6.Bölüm

5.1K 417 54
                                    




Haftasonu olduğu için geç kalkarım diye planlamıştım. Normalde okul günleri ağlaya ağlaya yataktan kalkan ben, tatil gününde mal gibi saat 9'da  kalkmıştım. Yok yani kesin annem bana hamileyken çamaşır suyu filan içmişti, yoksa bu mallığımın başka bir açıklaması olamaz.

Üstümdeki yorganı ayağımla fırlatıp, saçımı da düzelttikten sonra kocaman köpekli pantiflerimi de giyinip mutfağa gittim.

Masada annem ve babam kahvaltı yapıyordu. Önce gidip babamı, daha sonra da Hülya Sultanı öpüp  "Günaydın moruklarım!" diye cıvıldadım.

Annem enseme vurup "Ne biçim konuşuyorsun sen Lara! Hem hayırdır, tatil ve sen bu gün  erken mi kalktın?" diye sordu kinayeli bir şekilde.

Sandalye'yi çekip, oturduktan sonra "Bir acayip kızım ne yapayım. Hem Hülya sultan, mal sahibine benzer demişler ."

"Sen bu lafları nereden öğreniyorsun kızım?!"

"Annesinin gençliği işte. Ben senden az mı çektim senden Hülya?!" diyen babam, annemi kapak yapınca peynirin boğazıma kaçmasına neden olan kahkahamı atmaya başlamıştım.Tabii ki bu arada anneme gaz vermeyi de unutmadım. "Oooo çok fena dedi Hülya Sultan. Bence altta kalma!"

"Ben de Hülya isem bunu senin yanına bırakmam Serhan! Baba - kız benim üstüme geliyorsunuz ayıp ayıp!"

Kahvaltı faslının sonunda, babam annemi daha fazla sinirlendirmiş ve gece koltukta yatmayı garantilemişti. Baktı olmuyor, yalvar yakar annemi de alıp dışarıda baş başa gezmek için ikna etmişti. Onları yolcu ettikten sonra, toplanmayı bekleyen masanın başında, yaklaşık 2 saat kadar oyalandım daha sonra bizimkileri çağırmak aklıma gelince sonunda sofrayı toplamıştım.

Alper'i de dışarıya def ettikten sonra , Erdem'e de mesaj atıp gelmesini söyledikten sonra beklemeye başladım.

Zil çaldığında kapıya açmak için koştum ama hızımı alamamış kapıya kafa atmıştım orası ayrı.

İlk gelen Erdem olmuştu beni görmesiyle kahkaha atması bir olmuştu.

Hassiktiir! Ayaz'lar geldiğinde genelde takmazdım. Ama Erdem'i hesaba katamadım bu sefer. Kapıyı sertçe kapatıp odama koştum. Üstümde pembe ayıcıklı pijamam ve altımda da köpekli pantiflerim vardı. Saçı söylemiyorum bile..

Hemen saçımı at kuyruğu yapıp üstümdekilerden kurtuldum. Kalçamın altına kadar gelen pembe bir kazak ve altınada siyah tayt giydikten sonra, hunharca vurulan kapıya koştum.

Kapıyı açtığımda "Gerizekalı!Biz kapıda takılalım diye mi çağırdın bizi?" diyip beni iterek içeri girmişti Büşra.

Ardından Ayaz, Eda ve Arda'da girmişti. Erdem ise beni baştan aşağı süzüp "Daha deminki halini daha çok beğenmiştim oysaki!" diyip dudağını dalga geçercesine büzmüştü.

"Dalga geçme vallahi atarım dışarı!" dediğimde beni kapıyla arasına alıp yanağımdan öptü.

"At bakalım" dediğinde dip dibe durmamızında etkisiyle mal gibi kalmıştım.

"Lan madem yiyişecektiniz ne bok yemeye bizi çağırdın Lara?" Ayaz'ın sesini duymam ile Erdem'i itip kapıyı kapattım ve Ayaz'ı duymamış gibi yapıp onları arkamda bırakıp oturma odasına geçtim.

"Eeee ne yapacağız bakalım?" diye sordu Eda.

Ayaz ve Erdem de odaya girince , Erdem;"Doğruluk cesaretlik oynayalım mı?" diye sordu.

"Erdem daha az klişe olsaydın keşke" diyip gözlerimi devirdim. Sonra aklıma gelen fikirle çığlık atarcasına "AAA EVET HADİ OYNAYALIM HADİ HADİ!" Arda ve Eda'yı nasıl biraraya getireceğim sonunda aklıma gelmişti.

UÇARI KİMLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin