1.

431 4 0
                                    

Adım seslerimi duymamı engelleyecek kadar açılmış şarkı sesi eminim ki kulaklıklardan dışarıya yankı yapıyordu. Elimi asker desenli montumun sağ cebine atıp telefonumu çıkardım. Caddenin karşısına geçeceğim için telefona bakmadan sesini kıstım. Çok insan vardı karşıya geçmek isteyen. Herkesin caddenin karşısına geçmek için bir sebebi olduğu gibi şarkının sesini kısmamın nedeni ise insanlardı. İnsanlar dinlediğim şarkının ses yüksekliğinden rahatsız olabilirler. İkincisi dinlediğim şarkıları başkalarıyla paylaşmaktan nefret ederim. Nefret kavramını her şey için kullanmam. Nadiren kullanırım ve insanların üzerinde de hiç kullanmadım. Veya yemeklerin. İnsanlardan nefret etmem ama korkarım. Herneyse. Yemek demiştim en son. Mesela çikolalı kurabiye insanlardan daha tatlıdır. Ya da pizza insanlardan daha sıcak. Ya da bir kola sana insanlardan daha çok gaz verir. Veya acılı adana canını daha az acıtır insanlardan. Kafamı kaldırdığımda yeşil ışığın yandığımı gördüm. Sesini kıstığım şarkı ve adım seslerimin karışımını dinleyerek caddenin karşısına geçtim. Telefonu tekrar cebime yerleştirdiğimde tırnaklarımı inceledim. Çikolata kahvesi ojelerim adeta benim ellerim için varolmuş gibi duruyordu. Yaklaşık 40-50 adım sonra solumdaki cafenin kapısını araladım. Kafamı uzattım,daha sonra tüm vücudumu içeri soktum. Masalara göz atarak içeri doğru ilerlerken Kumsal'ın oturduğu masaya doğru yürüdüm. Beni görünce kaşlarını kaldırdı ve yanaklarını şişirip:

-Nerede kaldın unicorn? 

-Boynuzum üzerinde yaprak kalmayan bir ağaca takılı kaldı. Aptal mısın Kumsal? Sana "İngilizce kursum var, bir ders uzayabilir!" diye mesaj attığımı hatırlıyorum. dedikten sonra iğrenirmiş gibi bir bakış attım.

-Tamam be. Özlemişim, gel sarılalım.

-Çaprazımdaki yeşil gözlü kumral çocuğu kesmek içinse hayır. *montumu çıkardıktan sonra ani bir hareketle sandalyeyi çektim ve oturdum* 

Kumsal'ın gözlerini devirmesinden 5 dakika sonra kafamı telefondan kaldırıp tekrar ona çevirdim. 

Oda kafasını kaldırdı ve:

-Dün gece neler olduğunu anlatacak mısın artık?

Tam konuşmak için ağzımı açtığımda telefonum çalıyordu. Arayan kişi ise...

SOKAĞIN TAVANI KADARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin