30

1.4K 149 560
                                    

Yunho'nun YouTube kanalı için bir soru cevap videosu yazmak istiyorum. Lütfen sorularınızı bırakın !

Wooyoung - San soruları 👉

Seonghwa - Yeosang soruları 👉

Yunho - Mingi soruları 👉

Dodo - Xion soruları 👉

Jongho ve Hongjoong Part 2'de olacak, kurgu gereği su an yazamıyorum 🥲

Oy ve yorum sayıları sahiden çok düşmüş. Yıldıza basıp kısa da olsa fic hakkında fikrinizi belirtin lütfen. Iyi okumalar, sizi seviyorum.

San belindeki havlunun yere kayışını bekledi. Ardından ılık suyla dolu olan küvete girdi. Gözlerini kapatıp dibe daldığında aklında tek bir şey vardı :

Geçmiş.

***

Wooyoung San'ın odasına dolu gözlerle baktı. Neredeyse bir hafta geçmişti, o koltuk sürekli boştu ve sarışın genç buna daha fazla katlanamıyordu.

"Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor..."

Her aradığında telesekreter bu cümleyi tekrar etmişti. San ulaşılamıyor olmayı istiyordu, Wooyoung ise söz verdiği gibi beklemekten başka bir şey yapamıyordu.

Seonghwa Jungkook'un kim olduğunu anlatmıştı. Sevdiği adama yaşattıklarından, San'ın bir süre uyuşturu kullandığından çok fazla detaylandırmadan bahsetmişti. Wooyoung o ilaçların hikayesini artık biliyordu.

Canı çok yanıyordu. San'ın canının yandığını bildikçe onun da kalbine sancılar giriyordu.

Wooyoung ağır adımlarla alt kata indi. San'ın yokluğunda antrenmanlarını arttırmıştı. Zaten pek bir şey yiyemediği için bir süredir yavaşlayan kilo verişi eski hızına kavuşmuştu.

"Hoş geldin Wooyoung."

Seonghwa küçüğün saçlarını karıştırıp ona sıkıca sarıldı. Wooyoung da kollarını kaslı gövdeye doladı.

"Bugün de gelmeyecek değil mi ?"

Seonghwa küçükten uzaklaşıp sıcacık gülüşüyle yanaklarını sıkıştırdı.

"Biraz zamana ihtiyacı var Wooyoung. Her şey düzelecek, omuzları düşürmek yok."

Wooyoung başını aşağı yukarıya sallayıp matın üstüne uzandı. Biraz sporun iyi geleceğini umuyordu.

*

Güçlü yumruklar kum torbasına var gücüyle inerken, Seonghwa kenardan Wooyoung'u izliyordu. Sarışın gencin gözleri dolu doluydu. Ağlamamak için kendini sıkmasına bir de sert hareketleri eklenince yüzü kıpkırmızı kesilmişti.

Seonghwa yüzünü buruşturdu.

İki kardeşi de acı çekerken bir şey yapamamak içini burkuyordu. En azından yapabildiğinin en iyisini yaparak küçüğün rahatlamasını bekledi.

Sonunda Wooyoung duraksamış, kum torbasına kafasını yaslayarak derin nefesler almaya başlamıştı. Gözlerinden yaşlar süzülürken hıçkırıkları da dudaklarından dökülüyordu. Wooyoung yere çöküp elleriyle yüzünü kapattı.

ZERO | 8 MAKES 4 COUPLE |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin