31 - Misafir

8.2K 410 29
                                    

"Neden bu kadar korktuğunu anlamıyorum bebeğim,yabancı değilim sonuçta." gözlerini benden ayırıp eve çevirdi.Hıçkırıklarım salonda yankılanırken kanepeye oturdu."İyi yere kapak atmışsın.Kimin kızı,aferin." kahkahası gözyaşlarımı arttırırken Harry'nin hala gelmemesi endişemi arttırıyordu."Annen seni sattığını söylediğinde böyle bir şeyi düşünmezdim.Genç mi ? Yakışıklı mi ?" dedi ve tekrar yanıma eğildi.Sarı dişlerini gösterip gülümserken sağ elini yanağıma yerleştirdi."Daha da önemlisi...Seni tatmin edebiliyor mu?" tekrar kahkaha attığında bu sefer hıçkırıklarımı tutamadım ve salonda kahkahasıyla karışmasına izin verdim.

HARRY'NİN AĞZINDAN

İçerideki müzik,çıplak dansçılarla birleşince ortam daha da çekici oluyordu.Elimdeki içkiyi kafama diktim ve masaya koydum.Her şey çift görünmeye yeni yeni başlarken Niall ve kucağındaki esmer kız işi pişirmeye başlamıştı.Dilimi dışarıya çıkardım ve biraz kıpırdanarak cebimden telefonu çıkarttım.Sekize yaklaşıyordu ve geç kalmış sayılırdım,Denise merak etmiş olmalıydı.

Ayağa kalkmamla sendelemem bir oldu ama ayakta durmayı başardım.Niall'a ne söylesem beni duymayacağı için arkamı döndüm ve bedenlerin arasından çıkışa yöneldim.

Ama önce markete gitmeli ve mutfak masası için hazırlık yapmalıydım,baba olmaya henüz hazır değildim çünkü.

DENİSE'İN AĞZINDAN

Bağlı olan ellerim acıyordu,ama artık hissedemiyordum bile.Karşımda oturup bilmem kaçıncı sigarasını tüttüren biyolojik babam bana hiç iyi gözlerle bakmıyordu bile.Derin bir nefes aldım. "Ne istiyorsun?"dedim sonunda,bütün gücümle."Ve işte yarım milyonluk soru!" diye bağırdı sigarasını söndürürken."Senin için her ay servet ödeyen biri,yine senin için bu serveti ikiye katlayabilir,değil mi?" bakışları beni delip geçiyor gibiydi,ama buna izin veremezdim.

"Hayır!Sana tek kuruş verdirtmeyeceğim seni aşağılık herif!" Yanağımda hissettiğim yanma ile kafamı yere eğdim.Bana vurmuştu,yine! "Seni kaltak,göreceğiz bakalım.Eğer dediğin gibi olursa,bir daha yüzünü göremez!" arkasını döndü ve kanepedeki yerini aldı.Paketten bir dal daha çıkarırken uzun süredir yapmadığım şeyi yapıp dua etmeye çalıştım.

—————

"İşte patron geldi!" dedi ve anahtar deliğinden gelen sese doğru yöneldi.Harry gelmişti ve anahtarı deliğe sokamadığı için sarhoş olduğu belliydi.Sikeyim böyle işi,tam zamanıydı zaten."Siktir!" diye bağırdı ve kapıya bir tekme attı.Kapının hemen arkasında duran o aşağılık herif sırıtmaya başlamıştı bile.Derin bir nefes aldım ve yine dayak yeme ihtimali de olsa ağzımı açtım.

"Harry!Sakın içeri gelme,polisi ar-" yanağıma gelen bir darbeyle sesim kesilirken anahtar sesi kesildi.Çığlığım sessizliği bozarken Harry'den ses çıkmıyordu."Denise,bebeğim iyi misin?Orada biri mi var?" dedikten sonra kapıdan çıkan gürültüyle bedeni göründü.Gözleri ikimiz arasında gidip gelirken yanağımdaki izi görmüş olmalıydı.

"Sen de kimsin?" dedi ve babama doğru yöneldi.Büyük bir ihtimalle alkolün etkisiyle sendeledi,sağında duran sandalyeye tutundu.

"Ben müstakbel kayınpederin Harry,memnun oldum."dedi ve ileri doğru bir kaç adım attı.

"Ona sen mi vurdun?" dedi Harry ve doğruldu.Babam bana döndü ve gülümsedi.

"Ona sen mi vurdun?" diye yineledi Harry ama bu sefer sesi daha yüksekti.Bileklerimi hareket ettirdim ama iplerden kurtulmak mümkün değil gibiydi."O benim kızım ve terbiyesin-"

"Bir daha sakın ona dokunma!" diye kükrediğinde babam bir adım geri sendeledi.

"Burada ne işin var bilmiyorum ama şimdi defol git!" diye devam etti,bakışlarını bir an bile kaçırmazken.Salonda bir kahkaha yankılanırken Harry gözlerini benden aldı.

"Hayır genç adam,asıl hoşgeldin demen yer burası." dedi ve ani bir darbeyle Harry'nin bedeni yere serildi.

___________
Telefondan yazdığım için kısa olmuş olabilir, kusura bakmayın oy vermeyi unutmayın,öpüldünüz.

TOY 1-2 || stylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin