Tarih atın kitap daha geniş kitleye ulaştığında "Ben bu kitabı şu kadarken takip ediyordum" dersiniz inanmazlarsa yorumu gösterirsiniz ŞDSLŞKDSPKDĞEKPEPDĞE
"Tekrar yapmak istemiyorum" diye ricada bulundu babasından birkaç adım uzaklıktaki sandalyede oturan 14 yaşındaki Esme.
"0 Numara,yapmak zorundasın ve yapacaksın.Eğer onları kontrol altında tutamazsan,onlar seni tutar" diye bağırdı babası Reginald.
Kızın yanağından aşağıya bir damla yaş süzüldü ama babası oralı bile olmadan sandalyesinde arkasına yaslandı ve "Tekrar!" diye bağırdı.
"Hayır...lütfen.Hayır-" diye yalvarmaya başladı kız.Birden bir kelepçelenme hissi geldi ve Esme transa geçti.
"Orman boyunca yürüyorsun."
Kız gözlerini kırpıştırdığında artık o büyük odada değilde bir ormanda olduğunu anladı.Ona musallat olan bir ormanda.
"Çimler öldü ağaçlar ise ölüyor."
Yaklaşan ayak seslerini duyan kız hızla başını o tarafa doğru çevirdi.
Koşmaya başlamadan önce derin nefesler aldı.Ardından koşmaya başladı.Koşmaya devam ederken çıplak ayakları kuru otlara ve ölü yapraklara çarptı, ancak herhangi bir ilerleme kaydetmiş gibi görünmüyordu.Artık tüm ağaçları görebiliyordu.
"Birazcık uzağında görebileğin bir kabin var."
Kız koşmayı bıraktı ve gözlerini düz yola dikti.Az ilerideki kabini gördü.
"İçine gir."
Kafasını olumsuz anlamda salladı ve biraz geri çekildi."İstemiyorum!" diye yüksek sesle seslendi boşluğa doğru.
"İçine gir."
Tekrar kafasını salladı."Lütfen,oraya girmek istemiyorum." biraz daha geri çekildi.
"İçine gir!"
Ses bu sefer daha yüksek sesle çıkmıştı ve bu zaten korkan Esme'yi daha çok korkuttu.Ayağını kabine doğru sürüklerken sessizce inledi ve kabinin yanına geldiğinde elini kapının üstüne koydu ve kapı kendiliğinden gıcırdayarak açıldı.
Kız kabinin içine baktı.Karanlıktı ve içinde hiçbir şey yoktu.İçeriye adım attı ve kapı arkasından sesli bir şekilde kapandı.Kızın nefes alışları hızlandı.
Sakinleşmeye çalıştı.Sakince birkaç nefes aldı ve kabinin ortasına doğru yürümeye başladı.
"Buraya daha önce de gelmiştin."
Etrafına biraz daha bakındı ve konuşmak için dudaklarını araladı.
"Buraya daha önce de gelmiştin"
"Buraya daha önce gelmiştim" diyerek kendi kendine fısıldadı derken bir duvara çarptığını hissetti.
Önünde belli belirsiz gözüken yüzün sahibinin elini boynuna götürdüğünü hissetti.Ağzından acı bir inilti çıktı.
"Merhaba Esme" dedi ses dikkatle.Esme'nin görebildiği kadarıyla yüzünde yapmacık bir gülümseme vardı.
"Hayır,hayır."Kafasını salladı,bu büyülenmeden kurtulmaya çalıştı.
"Hoş geldin çocuk" karşısındaki siyah gözler elaya dönüştü.
"Bizi özlemedin mi?" ses önce yaklaştı sonra uzaklaştı.
Ela gözlerin arkasında arkasında daha çok insan belirdi.Hepsinin yüzünde aynı yapmacık gülümseme vardı.Kızın karanlıkta görebildiği tek şey bu insanların parlayan beyaz dişleri,kırmızı,beyaz veya siyah parlayan gözleriydi.
Kız boynunda bir elektriklenme hissetti,elektriklenmenin geçmesini umarak kafasını sol tarafa doğru eğdi.Kıza hissettirdikleri elektriklenme bu insanların hoşuna gitti.Daha fazla acı vermek için aynı anda gözlerini kıstılar.Kıza çok büyük bir elektrik şok dalgası çarptı.
"BABA LÜTFEN YARDIM ET!"diye acıyla bağırdı.
"Kimse sana yardım edemez sevgili Esme" dedi en öndeki adam.
"BABA!" kız tekrar bağırabildiği kadar bağırdı.Hareket etmeye çalıştı ama yine duvara çarptı.
Gerçek dünyada Reginald sakince sandelyesinde oturuyordu.1 Numara,Luther, ve 2 Numara,Diego, Esme'nin düşmemesi için sandalyesinde tutuyorlardı.
Esme çığlıklarını babasına duyurmaya çalıştı.Artık akciğerlerinde nefes kalmamıştı.
Esme'nin nefesinin kesildiğini farkeden Diego babasına döndü ve ona seslenedi:"Baba!"
Reginald gözlerini devirdi ve ''İyi" dedi.
"ESME SEN ŞU AN KABİNDE DEĞİLSİN,ORMANDA DA DEĞİLSİN!TAM KARŞIMDAKİ SANDALYEDE OTURUYORSUN!" diye seslendi sandalyesinden.Ayağa kalkmaya zahmet bile etmemişti.
Esme bunu duydu,göz bebekleri önce yok oldu (Luther ve Diego bunu görünce kısa bir şok geçirdiler) sonra geri geldi.Transtan çıkmıştı.Bulunduğu yerin farkına vardı ve derin derin nefesler aldı.Tekrar evine dönmüştü.
Reginald odadan çıktı.Luther da babasının peşinden gitti.Esme'nin gözlerinden yaşlar döküldü.Diego Esme ile kaldı.
Esme'nin gözlerinden yaşlar döküldü.Yanakları ıslanmıştı.
"İyisin Esme" diye fısıldadı kulağına.Sırtını sıvazladı.Ardından da yerinden kalkması için cesaret vermek amacıyla omzuna dokundu.
Esme dolu gözleriyle Diego'ya bir bakış attı."Şu an çok iyisin Esme" dedi Diego.
Esme kendini güvende ve huzurlu hissetti.Ağlaması durdu.Diegoile ayağa kalkıp odadan çıktılar.
-
Heyooo nabersiniz? Keyifler nasıl? İlk öncelikle şunu söylemeliyim ki kendi kitabımı çok severek ve TUA'da olmasını istediğim bir şey olarak yazmıştım.Tam olarak benim yazdığım gibi olmasa da 3.sezon da veya gelirse 4.sezon da Five'ın komisyonda çalıştığı döneme ait daha çok şey görmek istiyorum ama ana karakter 7 kişi olunca bu çok da mümkün olacakmış gibi gelmiyor.
Five'la komisyonda çalışan,ona destek çıkan birilerini görmeyi isterdimKız veya erkek farketmez.Onca yıl zaten kıyamet sonrasında tek başına yaşamış,bir de sevmediği işi yaparken de o kadar yıl tek dursun istemezdim.Final bölümünde tekrar gelse ama hata yapmadan gelse (böylece eğer karakter kız olursa ve Five'la sevgili olursa bile gerçek hayatta 20-30 yaşlarında biriyle Aidan sevgili olamayacağı için bize kalır) güzel olabilirdi.Neyse.
Ben sadece o hikayenin başını ve sonunu kafamda kurmuştum ortaları yoktu ve hikaye ortaları olmadan okuyucuyu saramazdı.Aklıma ne gelirse doğaçlama olarak yazmıştım ama bir yerde hayal gücüm tükendi ve hikayeden ve karakterlerden sıkıldım.Tekrar bir hikayeye başlamak istemediğim için kitap çevirmeye karar verdim.
Hem ingilizcemi geliştirmiş oluyorum hem de sizler hikaye okumuş oluyorsunuz.Bence güzel fikir flkvlfkjlkf.Neyse oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın (Hikaye benim olmasa da çevirirken verdiğim bir emek var)
Hikayenin benim olmadığını unutmayın,olay kurgusunda saçma şeyler yaşanırsa sorumlusu ben değilim fjrlfjlrkjfld.
Kendinize iyi bakınnnn veeee görüşürüüüüzzzzz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐍𝐮𝐦𝐛𝐞𝐫 𝐙𝐞𝐫𝐨 | 𝐓𝐫𝐚𝐧𝐥𝐚𝐭𝐢𝐨𝐧
Fanfiction1 Numaradan önce 0 Numara vardı.0 Numara yani Esme...Onun güçleri biraz farklı;dünyadaki karanlık yaratıklar ile konuşabiliyor! Karanlık yaratık derken elbette kötü ruhlardan.iblislerden ve şeytanın ta kendisinden bahsediyorum.Bu yaratıklar Esme ne...