Boss twins ¦ kookv

둘

Evvett, uzun zaman oldu ve ben hem yazmayı hemde böyle bir hikaye olduğunu unuttum, profilimi düzenlerken hatırladım bende dedim yazayım 200 kişi okumuş o kadar aq, neyse umarım beğenirsiniz.

Sizi bölümle baş baş'a bırakıyorum
:3
.
.
.
.

Taehyung'

O günün sonunda elimi yüzümü yıkamış ve işime devam etmiştim, ama içimden her an ağlamak geliyordu. Bir şekilde hallettim ve eve geldim. ( yazar:eskiyi anlattığı için böyle)

Eve gelir gelmez hemen banyoya girdim. Tamamen soyunduktan sonra duş'a girdim ve suyu ayarlamadan direk altına girdim, su tabiki çok soğuktu ama bu umrumda değildi, uzun zaman boyunca tuttuğum göz yaşlarımı akıtmaya başladım. Bir süre sonra hıçkırmaya başladım, kalp acısı cidden çok kötü hissettiriyordu.
Suyun altında ne kadar ağladım bilmiyorum ama biraz da olsun sakinleşmeme yardımcı olmuştu. Hemen duştan çıkıp üstüme bir bornoz giydim. Kendime pijama seçip yatağa koydum. Sabah uğraşmamak için de elbise seçmeye başladım, o sırada telefonum çaldı

"jeongguk💖💋" arıyor..

Yazıyordu, ilk başta korktum ama iş ile ilgilidir diye hemen açtım.

"Taehyung?"

Evet, benim bay jeon

"müsayit misin, seninle iş dışında bir şey konuşmam lazım"

Umm, ne hakkında efendim

"oraya geldiğimde anlatırım"

Bugün'ki olay ise... B..ben gerçekten özür dilerim efendim

" Hangi olay Taehyung??"

Umm, hiç bir olay

"Neyse geçelim bu konuyu, ben yola çıkıyorum. Üstün felan giyinik değilse yarım saatin var giyinmeye"

Peki efendim, sizi bekliyor olacağım

Arama sonlandırıldı...

Yüreğim ağzıma gelmişti resmen ama adam çoktan unutmuş bile. Zaten ne bekliyordum ki...

Aklıma yolda olduğu gelince hemen pijama yerine kendime rahat birşeyler hazırladım ve giydim.

Aşağı indim ve beklemeye başladım. Bir süre sonra zil çaldı. Kapıya doğru yürürken üstümü düzelttim ve kapının yanındaki aynada saçlarımı düzelttim, derin bir nefes aldım ve yavaşça kapı kulunu aşağı indirdim.

Gördüğüm manzara nefesimi kesmişti. Önümde ceketsiz, beyaz ve her halinden pahalı olduğu belli olan üç düğmesi açık beyaz gömlekli ve saçı dağınık bir şekilde önümde duran aşık olduğum patronuma baktım.

"beni içeriye almayı düşünüyor musun, hmm"
" ahh, evet özür dilerim bay jeon. İçeri geçin"
Bir şey demeden salondaki beyaz renkli üçlü koltuğa oturdu ve gri duğara bakarak iç çekti. Onu bu kadar 
düşündüren şey merak etmiştim. Belkide onu öpmemdir diye düşündüm ama sonra aklıma bu olayı çoktan unutmuş olduğu aklıma geldi.

Yanına yaklaştığında dikkatini bana vermiş ve beni baştan aşaya süzmüştü, gözlerini biraz kısıp oversized tişörtüme baktı.
Bende merak edip baktığımda üstünde ' i'm uke bitch' yazıyordu.
Bunu ne zaman aldığımı düşünürken gözüm tüm kıyafetime takıldı. Açık pembe üstü beyaz yazılı oversized tişört altına ise kalçamın 3-4 santim altında biten siyah bir şort. Ahh, feminen giyinmemem gerektiğini tamamen unutmuştum. Kendime lanet okurken Jeongguk'un dediği ile hem şok hem mutluluk hemde utancı beraber yaşadım.
"pembe yakışmış.. Bu arada tişörtünle belirtmene gerek yok uke olduğunu ben bile biliyorum, yani...gay olsan tabii" zaten gay'im diye bağırmak istedim ama o bir homofobik olduğu için diyemedim. Bende gülümsedim ve yanına oturdum...

Evettt bölüm sonuu. Yazım hatalarımı lütfen önemsemeyinnn, bu arada oy sınırı koymak istemiyorum ama en azından ne zaman yazacağımı bilmek için koyacağım. Zaten çok birşey değil. Sadece 10 oycuk.
Neyse hepinizi öpüyorum taekookerlar❤️❤️

Taekook ile kalınn🐰🐯