Dreamcatcher ▪︎kyh'pjm▪︎ ✔

6

Siyeon ve köleleri

kapıyı açın

canım yoohyeon her işimi yapıyor sürekli kıçımı kolluyor o olmasa naparım
sakin misin

açarsan görürsün

canım yoohyeon her işimi yapıyor sürekli kıçımı kolluyor o olmasa naparım
TAM OLARAK
BU YÜZDEN AÇMIYORUM
şimdi
sakin misin

sakinim

canım yoohyeon her işimi yapıyor sürekli kıçımı kolluyor o olmasa naparım
bekle
kontrol edeceğim

•**~**~**•

Yoohyeon kapıyı hafifçe araladığında bıkkınca ona baktım.

"Artık içeri girebilir miyim? Üşüdüm."

"Jimin, temmuzun ortasındayız ne üşümesi."göz devirerek konuştuğunda gülmüştüm.

"Aç kapıyı da gireyim hadi."Yoohyeon gözlerini kısıp baktığında, bıkkınca nefes verip ona baktım.

"Ay acıdım gir hadi."deyip kapıyı açtığında sonunda içeri girebilmiştim.

"Şükür!"dediğimde göz devirmişti. Yanımdan geçip salona geçerken onun saçlarını karıştırdığımda elimin altından kaçmış bir eliyle kahküllü saçlarını düzeltirken diğer eliyle elime sert bir şekilde vurmuştu.

Canımın acımasıyla yüzümü buruşturduğumda, o zaferle gülümsemişti.

"Sinirli bebeğimiz de gelmiş!"Siyeon elindeki konsolla koltuğa yaslanırken konuştuğunda göz devirdim.

"Sizi görmek de çok güzel."deyip koltuğun üzerinden atlayıp, Bora ve Hoseok'un arasına oturdum.

Bora'nın elindeki patlamış mısır dolu kaptan birkaç tane alıp ağzıma attıktan sonra bakışlarımı etrafta gezdirdim.

Yoobin ve Namjoon yine kafa kafaya vermiş pencere kenarında kitap okuyorlardı. Grubun zeka seviyesini yükseltenler onlardı. Yoohyeon ve ben daha çok sınav zamanı şov yapardık.

Siyeon, Yoongi, Handong ve Taehyung konsollarla oyun oynuyorlardı. Siyeon yine her zamanki gibi güzel küfürlerini sergiliyordu.

Bora ve Hoseok koltukta oturmuş, ellerine ne geçerse yiyorlardı.

Minji ve Seokjin yine kavga ediyorlardı. Büyük ihtimalle Minji, Seokjin'i Sojung ile konuşurken görmüştü. O yüzden sinirlenmişti. Seokjin de kendisini açıklamaya çalışıyordu.

Gahyeon ve Jungkook ortalıkta yoktu. Büyük ihtimalle, Gahyeon Jungkook'a zorla voleybol oynatıyordu.
Gahyeon, okulun voleybol takımı kaptanıydı ve Jungkook bundan fazlasıyla çekiyordu.

Yoohyeon da her zamanki gibi köşesine çekilmiş, elindeki defterine bir şeyler çiziyordu.

"Ee benimle dedektiflik oynamaya var mısınız?"dediğimde hepsi göz devirmişti.

"Koçum sal. Bırak konuş kızla."Taehyung, elindeki konsola abanırken konuştuğunda Handong da onu onaylamıştı.

"Hem kız karşına çıkacak olsa, niye bu kadar uğraşsın? Bari kızın emeklerine saygı duy."

"Dong haklı. Kasma bu kadar. Konuş. En kötü ne olabilir ki?"Siyeon lafını bitirdikten sonra aklımda olabilecek en kötü senaryoyu düşündüm.

Eh, bir şey olmazdı.

"Ama içinizden biri çıkarsa ve beni kekliyorsanız, bittiniz."dediğimde Yoohyeon göz devirdi.

"Ay ne değerli vaktin varmış. Konuş kızla, sıkılırsan bırakırsın. Bunu da biz mi söyleyelim?"