İnsan yine de vazgeçmiyordu bir otu koklamaktan, bir ağacı incelemekten ve beklemekten. Beklemek, umut var demenin diğer adıydı. İnsan umut ediyordu ve bekliyordu. Bir deniz kabuğunun içinden mi yoksa bir kartalın pençeleri arasından mı gelirdi bekledikleri bilinmez. Bilinemeze attığı oltayı sürekli kontrol etmekten vazgeçmeyen yaratıktı insan. Vazgeçemeyen. Bir gün dolu tutacağının ümidi her kontrolde yüzünden okunur bu yaratığın. İnsan bu noktada evrimleşemeyen bir aptaldır. Atomu parçalayan, milyar yıl önceden insan kültürünü ve insan anlayışını açıklayan bir kafa, burnunun dibinde ve her defasında, hayatının her noktasında hayal kırıklığı yaşatan deneysel davranışlarla anbean ümidini karşılıksız bırakan insanlardan nasıl vazgeçemezdi? İnanmayı bırakamamak nasıl bir aptallıktı? 
Bunu öğreten doğa mıydı yoksa? Ekip beslediğin, suyunu eksik etmediğin toprak, sana hediyesini sunar. Dikip büyüttüğün bir çınar, yaz sıcağında gölgesini eksik etmez senden. Uygun zamanda ve ihtiyaçları kadar avlandıklarında Dünya sularının bağışlamaktan zevk duyduğu balıklarla ağlarını çeker balıkçılar. Ektiğin her bir ağaç soluduğun havaya can katar. İnanmayı öğreten doğa olmalı. Tüm bunlara bakıp doğa ne kadar da insancıl demek de aptallık olurdu. Şöyle denmeli: Keşke insanlar doğacıl olabilseler.
Ben doğacıl biriyim. inanmaktan vazgeçmemek de en büyük aptallığım!!!
  • İstanbul
  • JoinedJuly 6, 2016




Stories by Yusuf Ziya
İsimsiz Şiirler by YusufZiyaIRMAK
İsimsiz Şiirler
Bir şiire isim vermek onun hududunu belirlemektir. Hiç kimse o kadar şair değildir. Şair var mıdır, şiir yazı...
ranking #352 in sanat See all rankings
Kara Baklava'yla Muhabbet by YusufZiyaIRMAK
Kara Baklava'yla Muhabbet
Masumiyet tüm acılara derman olabilir. Nereden gelirse gelsin... Masumiyet her yerden yaralayabilir. Nereye g...
ranking #251 in masumiyet See all rankings
... by YusufZiyaIRMAK
...
Seni var eden şeyin ne olduğunu düşündün mü hiç? Sana adınla seslenenlerin o isme yükledikleri anlamları? İns...
+2 more
1 Reading List