Olum O Senin Yengen Yengenn
"Bugün seni gördüğüm ilk gün. Geçirdiğim en kötü maç. Aklımı meşgul eden en güzel konu sen olduğun için kötü geçmesinin bir önemi yok. Ayrıca gözlerin okyanusa benziyor. Ellerini uzatmazsan kaybolacağım."
"Bugün seni gördüğüm ilk gün. Geçirdiğim en kötü maç. Aklımı meşgul eden en güzel konu sen olduğun için kötü geçmesinin bir önemi yok. Ayrıca gözlerin okyanusa benziyor. Ellerini uzatmazsan kaybolacağım."
DÜZENLENDİ! Üç arkadaştık. İkimiz aynı kişiye vurukken, nasıl birbirimize tutulduk?
DÜZENLENDİ! Ve birini çok sevmek yasaklanmıştı. Sen cezalandırıldın. O kadar çok seviyordun ki elinden alındı. Ve sen de elimden kayma diye, o gün bir tık daha az seveceğime seni, yemin ettim. Yemin ederken bile biliyordum başaramayacağımı. Özür dilerim, böyle güzel sevdiğimiz için.
DÜZENLENDİ! "Sırtını yaslayacak bir duvara ihtiyacın var." "Biraz da soluklanmaya..." diye tamamladı beni. Dilimi dişlerim üzerinde gezdirdim. "Biliyor musun, benim de şurayı dolduracak bir şeye ihtiyacım var." dedim elimi başımın üstüne koyarak. Şaşkınlıkla birkaç saniye bana baktıktan sonra başını geriye atarak kahk...
Onun güzel olmak için hoş gözlere, uzun saçlara ya da büyük göğüslere ihtiyacı yoktu. O bana olduğu kişiyle yürüse, kollarımı açabildiğim kadar açar ve koşması için yalvarırdım. O ise uzaklaşmayı seçti. Şimdi 9 yıl sonra, önüme koyduğu kapının anahtarını alttaki boşluktan bana itmişti. Kalbim açmamı, zihnim koşarak uz...
"Kötü olduğun bir şey var mı?" dedim gülümseyerek ona dönüp. "Zor bir soru." dedi gülerek. Sonra gökyüzüne bakarak düşünmesini izledim. Öyle sevimliydi ki... "Açık uçlu sorularda kötüyüm." dedi kıkırdayarak alayla. Bu kahkaha atmama sebep oldu. "Tatlı. Başka?" "Bisiklet sürmekte berbatımdır. Her yere takılır ve çarpar...
Acıyı hissetmeyen bir genç... Hiçbir acıyı hissetmiyor. Çünkü onun özel bir durumu var, dokunduğu hiçbir şeyi hissedemiyor. Hiçbir teni, hiçbir nesneyi; kendisine dokunanları bile... O bir ucube... Acıdan, duygulardan, dokunma ve hissetmekten yoksun bir ucube.... Ateş herkes tarafından ucube, piskopat diye adlandırıl...
DÜZENLENDİ! "Basat..." diye inlerken ellerimi tam başının olduğu noktada tişörtümün üzerine koydum. Başını kalbimin üzerine koyduğunda altında kıpırdandım. Karnımdan garipten sesler gelmeye başlamıştı. Bedenim çöküyordu sanki. Tüm uzuvlarım uyuşurken kalbim isyan ediyor, bunu kaldıramadığını bağırıyordu. Sanki Basat'ı...