library'ye bayılıyorum (çünkü çok güzel)
başa sarıp sarıp okuyorum (eline sağlık yazarcım)
sonra salak gibi sırıtıyorum (çünkü salağım)
sonra otuzuncu bölüme geliyorum
hâlâ sırıtıyorum (çatlağım)
bölüm bitiyo (hayal kırıklığı, çaresizlik, hüzün, yalnızlık)
ders çalışıyorum (mecburiyet)
hayaller alemine dalıyorum (çünkü işsizim)
birazdan yine başlicam (çünkü takıntılıyım)