına doğru götürdü ama anneleri koruma iç güdüsüyle Chanyeol'a hırlayıp yavrularını da alarak hızla uzaklaştı. Nedense üzülmüştü Chanyeol yavruların kaçmasına. Korkunç muydu gerçekten o? Bu düşünceyle üzüldü Chanyeol. Kendini kötü hissetti.
Kendisine en yakın ağacın altına oturdu ve sırtını ağaca yasladı. Gliese'e hemen geri dönmek istemiyordu. Dünya gezegenini biraz incelemeye karar verdi. İlk olarak başını yukarı kaldırıp gökyüzüne baktı.
Chanyeol ilk defa Dünya gezegeninin gökyüzünü inceleme fırsatı buluyordu. Ona bu görüntü tuhaf geldi. Gliese gezegeninde gökyüzü her zaman pembe mor karışımı olduğu için siyah renk ona değişik geliyordu ama Chanyeol bu değişik görüntüyü sevdi. Yani siyah gökyüzünü.
Biraz daha hoşuna giden bu görüntüyü seyretmeye devam etti. Havanın soğuk olması da onun için bir sıkıntı değildi. O üşümezdi.
Chanyeol için huzur veren bir ortamdı. Gecenin sessizliğine ormandaki hayvanların sesleri de eşlik ediyordu. Gökyüzünün yıldızlarla donanmış olması siyahın güzelliğine güzellik ekliyordu.
Bir çıtırtıyla Chanyeol'un huzurlu dakikaları bölündü. Kuru yaprakların, ince dalların üstüne basılıyordu. Ona doğru biri yaklaşıyordu. Adım sesleri gittikçe yaklaşıyordu. Chanyeol az önceki tilkinin ve yavrularının olduğunu düşündü ama sonra kaçarken hiç ses çıkarmadan ormanın derinliğinde kaybolduğu için kendi kendine teorisini çürüttü.
Ayağa kalkıp yaslandığı ağacın arkasına geçti. Saklandığı yerden başını biraz dışarı çıkarıp gelen kişiye bakmaya çalıştı.
Arkasında omzuna dokunan el ile aniden irkildi.
"Ne yapıyorsun sen ya? Korktum!"
"Senin yaptıklarını düzeltmeye gelmiştim. Asıl ne yapıyorsun burada? Neler oluyor?"
Ormandan gelmeye devam edeen ayak sesiyle Chanyeol, Lay'e sessiz olmasını işaret etti. Onu da kolundan tutup arkasına gizledi.
"Kim ormana gelir ki bu saatte? Hayvandır muhtemelen." diye bir fikir attı ortaya Lay.
"Hayvanlar kendi habitatına uygun yaşıyorlar. Av olmamak için çok sessiz ve temkinli davranıp hareket ediyorlar. Şimdi bir daha düşün. Sence bir hayvan olabilir mi?" diye açıkladı Chanyeol.
"Haklısın. Olmaz."
Lay saklanmaktan sıkıldı ve merakına yenik düşüp gelene bakmaya çalıştı.
"Bir insan geliyor! Gidelim hadi!"
Lay, Chanyeol'un kolundan tutup geçite geçirmeye zorluyordu. Chanyeol onu engellemeye çalıştı ama Lay buna fırsat vermeden kendi gezegenlerine geçtiler.
"Ya ne yapıyorsun? Kimin geldiğine bakacaktım."
"Ne yapsaydım? Seni görmesine izin mi verseydim?"
Chanyeol sinirlendiğini hissediyordu. Yavaş yavaşta etrafı alevlerle kaplamaya başlıyordu.
"Sakin ol. Bu dediğimde bir şey yok. Sen söyle bana bakayım nasıl oldu da ormanı yok etmedin?"