Jennie: Jisoo mu o kim
Jisoo ıslak kıyafetleri ile titremeye devam ederken Jin Jisoo yu kolundan tutup içeri soktu
Jennie içiden
2 Dk da unutuldum kim bu Jisoo
İçeri girip yanların oturdum
Jennie: Kimsin sen
Jin: Restoranda çalışıyor yani yeni başladı paraya ihtiyacı vardı ve çok güzel yemek yapıyordu bende aldım
Jisoo: Şey ben size rahatsızlık vermedim değil mi kalacak yerim olmadığı için gelmiştim
Jin: Rahatsızlık vermedin o zaman ben çay koyayım sende üstünü değiştir
Jin: Jennie yardım et
Ayağa kalkıp Jin in odasına girdik Jisoo utanarak yere bakıyordu bense onun aksine elimi omzun koyup gülümsedim
Jennie: Neden utanıyorsun ben Jennie Jin oppanın kardeşiyim
Jisoo şaşırarak kafasını kaldırdı
Jisoo: Sevgilisi değil misin
Jennie: Hayır okuyorum o da işte restoranda çalışıyor neyse hadi üstünü değiştir ve eşyalarını şu dolaba bırakabilirsin deyip aşağı indim
Jin oppa nın yanına gittim
Jennie: Hadi yaşadın kız çok saf ve tatlı tam senlik
ağzımı kapatıp
Jin: Ne bağırıyorsun duyacak
Jennie: of tm ağzımı bırak
Jisoo aşağı indi
Jin koltuğa oturup
- gelsene Jisoo bizde tam Jennie yle korku filmi izliyorduk
Jennie: Ben odama geçeceğim daha fazla kan görmek istemiyorum
Jin oppa nın yanağına küçük bir öpücük kondurup Jisoo ya gülümseyip iyi geceler deyip yukarı çıktım
Jin den ( biraz jinsoo yapıcam biraz )
Jin: Ben yiyecek bir şeyler getireyim aç mısın
Jisoo: Şey pek sayılmaz ama biraz atıştırabilir im
Jin: Jennie için kek yapmıştım yer misin
Jisoo: neden olmasın
mutfağa ilerleyip tabağa birkaç dilim kek koydum ardından tepsiye 2 bardak yerleştirip çayları koyup tepsiyi alıp içeri geçtim Jisoo sehpayı çekince bende tepsideki yemekleri üstüne koydum bir şeyler atıştırırken ikimizde susuyorduk
Jisoo: Ben sizi rahatsız etmiyorum değil mi
Jin: hayır aksine mutlu ediyorsun
Jisoo anlamaz bir şekilde bana bakarken
Jin: Yani seni sokakta bırakamam buralar çok kötü ve bizi rahatsız etmiyorsun Jennie 1 gün sonra gidecek sen onun odasında kalırsın
Jisoo teşekkür bakışlarını atıp çayından bir yudum alıp filmi izlemeye devam etti
Jennie den
Saçlarımı kurulayıp yatağıma oturdum şarjdan çektiğim telefonumu elime alınca Yoongi nin aktif olduğunu gördüm
- Yazsam mı yazmasam mı
- Off dayanamicam
Jennie: Selam Yoongi
Yoongi: Selam Jennie eve döndün mü
Jennie: hayır yarın da buradayım
Yoongi: hmm
Sorsam mı yanındaki kız kimdi sevgilisi olabilir mi
of soramicam çok utanıyorum
Jennie: Şey Yoongi senin kız kardeşin falan var mı
Yoongi: yok neden sordun
Neden sordum ımm
Jennie: kardeşime alıcaktım da
Yoongi: bana abim var demiştin
Jennie: yani kuzenime Hanbin e çok yakışıklıdır bekli vardır diye
off ne saçmalıyorum ben
Yoongi: Sevgilim yok
aniden ellerim titremeye başlamıştı
Jennie: ne
Yoongi: Sevgilim yok
Jennie: bunu bana neden söylüyorsun
Yoongi: Sanki bana sormaya çekiniyormuşsun gibi hissettim neyse
Jennie: Neyse iyi geceler
Yoongi: Sana da
Telefonumu kenara koyup ışığımı kapattım kafamdaki düşünceleri uzaklaştırıp kendimi uykunun kollarına bıraktım
Jin den
Aniden gelen bağırma sesiyle kafamı kaldırdığımda televizyonun sesini kıstım Jisoo ya döndüğümde uyuyordu ne yapmalıydım uyandırsam ayıp mı olurdu nasıl onu yatağa yatıra bilirim
Televizyonu kapattım Jisoo ya biraz yaklaşıp güzel yüzünü inceledim
İçimden Çok güzel diye geçirdikten sonra kollarımı yavaşça beline sarıp odama çıkardım yatağa koyup üstünü örttüm
Jin: uyu bakalım uyuyan güzel değip saçlarını yüzünden çekip geriye attım
dolaptan battaniye ve yastık alıp koltuğa yerleştim ve uyudum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My pain My pain YOONNİE
FanfictionBenim acım, Benim acım Kaçıyorum. Benim yağmurum, Benim yağmurum Kaçıyorum. Tavana bakıyorum. Nerdesin sen, benim aşkım? Ben suçluyum, benim hayatım böyle ve sen benim kaderim deyilsin. acım, korkum ve sevgim sen beni anlayamazsın arkadaşım benim ça...