2 ay sonra
Dersimiz Mira hocaya idi. Ada hoca artık benle uğraşmıyordu. Ta ki o güne kadar. Mira hoca konuyu anlatırken nöbetçi öğrenci geldi.
-Mira hocam sizi Can hoca çağırıyor.
-Beni mi?
-Evet hocam.
İçime bir korku saplandı. Kesin bir şey vardı. Can hoca durduk yere Mira hocayı çağırmazdı.
-Sessiz kalın 2 dakikaya geliyorum ben.
Nöbetçi öğrenci ile aşağıya indik ve Can hocanın odasına geçtik.
-Ne oldu Can?
-Birisi seni milli eğitime şikâyet etmiş.
-Ne nasıl? Kim peki?
-Kim olduğunu bilmiyoruz. Ama görevden alınabilirsin.
-Neden peki?
-Bir suça yardım etmişsin.
-Ne suçu ya? Ben suç falan işlemedim. Biz de dilekçe yazalım.
-Yazarız onda sıkıntı yok. Ama elimizde kanıtta yok.
-Yazan kişide kanıt varmıymış.
-Evet varmış Mira. Ama ben bunu araştıracağım.
-Peki görevimden alınacak mıyım?
-Daha dur belli değil. Ama her şeye hazırlıklı olmak lazım. Sen şimdi dersine git evde detaylı konuşuruz.
-Tamam Can teşekkür ederim.
-Rica ederim canım.
Odadan çıktım. O sırada beden eğitimi öğretmeni Hülya hoca gördü beni.
-Ne oldu Mira? Yüzünden düşen bin parça.
-Sana teneffüste anlatırım. Derse geç kalıyorum.
-Tamam canım benim.
Hülya hoca benim en samimi arkadaşım.
Sınıfta geçtim ve ayağa kalktılar.
-Oturabilirsiniz gençler dedim.
Bi anda gözüm Eslem'e kaydı. Sanki bir şeye hüzünlenmiş gibiydi.
Dersi anlatmaya başladım. Her ders benimle uğraşan Eslem bu ders sesi çıkmıyordu. Yanına gittim.
-Neyin var Eslem?
-İçimde bir sıkıntı var. Ne olduğunu çözemiyorum.
-İçini ferah tut güzel kızım.
-Çalışıyorum hocam.
-Tamam Eslemcim dedim ve derse devam ettim.
2 hafta sonra
Can hoca ile Mira hocayı konuşurken duydum.
-Hayır olmaz Can. Gitmem gidemem benim o kadar öğrencim var emeklerim var olmaz. Hemen bir kalemde silip atamazlar.
-Yapacak bir şey yok Mira gitmek zorundasın. Kısa bir süre.
-Ne kısa süresi ya. Görevden geçici olarak alındın diyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZIKLAR OLSUN!
Novela Juvenilİftira ahlaki bir katildir. - Benjamin Constant Üzerine iftira atılan bir öğrenci ve onun masum olduğunu ispatlamaya çalışan bir öğretmen.