Gizli oda

20 4 1
                                    

Lisa- bişeyler yapmamız lazım eğer şuan o yaratığın dediğine göre çok korkunç kabuslar görüyor uyandırmaya çalışalım.

Arthur- üç dediğimde üçümüzde bu illet yerden çıkalım öncelikle.

Lisa-tamam o zaman ben çıkarıyorum asamı.

Arthur-tamam.

Arthur christina'yı tutuyor Lisa ise söyleyeceği şeye odaklanmakta çalışıyordu ve dikkatini topladıktan sonra

Lisa-İNTEREST!

Dedi ve üçüde o soğuk ve karanlık yerden çıktıktan sonra chiristina'yı uyandırmaya çalıştılar. Ve uyandı derken christina bir anda sayıklamaya başladı ve bir süre sonra uyandı.
Christina'nın anlatımıyla
O kadar korkarak kalktım ki! Ama buna alışmam lazımdı. Ömrüm boyunca böyle olacaktı kendime kabullendirmem lazımdı bunlar gerçek değildi ne kadar uğraşsamda her uykuya daldığımda böyle olacaktı kaçışım yoktu. Kalkıp ne olduğunu ve nasıl çıktığımızı sordum.

Arthur- Sana güçlerini kullandıktan sonra bir yere gidip bizi yalnız bıraktılar lisa'da gücünü kullanarak bizi çıkardı.

Lisa-Evet öyle oldu senin için çok korktuk iyisin değil mi?

Ben-iyiyim merak etmeyim çok kötü rüyalar gördüm. Ama iyiyim artık uyumaya korkuyorum diyebiliriz. Gidip bizimkileri arayalım yoksa sonuçları kötü olabilir.

Dedim ve onlarda ayağa kalktıktan sonra etrafa bakındık ama kimse yoktu.

Lisa- kimse yok bence okula geri döndüler.

Arthur- bencede

Dedi ve hep birlikte okula geri döndük. Geldiğimizde de kimse yoktu neredelerdi acaba hala uzay'da olabilme şansları olabilir miydi?

-Ya düşündüğüm şeyse?!

-Yok ya mümkün değil.

-Ya yanlarında bayan peregrine var bişey olmaz . Bence bizim düşündüğümüz şey çok uçukça.   

Dedi Lisa ya gerçekten deney yaparken bir patlama olduysa veeee....... uzay'ın derinliklerindelerse kurtarma şansımız çok az be yapacaktık! Gidip okuldan kimseye bişey diyemezdik bu yüzden kendimiz halletmeliydik.

Düşüncelerimi dile getirdikten sonra tekrar asalarımızı havaya tutup uzaya çıktık. İlk duracağınız durak Venüs'tü çünkü araştırma burada yapılacaktı ve Mars'a götürülecekti.

Çok aradık ama kimse yoktu eğer her tarafını arasaydık çok zaman kaybeder ve uzay'ın derinliklerindeyseler biz arayana kadar kemiklerini görebilirdik yerine.

Aslında asaları ondan yardım alabilirler nasıl olsa asada binbir türlü güç var onda nasıl kullanmıyorlarda bulamıyorlar bizi anlamadım.
Çabalarımız boşaydı. Yoklardı burada.

-Burda değiller gidip Mars'a bakalım. Dedi Arthur

- biraz sabırlı olmalısın dostum belki buradalar.
Dedim

- Ama olsalardı çoktan bulurduk ama yoklar vakit kaybediyoruz.

-Dikkatli bir şekilde aramamız kazım Lisa yoksa sürekli iki gezegende gelip gideriz bu çok yorucu olmalı öyle değil mi?

Başını evet dercesine salladı. Arthur bir kaya parçasının üzerine oturdu ve...... Kaya parçası yarılıp bir aşağıya doğru bir merdiven açtı bize.

-Arthur dikkat et!  Dedik Lisa ile ben. Arthur hemen doğrulup aşağıya baktı. Ve aşağıya indi.

-Arthur iyi misin? Dedim

-iyiyim.

Bu sahne sanki azman ve gargamel sahnesiydi . Gargamel bir yere giderken ilk azmanı atar "azman öldün mü?" Der ve azman "miavvvv" der gibi oldu.

Lisa ve bende aşağıya inip etrafa bakındık öyle tozluydu ki! Bütün tozlar boğazıma kaçmıştı! Tozlardan nefret ederim öğk! Sürekli hapşırdım.

O kadar büyüktü ki kahverengi uzun raflar buradaki herşey kahverengiydi. Yerde de çok özel bir halı vardı çok eskiye dayanıyor gibiydi.
Biri burada yaşamıştı! Nasıl ama yiyecek yok su yok. Belki de bi dakka bunlar! Bunlar bizim okulunda çok eskiye dayanan tarif kitapları ve halısı....

-hey arkadaşlar bunlar bizim okulun bakın ama bunu kim yapar kim bunları buraya saklayabilir ki?

Bir sürü sorumuz vardı. Ama bunun cevabını ancak bayan peregrine'den alabilirdik.

Uzay'ın derinliklerinde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin