Merhabalar arkadaşlar
İlk defa yazıyorum umarım beğenirsiniz..
İyi okumalar
_____~~
Sanki ellerini uzatsan avuçlarında,
Sanki kilometrece uzak.
Öyle imkansız,
Öyle mümkün...
Bol bulutlu bir güne uyanmak daha güzeldir aydınlanamaz hava , geceyi anımsatır adeta. İşte benim hayatımda aynen böyle. Bol bol bulutlu..
Annem babamı terk etti ben küçükken sevgiye en muhtaç olduğum anlarda. Onu çok özlüyorum ama beni bıraktı kabulleniyorum artık yokluğunu.
Babam.. Daha fazla para kazanmak için yurtdışına gitti. Çokta ihtiyacımız yoktu aslında. Söylemek istemesede anlıyorum ben onu annemin onu terketmesine dayanamadı gitti uzaklara beni düşünmedi hiç. Ama sağolsun arar beni hep paramı hiç eksik etmez. Bense kendi evimizde kalıyorum hiçbir derdim yok birtek yalnızlığım var.Bugün güzel olmalı iş görüşmem var büyük bir holding te. Komşumuzun oğlu orda çalışıyor onun aracılığıyla randevu aldım.BOZKAN holdinin CEO su Çınar Bozkan. Yeni gelmiş buraya emrenin anlattığı kadarıyla babası ölünce yurtdışından gelmiş işlerin başına geçmiş. Üzüldüm babasının yanında olamamış oda üzülmüştür elbet..
Artık yataktan kalkmalıyım geç kalıcam yoksa.Yataktan kalkıp dağınık saçlarım ve pijamalarımla dolabın kapağını açtım. Siyah kalem etek, krem yakası açık gömlek , mor stiletto ve siyah küçük iş çantası sanırım yeterli görüşme için. Ardından duşa girdim iyice kurulanıp iç çamaşırlarımı giydim ve saçlarımı kurutup düzleştirmeye başladım saçlarım babamın aşırı sarışınlığından dolayı sarı ve turuncu tonları arasındaydı bal köpüğü renginde büyük gözlerim hafif de çillerim var. Fiziğim çokta kötü sayılmaz klasikleri yaşıyorum bu konuda orta boy göğüs hafif ince bel çokta geniş olmayan kalça uzun bacaklar. İşte alina sümerim ben.
Saçlarımla işim bittiğinde üstümü giyindim hafif bir makyaj sonrası CV mide alıp çağırdığım taksiyi daha fazla bekletmeden bindim ve holding in yolunu tuttum.
Bu kadar büyük olacağını düşünmüyordum. Geri dönmeliyim belkide bütün umudum logar kapağına doğru gidiyor şuan. Derin bir nefes al alina yapıcaksın olmazsada olmasın canım. Buraya bel bağlamadınki en başından. Kafamda bunları kurgularken çoktan kapıdan giriş yapmıştım bikere dönüşü yok artık. Hepte heyecanlanırım iş görüşmelerinde. Danışmaya doğru yürüdüm.
"Merhaba iyi günler, iş görüşmesi için Çınar Bozkanla görüşmem vardı" neden utana sıkıla söylüyorsam. Kızda bunu anlamış olucakki..
"Tabi 1 dakika ".. sekreteri arıyor galiba. Of şimdiden bu kadar resmiyet neden."35.kata çıkıp sekreteriyle görüşün,asansör bu tarafta.."
"Teşekkür ederim "
Asansöre bindim aynada kendimi iyice süzüp son kontrolleri yaparken kapının geldiğimizi belirten sesi duyduğumda tam iniyordum ki birilerinin bindiğini görmeden kapıya çarptım sanarken kafamı kaldırdığımda gülen bir çift gözle karşılaşmayı beklemiyordum doğrusu. Çarpıştık yahu bu kadar kas yığını olmak zorundamısınız. Kafam kırılıyordu.
"İş görüşmesi sanırım bu kadar heyecanın başka sebebi yoktur heralde , bide beni görmen var tabii.." ağzım açık kalakaldım resmen.
"Pardon, siz kimdiniz ? "
"Oktay Bozdan , tanıştığıma memnun oldum çilli "
Ne! Allahım gerçekten çok şanlıyım.
"Bende memnun oldum. Alina."
"Alina. Mm hoş bir isim ..
Devamı gelemeden kata geldik aynı yerde inip aynı tarafa doğru yürümemizin ve Sekreterin bizi beraber görüp şaşkınlığının ve ayağa kalkmasının tek bir anlamı olabilir.
"Bir dakika affedersiniz ben size çarptığım için özür dilerim ama siz olduğunuzu bilseydim şey yani.. tabi yakanızda adınız yazmıyor ama.." beni susturan şey adamın kahkahalarıydı ben şaşkın bir şekilde yüzüne bakarken sonunda biritebildi gülmesini derin bir soluk alıp devam etti..
"Çok şapsalsın gerçekten. Hayır ben Çınar değilim çilli onun ikiziyim ziyarete geldim sadece "
Aman ne rahatladım.
"Ahh ! Çok pardon gerçekten bian aynı odaya doğru ilerlediğimizi görünce panik oluştu."
"Hoşgeldiniz Oktay bey Çınar beye geldiğinizi hemen haber veriyorum. Ve sizde hanfendi buyrun şöyle oturun içeçek birşey alırmıydınız ?"
Konuşmamızı bölen sekreter olmuştu bana olan aşağılayıcı bakışlarını saymıyorum bile.
"Gerek yok sevda alina benimle gelebilir . Gel alina eğlenceli olucak" bu da ne demekti şimdi.
Ben bunları düşünürken oktay çoktan kapıyı çalıp içeri girmişti bende arkasından girdim.İçimden isimleriyke hitap etmemde sorun yoktur umarım. Görüş alanıma Çınar Bozkan girince apışıp kaldım doğrusu bu kadar karizmatik birini beklemiyordum. Eh tabi oktay ı gördükten sonra düşünebilirdim ama ikiz olmalarına rağmen çınar daha yakışıklı gerçekten.
"Kardeşim uzun zaman oldu görüşmeyeli"
"Ahh oktay senin çapkınlıklarına yetişemiyorum malesef ondan görüşemiyor olabilir miyiz ? "
Gerçekten de çapkın görünüyor oktay.
"İş güç be kardeşim " buna bende kıkırdamıştım ki gözler beni buldu. Aao
"Ne o kardeşim çapkınlığı bıraktım ciddi düşünüyorum mu diyosun ? "
Ne ben mi ?
"Ah alina mı . Hayır asansörde tanıştık iş görüşmesi için gelmiş seninle bende beklemesin diye yanımda getirdim."
Önce beni süzdü kaşları çatıldı. Korkuyorum.
"Dışarı çıkın lütfen orda bekleyin."
Ne. İşte bunu beklemiyordum. Hiçbişey demeden çıkmaya yeltendim az önceki neşeli adam bianda nasıl yok oldu. Kapıdan çıkmadan önce oktayın neden gibi sorularına dediği şeyi duymuştum kapıyı kapatırken.
"Çalışanlarım ve adaylarıyla laubali olmam.."
