iyi okumalar!
∓∓∓
Camdan yansıyan sokak lambasının ışığıyla güne bir kez daha merhaba demiştim. Gözlerimi ovuşturup etrafa baktığımda Seokjin ve Namjoon hyung koltuğun kenarında birbirlerine yapışmış bir şekilde uyuklarken Yoongi ve Taehyung hyung ise odalarından gelen sesler ile kulaklarımı kanatıyordu. Tanrı aşkına evde misafir varken böyle bir davranış sergilemek nasıl bir cesaretti?!
Bacaklarımı soğuk zemine değirdiğimde ilk birkaç dakika dengeyi sağlamak için beklemiştim. Daha sonra savsak adımlarla banyoya ilerlemiştim.
Yüzümü ayılmak için soğuk suyla yıkadıktan sonra duvarda asılı olan boy aynasına bakmıştım. Ve birde ne göreyim! Gözlerinden siyah rimel ve eyeliner akan bir adet JK! Apar topar yattığım koltuğun minderinin altından çıkardığım telefonu açıp saatin 22.30 olduğunu görmem de gelen paniğin ikinci dalgasını vurmuştu. Zaten ondan sonra Seokjin hyungun kafasına attığım yastıkta hissettiğim yan etki olmuştu.
''Hay amk- ne oluyor lan!''
''Hyung kalk! Makyajım akmış ve geç kaldım! Ben şimdi makyajı daha da berbat ederim diye Tae Hyung'un yanına gidecektim deeeee çok meşgul şu an kendisi! Hadi bak sonra sana yemek ısmarlarım, istediğin her şeyi yaparım ama bana yardım etmelisin! Lütfeeeeeeen!''
''Bunun cezası ağır olacak Jungkook bey! Çabuk lavaboya!''
''Hyung geç kalırsam siyah saçlı adam zaten ebemi si- neyse gidiyorum ben.''
''A-aaa. Jungkook! Enişten var senin burda gerizekalı! Azıcık daha terbiyeli ol.'
Arkamdan atılan yüksek sesli söylenmeleri umursamadan banyoya geri döndüm. Ellerimi köpürttüğüm sabunu kenara bırakıp yüzümü ovmaya başladım. Hayır yani nasıl bir kabussa yüzümden çıkmıyordu!
''Jungkook hazır mısın?''
''Hyung sen bana makyaj diye keçeli kalem falan mı sürdün? Derim soyulacak artık!''
''JK' ciğim~ Sen makyaj temizleme suyu kullandın değil mi yavrum?''
''Ney suyu?''
''Makyaj temizleme suyu~.''
'O ne ya öyle? Benim bildiğim bir zemzem suyu var, gerisi yok.'
'Ya rabbim bir daha arkadaş seçeceğim zaman iki kez düşüneceğim, söz.''
'Hyung orda bir şeyler mızırdanma da yanıma gel! Şu işi artık halledelim.'
Kapıdan fırlayan hyungumun bir elinde pamuk diğerinde makyaj temizleme suyu dediği şeyle önümde dikildi.
Bana bağırıp çağırırken pamuğa sıktığı şeyle yüzümü silmeye başaldı. Tuhaf bir şeye benziyordu ama güzel kokuyordu da.
Geçen beş dakikanın ardından hyung beni eski halime döndürebilmişti. Sonra da kıçıma bir tane geçirip. 'Gazamız mübarek olsun, bir daha görmeyeceğim seni böyle sapasağlam.'
diyip omzumu ovuşturdu.Onun dediklerine seslice gülerken dış kapıyı hızla açıp kendimi sokağa bırakmıştım. Ardından 3-5 adımlarla bara doğru koşmaya başladım. Geç kaldım diye beni çiy çiy haşlayacağından ölesiye korkuyordum doğrusu. Eh, yarım saatten bir şey olmazdı ya herhalde.
Olmazdı değil mi?
Bara girdiğim anda millet beni anında gözleriyle yemeye başlamıştı. Tamam ya, biliyorum aşırı taş gibiyim ama yeter bu kadar. Hayır işin tuhafı kadınlarda bakıyordu. Maşallah Seokjin Hyunguma! Nasıl bir makyaj yapmışsa artık?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
?Babyboy? | Jikook ✓
Fanfiction"Daddy?" [top jimin x bottom jungkook] 21112020 #complete 3 25112020 #complete 2 21122020 #bottomjk 3 01012021 #topjimin 1