LİE| Drarry

4

"Düşündüm de birimizde toplanıp film mi izlesek?" diye ortaya bir fikir attı Ron Weasley.

"Harika fikir Ron. Kimde toplanalım?" dedi Luna Lovegood.

"Harry?"

"Harry?"

"Harry?"

"Harry?"

"Harry?"

"Ha-"

"Hiç kendini yormana gerek yok Ginny. Harry'de toplanacağımız gayet belli." dedi Draco Malfoy.

Evet, sonunda Harry'nin arkadaşları Draco Malfoy'u aralarına kabul edebilmişlerdi. Biraz zor olsa da yakınlardı. Tabii, aynısı Ron Weasley için söylenemezdi. En yakın arkadaşı Harry Potter'ı elinden aldığı için pek sevmiyordu ve asla da sevmeyecekti. Ayrıca Ron Weasley, Blaise Zabini ile de tanışmıştı. Onunla da anlaşamamıştı. Şu sıralar hiçkimseyle anlaşamıyordu doğrusu. Annesine bile tepkiliydi. Hermione Granger'la sevgili olduklarından beri zorla ders çalışmaya itiliyordu. Bundan dolayı da uzun zamandır hayatı sorgulama aşamasındaydı.

"Peki, sadece tek bir şey soracağım size." Neville kafasını salladıktan sonra devam etti "Neden ben?"

"Çünkü Harry vaftiz babana karşı acayip bir sevgi besliyoruz." dedi Ronald Weasley.

"Abi eve geliyorsunuz. Dağıtıyorsunuz. Sonra evi toplamak Sirius'a kalıyor. Evi temizledikten sonra iki saat bana sayıyor."

"Sen bizim,"

"Karizmatik."

"Şakamatik."

"Yakışıklı."

"Akıllı."

"Şefkatli."

"Sevgi dolu."

"Ama bir yandan da,"

"Pislik abimize,"

"EV Mİ TEMİZLETTİRİYORSUN? EVİ SENİN TEMİZLEMEN LAZIM." dedi Seamus Finnigan.

"Yemin ediyorum kimse böyle övülmemiştir. Kıskandım şu an." dedi Harry Potter.

"Abi, doğru mu doğru. Bal gibi herif işte."

Uzun süre konuştular. Eğlendiler. Birbirleriyle uğraştılar. Hermione Granger, Ron Weasley'nin yanında sınavına çalışıyordu. Telefonu Ron Weasley'nin yanında duruyordu. Kendini çalışmaya o kadar kaptırmıştı ki Ron Weasley'nin telefonunu karıştırdığını farketmemişti bile.
Telefonunu Ron Weasley'nin elinden aldığında Harry Potter'ı aradı.

"Harry ne zaman gelelim?"

"Ben herkese haber verdim ama size demeyi unutmuşum. 1 saat sonra burada olun. Bekliyoruz. Hadi öptüm Mione."

"Görüşürüz Harry." dedi ve telefonu kapattı
sonrasında kendine gelen bir mesaj dikkatini çekti. Kaydetmediği bir numaraydı
bu.

440-********

440-********: İntikamımı senin gibi masum birinden almak istemezdim.
Ama kusura bakma hayat. Mecbur bırakıyor.
Her zaman elim yakanızda olacak.
Bensiz bir anın geçmeyecek.
Ölüm hep ensende olacak.

Hermione: Pardon ama siz kimsiniz?
Ayrıca bizden ne istiyorsunuz?
Size ayıracak vakitim cidden yok.
Başkalarıyla uğraşın lütfen.

*Bu numarayı engellediniz*

Ne kadar numarayı ciddiye almasa da endişlenmişti. Her şey olabilirdi. Korkuyordu. Numara ondan yanıt alamayınca belki de arkadaşlarına musallat olacaktı.