Biraz bekledikten sonra bir karar vermiş gibiydi. Ya bizi öldürecek Ya da bizi rüyalarına hapsedecekti.
-SEN AYAĞA KALK SENİ ÖLDÜRMEYECEĞİM AMA SENİ RÜYALARIMA HAPSEDECEĞİM TATLI RÜYALAR!
Olamaz lisa'yı seçmişti Lisa çaresizce bakınıyordu. Onları buraya getiren bendim ve benim ceza almam en doğrusuydu. Ayağa kalkıp
-Ona bişey yapma ne yapacaksan bana yap.
Dedim başımı eğerek.
-CESUR KIZA BAKIN BİR KIZ PARÇASI İÇİN KENDİNİ FEDA EDİYOR!
-O kız parçası değil ve bir daha tekrarlıyorum. Ne yapacaksan bana yap!
Dedim artık korkum yoktu o adam gerçi adam da değil çok değişik bir yaratık bana asasını tutup birkaç kelime söyleyip bana doğru birkaç Işın geldi ve içimi öyle bir şey yaptı ki içimi kemiriyordu sanki ben acı içinde kıvranıyordum. Arthur ve Lisa ise bana bakıyordu. Onlarda çok sinirli ve üzgünlerdi. Yüzlerindeki o intikam duygusunu görebiliyordum. Biraz beni asasıyla havaya kaldırdı ve daha çok acı çekmemi sağladı artık gücüm kalmamıştı kendimi bırakmamak için bir sebep yoktu.
Yazar'ın anlatımıyla
Chiristina o yaratığın elinde yere düşmüştü. Lisa ve Arthur ne yapacaklarını bilmiyorlardı. O kadar öfkeliydiler ki karşılık vermek çok istiyorlardı fakat tek bir yanlış hamleyle onların da böyle bir şeye mahküm olmaları kaçınılmazdı. Bu yüzden mantıklı davranmaları lazımdı. Yaratık biraz daha bekledikten sonra adamlarını alıp oradan gitti. Arthur ve Lisa ise ellerindeki ipi çözmeye çalıştılar ve birbirilerinden yardım alarak çözmeyi başardılar hemen chiristina'nın yanına gidip uyandırmaya çalıştılar fakat hiç ses gelmiyordu. Acaba bu rüya hapsi ölümüne sebep olabilir miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzay'ın derinliklerinde
FantasyBurası bizim gezegenimiz... hapsolduğum rüyalarla, macerama ortak olur musunuz?
