Ev hiçbir zaman eski günlerdeki gibi olmuyordu. Ronald yoktu artık hayatlarında. Evdeki bir çok kişi Alexis'ï dışlıyordu fakat artık bu değişmişti. Çünkü herkes ilk günkü gibi ani düşünceden sıyrılmış, kendini Alexis'in yerine koyarak daha sağlıklı şekilde düşünmüşlerdi. Ve böyle bir şey olsaydı kendileri de aynı şeyi yaparlardı. Kim olsa aynını yapardı. Ölecekken kendini korumak amaçlı, can havliyle karşısındakinin boğazını sıkar veya daha farklı şeyler yaparak etkisiz hale getirmek, hatta ve hatta Alexis gibi öldürmek de olabilirdi. Öyle değil mi?
Ama ev eski günler gibi olmasa da en azından buna alışmışlar ve artık Alexis'e kızmıyorlardı. 3 çocuğu da büyümüştü. Clara'nın durumu günden güne iyileşiceğine daha da kötüleşiyordu. Doktorlar artık onun yanına yaklaşamıyorlardı bile. Çünkü yaklaşınca onlara vuruyor ve zarar veriyordu. Bir keresinde eline bıçak almış ve bebeğinle oynarken doktoru bıçağı görmemiş ve yanına giderek sırtına dokunmuş. Kız ayağa kalkıp bıçağı doktorun karnına saplamış. Adam oracıkta ölmüş. İçeri girip doktoru çıkarmak için ve çocuktan bıçağı almak için uyuşturucu iğne fırlatan silah ile uyuşturmuşlar. Artık yanına kimse yaklaşamıyormuş. Yemeğini bile yediremiyorlar ancak içeri bırakıyırlarmış. Kız bu yemeği görmüyor ve doğal olarakta yiyemiyormuş. Bir deri bir kemik kalmış. Ne yapıp ne edip yedirmek gerekiyormuş. Yaklaşık 2 haftadır yemek yemiyormuş. Doktorları çağırmışlar ve onu ilk önce uyuşturup sonra uyanmaması için narkoz verilmiş. Bunların hepsi Clara'nın besin ihtiyacını serum ile karşılamak içindi. Her ihtimale karşı yanlarında bir doktor bekliyordu. Yaklaşık 3 saat uyutup toplam 5 serum verilecekti. Bu yetmezdi ama daha fazla uyutmak onun için zararlı olabilirdi. Sağlıklı olan buydu.
Uyandığında kendini boş bir odada yatarken, kolu acırken bulan Clara hemen kalkmak istedi, kalktı ve gezmeye başladı. Doktor bunu göremiyordu. Çünkü.. Çünkü Ckara'nın bedeni ruhundan ayrılmıştı. Kapıyı açtı, doktor uyuyordu, kapının gıcırtısıyla uyandı, yatağa baktı ve Clara hala oradaydı, yada bedeni oradaydı diyebiliriz. Ama kapı açılıyordu. Çok korktu ve bağırdı. Herkes oraya toplanmıştı. Adam olanları anlattığında ona kimse inanmıyordu ya da inanmak istemiyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DELİ KIZ
Romance...........................................................................................................................