Multi: bölüm şarkısı
Aynı olaylar tekrarlanıyordu, artık anneannemin olduğu yere gitmedim, aksine tersine gittim. Fakat bu kez adam beni daha sıkı kavradı ve helikoptrine bindirdi, eğer yanlış hatırlamıyorsam, helikopterin kapısında "ExeDarks" yazıyordu, fakat bu Naz'ın kurduğu bir blogun ismiydi! Bu büyük liderinde o olabileceğini düşünmeye başladım, Beni doğruca bir volkanın içine götürdüler, iyi ki volkan sönüktü. Yoksa şuan kavrulmuş birer tavuk eti olurdum, volkanın içine girdiğimde anladımki, burası aslında ExeDarks klanının sığınağıydı!
-Ne! Buyası çok koykuyç!
Dedim ve atlamaya çalıştım,ama yapamadım, volkanın içine girdiğim anda eski yaşıma döndüm ki bunu normal buldum, çünkü rüyalarda, hele de KaraKsi Döngüsü'nde herşey olabilirdi, Volkanın içinde lavlar, magma taşları, obsidyen (Lav soğuyunca oluşan taş) ve büyük lider vardı, hayvanlardan ise zebani, dev, goblin ve ejderhalar vardı,
-Ooo! Duyan gelmiş!
Büyük lider, taktığı kapşonu çıkarınca o kişinin Naz olduğunu anladım,
-Ne?! Naz! A-ama s-s-sen nasıl!
-Emre! O senmiydin!
-Evet Naz, bendim, peki, sen bunu bana nasıl yapabilirsin!
-Şöyle oldu: Aslında okulun ilk gününde ki biyoloji dersinde, soruyu bilerek yanlış yaptım, fotokopi makinesini ben bozdum, böylece, içindeki PWR-123'ü alabilir, onun gizli sırrını öğrenebilir, ve evreni yönetebilirdim, fakat, senin her işe burnunu sokman yüzünden, tüm işlerim suya düştü. Eğer, benle yardımlaşırsan, senin içindeki bu PWR-123 Virüsünden daha güçlü bir virüs enjekte edebilirim!
Maalesefki saf yüreğim ona kanmış, ve onla yardımlaştım, giderek ona yaklaştım, beynim " Hayır! Sakın gitme!" Derken, kalbimde "Beynin yalan söylüyor! O senin arkadaşın, ona güven!" Diyordu. Ne yazık ki kalbime inandım. Elimi oma doğru uzattım, el sıkıştık, elimi çektiğimde, uyandım ki uyandığımda rüyamdaki yerdeydim, yani ExeDarks sığınağındaydım, bir hapishanedeydim, karşımda büyük lider, yani Naz duruyordu.
-Orda tam bir aptaldın! Hahaha! Sayanora!
Bu Japonca "Merhaba/Görüşürüz" anlamına geliyordu,
Kendi kendime,
-Gerçektende orda ne düşünüyordumki! Naz bana ihanet ediyormuş meğerse, ıı olamaz, şimdi ben dönüşemicem dimi yaa!!
-Kanmıcaktın!
Diye bir ses duydum, bu korumaydı,
-Üüff! Herkes burda! Şaşırdımmı? HAYIR!
Diye kendi kendime söylendim, yanımda dedem de vardı,
-Dede, biliyorum, PWR-123 Virüsüm ile Naz'ı alt edebilirdim, ama yapamadım gerçekten ama gerçekten çok-
-Şhhh! Sus artık evlat, biliyordumki Naz'ın ihanetini, yani, ben senin bu kanmana hiç şaşırmadım, lütfen üzülme, bunu bilmeni isterimki, Naz'a kanan ilk kişiler biz değiliz, bir çok arkadaşın da ona kandı örneğin: Yang, Berk, Drake, Oliver, Oakley ve Merlin'de kandı, ama Berceste ona karşı çıktı ki sonrası bilinmiyor. Aslında üzülmesi gereken kişi benim, yıllardır seni bu an için hazırlamaya çalışıyordum, fakat, maalesefki düzgün yapamamışım, gerçekten de çok üzgünüm evlat, yapamadım, edemedim, gerçekten de çok üzgünüm.
-Dede, artık üzülmeyi bırakalım. Artık buradan çıkmanın bir yolunu bulmalıyız, senin şu biyokimyasal silahın vardı ya.
-Evet?
-Onu verirmisin?
-Peki.
Dedi ve verdi, silahı parmaklıklara doğru tuttum br ateş ettim, ama olmadı, bir çizik bile yoktu, dedem,
-Hmm, bu parmaklıklar, %14 Titanium,%66 Demir, %19 Kobalt, ve %1 de ExeDarks'a özel, Ejderha nefesi ile güçlendirilmiş demir içeriyor, yani bunu kırmamız, eritmemiz falan imkansız.
-Peki ne yapıcaz! Dönüşemiyorum!
-Sen zayıfsın,Parmaklıkların arasından geçer, ve tekrar el sıkışırsın, ve PWR-123 Virüsünü alabilirsin!
Dedemin dediği gibi yaptım. En sonunda bu Lav labirentinden kurtuldum, Büyük Lider tam karşımdaydı,
-Naz, birşey söyliyicem.
-Hapishaneden kaçtığına göre gerçekten diyeceğin birşey var, nedir o?
-Tekrar bir anlaşma yapalım.
-Neymiş bu anlaşma?
-Bak, sen bana PWR-123'ü geri vereceksin, bende sana bu virüsün nasıl Dünya'yı ele geçirmekte kullanıcağını göstereyim. Olur mu?
-Hmm, Dünya'yı ele geçirceksem, anlaştık!
Tekrar ona doğru gitmeye başladım, beynim, "Aferin!" Diyordu, el sıkıştığımızda ise PWR-123 Virüsü bana geri gelmişti, Naz,
-Olamaz! Ne düşünüyordumki! Korumalar, yakalayın!
Dediği anda bir sürü zebani ve goblin peşimden gelmeye başladı, kaçıyordum, en sonda dönüşebildim. Hepsini alt ettim,
-Olamaz! Sizi o kadar eğittim, diye bağırıyordu Naz.
-Artık yapma vakti geldi, diye düşündüm,
Üfleyerek heryeri Kuzey Kutbu'na çevirdim, Naz önümde yere yatıyordu,
-Nolursun affet beni! Herşeyi düzeltebilirim, hatta ilk denek olarak-
Derken ağızından kaçırmıştı, meğerse ilk denek oymuş,
-Ama sen alt edilmemişmiydin?
-Kurtuldum.
-Off peki,
-Ne oldu?
-Artık vakit geldi.
-Neyin vakti?!
-Üzgünüm Naz, dedim ve elimi ona doğru doğrultup onu denek haline çevirdim,
-Üzgünüm Naz, ama sen bana acımadın, bende sana acımıyacağım ,bunu bilki. İntikam, soğuk yenen bir yemektir!
Dedim, ve onu alt ettim, artık herşey bitmişti, bu kadar acı, hüzün, ve ihanetten sonra. Artık bu gücü nasıl kontrolu kaybetmeden, her yeri harabeye çevirmeden kullanmam ve yeni normal hayatıma dönmem gerekiyordu...
SONKİTAP, PWR-123:Dönüşüm'de devam edicek...
Hep kitap okuman dileğiyleYazan:KralPandaa
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pwr-123:Yeni Hayatım
FantasyO gün, o an ve ondan sonraki zamanların hiç biri eskisi gibi olmayacak...