Vallahi hasret kaldık varlığına. Nerelerdesin? Sana mahsus bir paragraf paylaşacağım yeni kurgumdan. evet bu bir rüşvet :)
"Gülbey sırf havanın dumanı dağılsın diye şaklabanlık etmek istemişti. Felemens dizlerinin üzerine kalkınca bir anda yükselip bir yorganı sırtına atar gibi Felemens’i omzuna attı. Çarşafı da kapıp mutfak yolunu tuttuğunda Felemens kahkahalarla gözyaşlarının acıttığı yüzünü avuçlayıp kapatıyordu. “Delisin sen!” diye konuşmaya çalıştığı sırada Gülbey koşarak, zıplayarak ve kahkahalar atarak merdivenlerden iniyordu. Mutfak eşiğinde nefes nefese durdu, hâlâ gülen refîkini indirip elindeki çarşafı omuzlarından salarak çıplak vücûduna doladı. “Ben senin şebeğinim.” deyip yumuşak bir öpücük kondurdu dudaklarının üzerine. Sonra köşedeki bakır ibrikten eline su döküp yüzüne vurdu. Şimdi daha iyi hissediyordu.
- Hava da amma sıcak ha! Hadi sen de gel de dökeyim eline."
Hadi sen de gel üvercinka, el âlem güvercin kanadı görsün.
seviliyorsun. Sevgiler. <3