Hell Road ||🅑︎🅘︎🅛︎🅛︎🅓︎🅘︎🅟︎

-7-

Tanrı dipper'a peygamber sabrı vermiş olmalıydı ki Bill in yaptıklarına göz yumuyordu. Tarih ödevine yardım edecekti sözde ama yaptığı tek şey dipper'ı sinir etmekti. O yazarken kulağına üflüyor. Kalemleri alıp uçlarını kırıyor. Dipper'ın yazdıklarını arkasından siliyordu.  Bu gün uzun olacaktı.
Ne kadar zor olsa da ödevini bitirdi. Şeytanın yanından hızla kalktı ve mutfağa kaçtı 1 saatte yapabileceği işi 2 buçuk saatte yapmıştı. Mutsuzdu.
Tabağına gevrek doldurup somurtarak yemeye başladı.

Bu şeytan şu an aralarındaydı ve o hiç bir şey yapamıyordu.

Bill yavaşça dipper'ın yanına yaklaştı.

'Dipper~'

Derin bir nefes aldı

'Rahat bırak beni cipher'

Yalandan bir üzüntüyle

'Kalbimi kırıyorsun ama...  Belki özür niyetine otomatın şifresini verebilirsin?'

Dipper hızla fırladı.

'SANA ASLA ŞİFREYİ VERMEYECEĞİM'

Düşünmemek için gayret ediyordu. Bill yalandan surat astı.

'aman ya...'

Sonra bir haraketle dipper'ı duvara yapıştırdı.

'Çam ağacı~ Çam ağacı~  unutuyorsun galiba ben sihirli bir canlıyım~'

Dipper tepiniyordu ama Bill bir an bile gücünü zayıflatmıyordu.

Sonra bir şey oldu.

'G̑̈Ȃ̈H̑̈h̑̈'

Bill acı ile inleyip kendini yere attı. Kolunu tutuyordu.

Dipper paniklemişti.

Karşısında bir şeytan can çekişiyordu.

Tanrım Tanrım...

Ne yapacaktı.

Hızla Bill'in kolunu tuttu.

Elli siyaha boyanmıştı ve çok sıcaktı. O an aklına geldi.

Sıcak olduğu için canı acıyordu.

Dolaptan koca bir buz getirip Bill'in eline koydu.

Bill'in çağırışları azalmıştı.

Eli hala kötü durumdaydı.

İlk defa acı hisseden bir şeytana ne yapabilirdi ki?

Bir saniye...

Neden yapmak zorundaydı ki?

Ama ama Bilal'e yardım etmezse...

Huzursuzlandı.

Aklındaki düşüncelerini kışkışlayıp Bill'i banyoya götürdü soğuk suyu açıp eline döktü.

Bill rahatlamış ama Eli hala aynıydı.

Ve çam ağacı Endişe ile ona yardım ediyordu.

Garipçe haraketlendi.

Sanırım...

Minnet duyuyordu.

Kendine yabancı gelen bu duygu ile afalladı.

Eli neden siyahlahmıştı anlamıyordur ama siyahlıklar yavaşça parmak uçlarına kayıyordu.

'Huh sanırım tehlike geçti.'

Bill e baktı boş ve anlamsız gözlerle bakıyordu.

'Neden bana yardım ettin çam ağacı.'

Dipper afalladı ve kendi ellerini yıkarken cevap verdi.

'çünkü ben insanım cipherminsanlar merhametlidir.'

İnsanlar ve merhamet çok uzak şeyler.

'Anladım'

Gerçek bir cevap istiyordu. Ellerine eldiven taktı ve düşünceli bir şekilde banyodan çıktı.

Huzursuzca mırıldandı.

Aklı karışmıştı.

Bir cevap istiyordu.

Sanırım sormalıydı.

Mabel'ın yanına geldi.

'Hey k-Mabel'

Mabel oynadığı domuzdan dikkatini çekip Bill e baktı.

'birisi baş düşmanına yardım  edebilir mi?'

Mabel küçük bir kıkortı bıraktı.

'Ay herhalde. Bana sorarsan bunu yapıyorsa ya vicdanı ağır basmıştır ki bu düşük bir ihtimal yada aşık olmuştur'

Aşık olmak hani insanların uydurduğu adrenalin duygusu ile karışık duygu mu?

Bill kafa salladı ve Mabel ın boş muhabbetini dinliyormuş gibi yaptı.

Dipper onu seviyor muydu? Yoksa vicdanı mı ağır basmıştı?

Kafası karışıktı sanırım bir müddet boyunca düşünmeyecekti.

Mabel'a özür dileyerek kalktı ve ormana doğru yürümeye başladı sarışın.

Saçlarını karıştırdı.

Dipper onu seviyorsa bunu kullanabilirdi.

Yüzüne zoraki bir gülümseme yerleştirdi.

Ama pek memnun hissetmiyordu.

Dünyayı ele geçirme planını şu anlık başından attı. Sihir yapınca ona bireyler oluyordu.

Sanırım hafif büyülerden ilerlemesi gerekiyordu.

Yolda  minik bir ceyal gördü.

Sadistçe bir gülümseme sundu hayvana.

----

Dipper aşağı inmeye bir türlü cesaret edemiyor. Ya oradaysa.

Aşağı korkak adımlar attı.

Aşağıda amcaları her zamanki gibi tartışıyorlardı.

'Stan sana söyledim orada hiç gizem yok'

'Ne bekliyorsun benden stanford dinlenmeye de ihtiyacımız var'

Onlar konuşurken ormandan bir çığlık duyuldu.

Stan ve stanford amca sesin geldiği yere baktılar.

Dipper ve amcaları hızla ormana daldı.

Kan kokusu hakimdi.

Biraz ilerledilerinde.

Ölü bir ceylan buldular.

Dipper hızla gözlerini kapattı bakmak istemiyordu.

Bir bağırma sesi daha duyuldu.

Hemen oraya koştular ama Dipper orada kaldı.

Ölü hayvana sırtını döndü midesi bulanıyordu.

Karnını tuttu.

'Çam ağacı?'

Dipper kafasını kaldırdığında kanlı kıyafetlerle ona bakan Bilal'i gördü.

'Sen... Sen yaptın! O hayvan sana ne yaptı?!'

Bill öfkeyle nefes verdi

'ne sanıyordun çam ağacı? Seni sevdiğimi ve değişeceğimi mi?'

Hafif bir kıkırtı bıraktı.

'Eğer bir filmde olsaydık bunu yapardım Çam Ağacı~'

Dipper ın gözleri doldu.

Arkasına bakmadan kaçtı.

Arkasında şaşkın bir Bill bıraktı.

Bunu sadece onu sevip sevmediğini öğrenmek için yapmıştı.

Şimdi kafası daha çok karışmıştı...

-Oy isytrm-