Başlangıç

2 0 0
                                    

Yeni bir günlük ve ilk sayfa aklımdan satırlara dökülen ilk sensiz kelimeler ve cümleler baba senden sonra ki ilk günlügüm. Şarkı söylemek isterken dinlemekten çok yoruldum. Neden bıraktın neden gittin bilmiyorum ama ben hep "seni hiç bırakmayacagım kızım her anında göz yaşında gülüşünde her saniyende yanında olacagım" lafına çok güvenmişim şimdi yoklugun korkutucu ve tahmin edemeyecegin kadar zor.
"Minaaaa" aşşagıdan gelen annemin haykırış sesine karşılık vermek istemesemde sonucunu bildigim için bekletmemeliydim "efendimm anne " "seni bekliyoruz kızım hadi ama " sanki çok can atıyormuşum gibi beklemeleri yokmu "tamam geliyorum anne" günlügümün kapagını kapatıp aynada son kez kendime bakıp beyaz elbisenin içindeki beyaz tenli ölü bakışlı kıza sahte bir gülücük paylaşıp aşşagı inme kararı aldım bu sıradı aklıma dolan düşünceleri her zaman ki gibi def edemedim eskiden bu tür davetiyelere hevesle giderdim babamın koluna girip orda yürümekden çok hoşlanırdım şimdilerde ise kocaman bir boşluk bazen ailemin bunları haketmedigini benim için elinden geleni yaptıklarını düşünüyorum ama elimde degil bir türlü eski benligimi bulamıyordum.

Babamın ortadan kayboluşundan sonra bütün mal varlıgımızın hecize gitmesi üzerine sırf ortada kalmayalım diye ablamın kendini ortaya atıp kendinden 20 yaş büyük ünlü iş adamı Kaya Demiroglu ile evlenmesine yol açmıştı kendince annemi ve beni kurtarmıştı. Ama kendini attıgı dipsiz kuyudan bir haberdi. Şimdi ise Demiroglu yalısında eşi sayın eniştem Kaya Demiroglu ablam Lina Demiroglu ben ve annem Hünkar İplikçioglu çekirdek aile olarak kalıyorduk . Yan yalıda ise bütün Demiroglu üyeleri birlikte kalıyordu ayrı kalmamız bir nebzede olsa Seyhan Demiroglu gazabından koruyordu bizi .

Aslında Kaya bey ile bir sorunum yoktu kendisi merhametli ve şefkatliydi bana karşı hep ama ablamın bizim için kendini feda ettigini düşündükçe ısınamıyordum o adama . Sanki ablam ne yaparsa yapsın mutlu olamayacak gibiydi.

Bir ıslık sesiyle toz bulutu gibi dagılan düşüncelirimle birlikte ortama dönmüştüm ve Kaya abinin " bu ne güzellik mina gecenin en güzel kadını olmak da kararlısın sanırım" en nefret ettigim şey insanların bana iltifat etmesiydi ve kaya abi yani BEY sürekli bunu yapıyordu konuyu kapatmak için "teşekkürler kaya abi" diyerek konuyu kapattım. İçeri giren Ali abi ile gözler benden çekilmişti sonunda " kaya bey istediginiz gibi araç hazır efendim" " Ali bugün gelmene gerek yok koçum sen dinlen ,hadi bayanlar " diyerek bizi yönlendirmişti ali abiyle gözlerim kesiştiginde çok güzelsin işareti yapıp göz kırpmıştı bu adamı ilk geldigim günden beri seviyordum gülümsedim ve arabaya yerleştim.

Davetin verildigi mekana dogru gidiyorduk bende yolun akışını izleyip bir nebze de olsa kafa dinliyordum ta kii Kaya abinin "Bugün yigenim geliyor aslında eve gel demiştim ama o davette buluşmak istedi" ablam her zaman ki gibi çok ilgili oldunu düşündügü yapmacık sesiyle "aa keşke söyleseydin kayacım gitmezdik davete" gülümsemekle yetindim "yok hayatım kendisi istedi davette buluşmayı belki görmek istedigi biri vardır keratanın" işte buna herkes gülmüştü. Çünkü herkes Ateş Demir Demiroglu'nun bir robot kadar duygusuz ve acımasız oldugunu biliyordu bunu kabullenmeyen tek kişi kaya abiydi küçük kardeşinin yanlış seçiminden dolayı olan çocuguna annesi bakmak istememiş buda Seyhan Demiroglunun işine gelmişti gelini olarak istemedigi kadının kararına ilk defa saygı duymuş Ateş dogduktan sonra çekip gitmesine yardım bile etmişti bu durumda oglunun istikbalini düşünmüştü kendince buda bütün evlatlarıyla arasına mesafe koymuştu bildigim kadarıyla o günden sonra 3 erkek kardeş birbirine sıkıca baglanmış ve annelerine cephe almıştı. Vefa Demiroglu oglunu Demiroglu yalısın da ailesiyle büyütmüş kendine hayatına kilit vurmuştu varı yogu çocugu olmuş belli bir yaşa geldiginde ise Amerikaya yollayıp egitimine o şekilde devam etmiş. Ateş küçük yaşta annesinden yedigi darbe yüzünden hiç bir kadını hayatına sokmamış ama düzelecegini düşünen Kaya abi hala bir umut bekliyordu. Ablamsa Kaya abi üzülmesin diye gülümsemekle yetiniyordu sanki onun düşüncesine katılıyormuş gibi yaparak. Ateş'in gelecegi konuşuldukdan sonra daha fazla konuşmayı dinlemeyip kafamı cama çevirdim .

Kafa dinlemeliydim o davette ki insanlara eskiden katlanıyordum çünkü ilgilencegim bir babam vardı oturup onlar hakkında dalga geçip gecemi şenlendirirdi şimdi ise yoktu buna kendimi alıştırmalıydım. Annemle böyle bir şeyi asla yapamayacagımı biliyordum. Annem de onlar gibiydi evet merhametli ve sevgi dolu ama sadece bize karşı geri kalan herkesin bir gün hata yapabilecegini kazık atabilecegini düşünür ne kadar yüzlerine gülsede hep nefret ederdi onlardan. Eskiden biraz daha fazla konuşurdu babamdan sonra tek degişen ben degildim annem de eskisi gibi konuşmaz susardı. O da üzülmüştü ne kadar bir mutsuz kendimmiş gibi davransam da eşinden gelemeyen ölü mü sag mı haberi onu da yiyip bitirmişti eskisi gibi arkadaşlarıyla buluşmaz magazinden uzak durur olmuştu.

Telefonumdan gelen tirreşimle bakışlarımı ekrana çevirdim deniz mesaj atmıştı.
-Nerdesin kızım ya burası yeterince mide bulandırıcı olduuuu .
Bu kız tam bir baş belasıydı sürekli konuşan ve hiç susmayan biriydi bana tezat saniye susmazdı. Tek dostum oldugu için yıllarca hep onu bu şekilde kabul etmek için kendimle konuşmuştum sonuç hala fazla konuşunca sinirleniyordum benim asi halime inat onun sevecen tavrı getirmişti dostlugumuzu buraya kadar. Ona çok şey borçluydum herkes benden nefret ederken o bana 20 yılını harcamıştı bu yüzden bazen alttan alabiliyordum onu.
-Heyy sana diyorummm.
Cevap vermezsem milyon mesaj gelecegini bildigim için cevap verme geregi duydum o sırada duran arabayla da geldigimizi anladım.
-Geldik


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 09, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HAYAT'IN KADERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin