-10-

1.1K 136 44
                                    

Dipper keyifle dondurmasını yiyordu.

Bill ile sevgili olmuşlardı ve şu anda tek bu önemliydi.

Dondurmasından bir kaşık daha aldı.

Başı Ağrıyordu.

Dondurmayı hızlı yediğini düşünerek masaya koydu.

Kulakları çınlıyordu ve sol eli parmak uçlarına kadar yanıyordu.

Kulağında yankılanmalar vardı.

Benimsin...

Benimsin...

'Dipper Evladım iyi misin?'

Benimsin.

Benimsin.

'Dipper? Cevap ver!'

Benimsin.

Benimsin.

Dipper acı bir çığlık attı.

Amcaları bağrışıyordu ama Dipper'ın duyduğu tek şey Bill'e Ait kıkırtıydı.

'DIPPER KOLUN DAYAN DİPPER'

Başını kaldırmaya çalıştı.

Ama bedeni ona itaat etmiyordu.

Benimsin.

Benimsin.

'STANFORD!'

Amcasının çığlıkları.

Benimsin.

Hareket etmeliydi.

Benimsin.

Benimsin.

Dipper kulağındaki gürültü ile bir çığlık daha attı.

Stanford'un elindeki iğne son gördüğü şeydi.

----1 saat sonra.

Dipper koskoca bir boşluktaydı.

Uzayda süzülüyordu sanki.

Boşluktaki görüntüler bazı nesnelere dönüşüyor gibiydi.

boşluk yok oluyordu.

Sanki burası...

Stanford amcasının  çalışma odasıydı

Görüşü açıldı ilk.

Dipper yavaş yavaş bilincinin geldiği hissetti.

Daha tam ayılmamıştı ki,

Ford amcasının bağırışlarını duydu.

'HEPSİ O ŞEYTANIN SUÇU! ÇEMBER İZİNİN DİPPERIN KOLUNDA NE İŞİ VAR'

Sonra Stan amcasının tiz sesi duyuldu

'BANA BAĞIRMAYI KES BİLMİYORUM O ŞEYTAN DİPPER'A BİRŞEY YAPMIŞ OLMALI'

Kardeşinin ağlamaktan çatallaşmış sesini kulağında hissetti.

'Dipper yalvarırım kalk'

stanford masanın üstündeki kalemleri yere attı.

'TORUNUNUN ŞEYTANDAN BİR PARÇA TAŞIYOR STAN HEMDE BAŞ DÜŞMANIMIZDAN BİR PARÇA'

Dipper aniden gözlerini açtı.

Baş düşmanımız...

Bill...

Eğer sevgimi kabul edersen ölüm bile seni benden alamaz çam ağacı...

Artık bizi ne ölüm nede insanlar ayırabilir...

Bir parçan oluyorum bundan sonra...

Benimsin...

Dipper ın gözünden şerit gibi geçti bu cümleler.

'ne diyorsunuz siz ne parçası'

Stanford panikle dipper a döndü.

'Hiç... Hiçç dipper sen sakin ol ve dinlen.'
Bir sorun vardı.

Dipper'ın gözleri cama doğru daldı.

Neden kolunda o dövme vardı?

Kız kardeşi atladı üzerine.

'DİPPER'

O an dipper'ın aklında kırılmaktan olan kemikleri değil de...

Bill'in ona ne yaptığı vardı.

Camdan ona gülümseyen bir Bill görünce kendine geldi.

Bill memnun bir ifade ile gülümsüyordu.

Dipper ise anlamsızca kızgındı.

Onun canının yanmasını mı istemişti?

Stanford amca elindeki sıvı ile dipper'ın kolunu silmeye çalışıyordu.

Pek işe yaramıyor ama umutluydu.

'Dipper sakin ol bu dövme ile seni Temin ederim birkaç gün kalacaksın çıkaracağım bu dövmeyi bana biraz zaman ver ha?'

Dipper kafa salladı konuşmak istemiyordu pek.

'Ben ormana gidiyorum amca belki ben bir şey bulurum.'

Stanford kafasını salladı ve kitaplara gömüldü.

Dipper da Mabel'ı sakinleştirmeye çalışıyordu.

'Biliyor musun Mabel hani biz hastayken annemiz bize bir kek yapardı. Hatırlıyor musun?'

Mabel hızla kafa salladı.

Küçükken çok severlerdi.

'Sen iyi olacaksan yapacağım dip-dip....'

Dipper güven verir esine gülümsedi.

'İyi olacağım Mabel  sen merak etme'

Kız kardeşine sarılıp dışarı çıkmak için hırkasını giydi.

Mabel ise hızla mutfağa koşup  Kek tarifine bakmaya başladı.

Dipper ayakkabılarını giydi ve telefonunu aldı.

Dışarı çıktı ve ormanın derinlerine daldı.

Kolu sancıyordu.

Birisi ile uzun ve Hiddetli bir konuşma yapmayı planlıyordu.

Mantıklı düşünmeye çalıştı.

Dipper'a neden büyü yapmıştı.

O an dipper dondu kaldı.

Ya hala amacı dünyayı ele geçirmekse?

Ya dipper'ı kullanıyor ise?

Dipper'ın gözleri doldu..

'BILL BILL CIPHER!'

Hıçkırdı.

'Gel buraya lanet olası şeytan'

_____________

Kısa yazdım çünkü tadı çıksın istiyorum oy ve yorumlarınız ile beni mutlu edebilirsiniz.

Pamuk eller oylara.

Hell Road ||🅑︎🅘︎🅛︎🅛︎🅓︎🅘︎🅟︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin