Ama bir gün anlayacaksın
Bu kelimelerin anlamınıBen konuşmacıyım
Senin sessizliğinin*\ /*
Regulus, Sirius'un odasının önünde durduğunda yavaşça kapıyı açtı. Annesi buraya girilmesini yasaklamıştı. Eğer şimdi onun burada olduğunu görürse bir kıyamet kopabilirdi. Bu yüzden olabildiğince sessiz oldu.
İçeri girip kapıyı ardından kapattı. Sirius ile yatakta uzanıp sohbet ettikleri günleri hatırlıyordu. Birbirleriyle her şeyi paylaşırlardı o zamanlar.
"Bir kız var, tamam mı?" dedi Sirius, kardeşinin ısrarlarına dayanamayarak. Çünkü Regulus ondaki bu tuhaf davranışları fark etmişti.
"Eee, kim?" Regulus heyecanlı gözükmemeye çalıştı. "Tanıyor muyum?"
"Aslında... tanıyorsun." Sirius bakışlarını kardeşinden çekti. "O bir Slytherin."
Regulus'un gözleri büyürken sırıttı. "Sen ciddi misin? Annem gelininin bir Slytherin olduğunu öğrendiğinde nasıl mutlu olacağını izle."
Sirius ona yanındaki yastık ile vurdu. "Sakın anneme bahsetme Reg!" Eğer öğrenirse dilinden asla düşmeyeceğini biliyordu.
Regulus onu umursamadı. Kim olduğunu merak ediyordu. "Adını söyle."
"Lisa... Lisa Cooper."
Regulus'un alaylı suratı bir gülümsemeye dönüştü. "Demek Lisa... onu severim. Gerçi Lisa'yı herkes sever."
Sirius'da gülümsedi. "Evet, öyle."
"Lisa olduğu için çok sevindim Sirius. O gerçekten aklı başında. Diğer Slytherin'ler gibi safkan takıntılı da değil. Benziyorsunuz. Bence çok mutlu olabilirsiniz."
Ağabeyi gülerek onun omzuna vurdu. "Yok bir de hayalinde hemen evlendir bizi." Sirius omuz silkti. "Lisa eminim ki benden nefret ediyordur."
"Mutluluğu hak ediyorsun Sirius."
"Sen de hak ediyorsun."
Regulus, onun söylediği şey ile kendini gülümsemeye zorladı. Sirius öyle düşünüyor olabilirdi, ama Regulus mutlu olabileceğini hak etmediğini düşünüyordu.
Muggle doğumluları ezerdi, safkan takıntılıydı, bir ölüm yiyen olup Karanlık Lord'a hizmet etmek istiyordu.
Tüm bunları yapan kişi mutluluğu nasıl hak edebilirdi?
"Ne düşüncelere daldın öyle?"
Regulus, Sirius'a baktı. "Hiç..."
"Bazen çok tuhaf konuşuyorsun. Kelimelerini anlamıyorum."
Ama Regulus'da anlamıyordu ki. Bir sürü düşünce kafasının içini dolduruyordu. Bir gün kelimelerini anlamayı umuyordu. Eğer anladığında çok geç olursa, pişmanlık duyar mıydı emin değildi.
Regulus, tozlanmaya başlamış odanın ağırlığına dayanamayarak oradan çıktı. Bu ağırlık odanın yüzünden mi, yoksa düşüncelerinin verdiği ağırlık yüzünden miydi bilmiyordu.
Tüm kelimeler boğazına dizilmeye devam ediyordu. Belki de sessizliği bu yüzdendi. O kadar çok dolmuştu ki, her şey içinde sıkışıp kalmıştı. Artık sessiz olmaktan başka çaresi yoktu.
Regulus farkında olmadan boğulmaya başlıyordu.
*\ /*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meaning *\ Regulus Black
FanfictionBir gün anlayacaksın, hayatımın anlamını. Ama bir gün anlayacaksın, bu kelimelerin anlamını. Senin için, R.A.B Meaning; anlam. Amortentia yan hikayedir.