Adım okununca müdürün yanına geçtim. Elimi uzatarak beklemeye başladım. İğne parmağıma battığında karıncalanma dışında bir şey hissetmedim oysa herkes acı içinde bağırmıştı. Müdür iğneyi biraz daha batırdığında canım acımaya başlamıştı ama hâlâ ışık çıkmamıştı. "Daha derine batırmasını söyle." "Sürekli beni izlemeyeceksin demi baba." "Merak etme sadece acil durumlarda." Müdüre dönüp "Biraz daha batırın." dedim. Müdür biraz daha batırınca tüm vücudumda dayanamayacağım bir acı hissettim. Yere çöktüm ve etrafıma baktım. Kıpkırmızı bir ışık saçıyordum etrafa ama ellerimden hafif mavi bir ışık çıkıyordu. Benim dışımda kimse mavi ışığı fark edemezdi.