Media: Khaos ve Electra
İyi okumalar dilerim...
********************************
Yemekler gelmişti ve kadehler doldurulmuştu. Kahkahalara çatal bıçak sesleri karışmıştı, karışmaya devam ediyordu.
Khaos ve Electra arada sırada bakışıyor ve sanki hiçbir şey olmamış gibi yemeklerine geri dönüyorlardı.
"Bir araya gelme amacımızı söylemek istiyorum," dedi Frederick. Üstünde çakırkeyiflik vardı. Neşeliydi.
Electra kaşlarını çatarak büyükbabasına odaklandı. Orestes de aynı durumdaydı.
"İkizleri ayırdığımı fark ettim ve bundan hoşnut değilim. O yüzden siz ikinizi," dedi Orestes ile Electra'yı çatalıyla göstererek. "Los Angeles'taki şirketime transfer ediyorum. İkiniz birlikte yöneteceksiniz. Üniversiteye de orada devam edeceksiniz," diyerek devam etti.
Electra tamamen şok olmuş bir şekilde büyükbabasına bakıyordu. Şoktan en çabuk kurtulan Orestes'ti.
Büyük bir kahkaha patlattı. Orestes'in kahkahasıyla dünyaya dönen Electra da gülmeye başladı. İkizler beşlik çakarak kıkırdamaya devam ettiler.
"Kıyağımı unutmayın," dedi büyükbabası.
Electra gülmeyi kesti. "Sağol büyükbaba derdim ama..." Diye başlamış Frederick'i bir güzel haşlayacakken Orestes araya girdi. Her zaman ki gibi.
"Diyor, diyor. Sağol büyükbaba," dedi Orestes ve kaşlarını kaldırıp Electra'ya uyarırcasına baktı.
Electra umursamadı. Bir buçuk yıldan sonra mı aklına gelmişti tekrar bir araya getirmek? Bir buçuk yıldır sadece bir kere görüşmüşlerdi şimdiyi saymazsa.
Büyükbabası başlarını işten kaldırtmıyordu. New York'tan Rusya'ya -Rio'dan önceki çalıştığı şirket- ha denilince gidilmiyordu. Gidilince de en azından birkaç gün kalınması gerekiyordu ve işler bu birkaç gün için müsaade vermiyordu.
Öyleki bunların tüm suçlusu Frederick'ti. Şimdi kalkıp da pişkin pişkin 'Ben sizi bir araya getiriyorum, kıyağımı unutmayın,' diyemezdi.
Şuan ağzını açmayacaktı. Çünkü arkadaşlarının yanında rencide etmek istemiyordu ancak yalnız kaldıklarınca ağzına edecekti Fred'in.
Vahşi bir gülümsemeyle büyükbabasına baktı.
Tam ağzını açıp yalandan bir teşekkür söyleyecekti ki Frederick konuşmaya devam etti." Aidoneus ailesi İnşaat sektörünün başını çekiyor, bildiğiniz üzere. " Electra bilmiyordu.
"Bizim de olduğu gibi onlarında Los Angeles'ta bir şubesi mevcut. Ben, Horae ve Dorian düşündük..." Dedi, durdu. Dorian'a döndü.
"Sen devam et istersen." Dorian kafasını sallayarak onayladı.
"Khaos'un da size katılmasını ön gördük. " dedi kısaca.
Electra Khaos'a odaklandı. Mavileri fel fecir okuyordu.
"Nasıl yani, baba?" Dedi tane tane.
Electra dikkatle inceliyordu.
"Ne demek 'öngördük'? Yirmi beş yaşındaki bir adama sormadan onun hakkında karar vermek de ne oluyor?" Sesini yükseltmemeye çalıştığı belliydi.
Demek Khaos yirmi beş yaşındaydı. Electra'dan dört yaş büyüktü.
Dorian istifini bozmadı. "Aslında sana kendi hayatını veriyorum, Khaos. Snotra ve Leon'u özledin sanıyordum."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızılca Kıyamet
Romance"Her bir dövmenin anlamı var, değil mi?" diyerek önüne düşen kızıl tutamları geri üfledi. İlk olarak cevabı yüzüne üflenen sigara dumanıydı. Rahatsız olmadı. Arada sırada o da tüttürürdü. "Yaptırdığım zamanki anlamlarını mı soruyorsun yoksa seni tan...