Aşk;

Hakkını verenin az olduğu, yaşanılması en zor olan duygu; Aşk. Akla geldiğinde bile yüreğin en derinlerinde bir kıpırtı oluşmasına sebep olan o mükemmel duygu; Aşk. Kimi için yaşanılması güç, taşıması yük olan, kimisi için de anlamını tümüyle kaybetmiş duygu; Aşk. Milyonlarca tabiri olabilecek fakat her kalpte aynı heyecanı, aynı tutkuyu uyandırabilecek duygu; Aşk. Öyle bir duygudur ki Aşk; insanı bulunduğu yerden alır, hiç ummadığı bembeyaz, pamuk gibi olan bulutların üzerinde kuş gibi uçurur. Tüm kötülüğünden arındırır ve tüm saflığıyla bir o yana bir bu yana savurur.
Bir kapılırsanız o aşkın masum sıcaklığına, kendinizi uçsuz bucaksız bir okyanusun akıntısında bulursunuz. Şarkıların melodisinden çok sözlerinde bulursunuz kendinizi. Böyledir işte Aşk; Leyla olup Mecnun'unuzu ararsınız. Şirin olup Ferhat'ı. O masumiyette kaybolur gidersiniz. Tüm benliğinizden arınıp, o meşakkatli duygunun içinde yüzersiniz. Milyonlarca insan içinden yalnız o olur sizin için ve kendinizi ona adarsınız. Bambaşka olursunuz, Aşk sizi bambaşka yapar.