Eve vardığımız da ikimiz de oldukça yorgunduk. Rosé eğlence yüzünden bense düşünmekten. Yorgun olduğumuz için yatmaya karar verdik. Sık sık birbirimizde kaldığımız için misafir odasına geçtim direk. Rosé de bana pijama getirdi. İyi geceler dileyip yatmaya gitti. Oysa benim uykum yoktu. Yoongi aklımı istila etmiş gibiydi. Pek duygularıyla hareket eden biri değildim açıkçası ama o çocukta farklı bir şeyler vardı. Bakışları, cümleleri... Hepsinin farklı ve tarif edilemez bir gizemi vardı. Telefonuma gelen mesaj sesi düşüncelerimi böldü. Gelen mesaj anonimdendi.
erebusuga: Seni parti de göremedim.
erebusuga: Arkadaşın zorla getirir diye düşünmüştüm.
Kendi isteğinle gelmeyeceğini bildiğim için.
janebutsunflower:
Partideydim.
erebusuga: Vay canına mesaj yazabiliyormuşsun.
janebutsunflower:
Üzgünüm, sana görüldü atmamalıydım.
Sadece ne diyeceğimi bilemedim.
erebusuga: Sorun değil. Beni görüp geçmene alışkınım.
Selam canlarım,
Üzgünüm yine kısa oldu. Lütfen kusura bakmayın. Belki bir sonraki bölümde telafi ederim. İyi okumalar canlarım. Oy verip yorum yaparsanız çok sevinirim.
Sevgiler hunny.
