Prologue: Z kuşağının yüzyıl çıkmazı.

405 66 45
                                    

Merhaba Minho

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Merhaba Minho.

Aslında böyle mi başlanmalı bir mektuba bilmiyorum. Karanlık bir gecede sıkça kullandığımız bir terimle yazıyorum sana. Bir on sekizinci yüzyıl coşkusuyla. Kalemin kağıttaki pürüzlü sesi bile sanki bir şeyleri daha anlamlı kılıyor.

Edebiyat öğretmenim yazımın hep biraz öfkeli olduğunu söylerdi. Harfler birbirine geçmiş ve eğik değil, biraz isyankar.

Oysa hiç sinirli değilim şu an. Aksine çok aramış gibi  bir şeyi ve bulmuş gibi yazıyorum sana.

Huzurla.

Günümden bahsedeyim sana biraz. Sen de gününden bahset bana mektubunda.

Günlerimiz karışsın birbirine tek bir günü iki kişilik bir coşkuyla yaşayalım.

Bazen diyorum ki yüzlerimiz de karışsın birbirine.  Bulamayayım yüzümü.

Nerede olduğunu bilmemek hem bir yük hem de bir ödül gibi bana. İnsan bazen bilinmez oluyor bazen de dillere pelesenk olmuş esame.

Orada burada konuşulan her şeymiş insan.

Yazım yamukça ilerliyor özür dilerim bunun için de.  Ben de yamuğum biraz ondan sanırım. Sol elimdeki tüplü kalem bile diyor ki -yazık bunu okuyacak olana-.

Ben de diyorum ki ona belki bulur kelimelerimi. Biraz kaybettim gibi sanki.

O yüzden şimdi dünyanın her yerlerinden sesleniyorum sana. Bir okyanus kıyısından, sıcak bir kıyı kentinden, serin bir dağ yamacından, çorak bir bozkırdan sesleniyorum sana. Tam buradan ve dünyanın unutulmuş her yerinden.

Ve cümlelerime birer nokta ekleyip hediye, şöyle diyorum sana;

Nasılsın Minho?

changbin askim beynimden taştığı için şunu bari yazıp bitireyim dedim muah

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

changbin askim beynimden taştığı için şunu bari yazıp bitireyim dedim muah

Ruhsal dönüşüm istasyonu. MinbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin