5 - Kusursuz Kayıtsızlık

104 6 2
                                    

İnsanoğlu yaşadığını hissedebilmek için bir çok şeye ihtiyaç duyar.

Aile, sağlık, aşk...

Ama hayatta kalmak için sadece atan bir kalp yeterlidir.

Kalbimiz tehdit edildiğinde iki şekilde karşılık veririz. Ya kaçarız ya da saldırıya geçeriz.

Bu içgüdüdür. Ve içgüdülerimizi kontrol edemeyiz.

Yoksa edebilir miyiz ?

Olduğu yerde durmayı tercih etmişti. Hayatı boyunca tutunmaya çalıştığı güçlü kız rolünden vazgeçmedi. Annesi bavulunu toplarken, Eylül'ün yaptığı tek şey kulaklıklarını takıp uyumaya çalışmaktı.

Vedalaşmalardan nefret ederdi. Bavul tıkırtısı dışında hiç bir sesin olmadığı soğuk evde, akşam yaşayacaklarını düşünüyordu. Babasına ne diyecekti ?

"Hepsi senin suçun. "

Hayır, bu iki yıl daha birlikte yaşayacağı babasına karşı kendisini hedef tahtası haline getirmek olurdu.

Annesine de kızamıyordu ama yıllarca çocukları için direndiği adama şimdi pes etmesi, onu babasıyla tek bırakabilmesi,  Eylül'ü kırmıştı.

Ama gidemedi, çünkü geride bırakacaklarının ne aklından ne kalbinden birden çıkamayacağını biliyordu.

Gitme vakti geldiğinde annesi, Eylül'ün odasına geldi. Yeni bir hayata gidebilen bu güce karşın, Eylül'ün gözyaşlarına hakim olabilecek gücü bile kalmamıştı.

"Ne zaman ihtiyacın olursa ben yine gelirim güzel kızım. Her şey gönlünce olsun. Sen de istediğin an gelebilirsin yanıma. Hoşçakal..."

Tek kelime bile etmemişti. Kapının sesini dinlerken eli telefona gitti. Her zor gününde olduğu gibi yine Ömür'ü arayacaktı.

**

Ömür geldiğinde güçlü kız rolünden çoktan yorulmuştu. Zaten onun da duygularının olduğunun farkında olan sadece Yağmur ve Ömür vardı.

Öylece dururken, gerçekten kaybetmenin ne demek olduğunu anlarsınız. Böyle zamanlarda dostlarınız sizi avutmaya, olanları unutturmaya çalışırlar. Oysa siz unutmak değil sadece acınızı paylaşmak istersiniz.

Hayata devam etmenin bir zamanı vardır ve henüz daha gelmemiştir.

Ömür onu o evde bırakmak istemiyordu ama Eylül de evden giderse babasının daha çok delireceğinin farkında değildi. Eylül'ün uzun ısrarlarına rağmen diretiyordu.

Eylül'ün anlattıklarını biraz dinleyince hak verdi, ve ne zaman ararsa yanına gelebileceğini söyleyerek, geri eve bıraktı.

Gece vakti geldikçe Eylül, sessiz evde daha da çok huzursuzlanıyordu. Acaba olanlardan ağabeyinin haberi var mıydı ?  Haberi olsa, elbette bu kadar kayıtsız kalmazdı. Ama şimdi onu da telaşlandırırsa okulunu bırakıp gelmesinden korktu.

Yine düşüncelere dalmışken kapının sesini duydu. Gelen babasıydı...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 26, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Eylül YağmuruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin