Nihayet çıkış saati gelmiş, Harry de heyecanla Louis'nin yanında bitmişti. Liam'ın yanına birlikte gitmeyi teklif etmişti ama Louis onu reddetmişti. Mantıklı bir sebep de sunmuştu. "Arabam veya seninki burada kalacak ve biz mecburen bir daha şirkete gelmek zorunda kalacağız." Harry de daha fazla üstelemedi. Zayn de yanlarına gelince birlikte çıktılar şirketten.
Arabaların bulunduğu alana vardıklarında Louis Zayn'e "Acele et Zen" demiş Zayn de hemen Louis'nin yanında, ön koltuktaki yerini almıştı. Louis onun da hazır olduğunu görünce, arabayı çalıştırdı ve Harry'nin yanından hızla geçip gitti.
Harry ise hâlâ aynı pozisyonda bekliyordu. Louis'nin bu yaptığına çok bozulmuş ve kırılmıştı. Louis onu yanına almamıştı ama Zayn'i almıştı. Derin bir iç çekti ve o da arabasına binip, bara doğru sürdü.
Onlara yetişebilmek adına gaza olduğundan fazla yükleniyordu. Sonunda onlara yetişmek bir yana onlardan 5 dakika önce varmıştı Liam'ın yanına. Bu keyfini birazcık da olsa yerine getirebilmişti. Alakasız bir şekilde.
Harry daha şirketteyken Niall onu Liam'ın yanında bekleyeceğine dair kısa bir mesaj göndermişti
Yavaş adımlarla içeriye girdiğinde, mekan fazla kalabalık değildi. Ama birkaç saate tıklım tıkış olacağından emindi.
Onun içeriye girdiğini gören Niall bütün rezilliği ile -ayağa kalkmış , kolunu kaldırabildiği kadar kaldırmış iki elini abartılı bir şekilde sallıyordu. Bu da yetmezmiş gibi 'Harry! Harry! Buradayız!' diyor, onun dikkatini kendi tarafına çekmeye çalışıyordu. Birkaç yüz dönmüş Niall'ı izliyordu. Ama onun bunu pek umursadığı söylenemezdi.
Harry daha fazla utanmamak için hızla yanlarına vardı ve Niall'ın hâlâ havada olan kollarını indirerek
"Niall başkasının yerine utanmak nedir bilir misin?"
Niall bütün umursamazlığı ile cevap verdi "Yoo"
"Kendi hareketlerinden utanmayan sana, kalkmış ne soruyorum.." Harry bezmiş bir tavırla konuşuyordu.
"Off Harold çok abartıyorsun. Neyse, Hoş geldin"
Dedi Harry'ye sıkıca sarılarakHarry de aynı sıcaklıkla ona sarıldı "Hoş buldum Ni"
Liam ile de kısaca sarıldılar ve oturup Zayn ve Louis'yi beklemeye başladılar. Harry, Liam'ı seviyordu ama biraz çekiniyordu. Liam ona fazlasıyla samimi davranıyordu fakat Harry çok çekingen davranıyordu bu konuda.
Onlar Niall'ın iş yerinde yaşadığı maceraları -geneli abartıydı- dinlerken Zayn ve Louis ikiliside onlar fark etmeden yanlarına kadar gelmişlerdi.
Zayn ve Louis de Niall ve Liam ile sarılarak yerlerine geçtiler. Zayn Liam'ın yanına oturayım derken Niall'ın kucağına oturacaktı neredeyse.
Niall onun ne yapmaya çalıştığını anlayamamıştı başta. Anladıktan sonra hemen oradan kalktı. Ve ergen Malik'in teşekkür barındıran gözlerine, tebessüm ederek karşılık verdi.
Louis ve Harry'nin arası boştu ama Niall, oraya oturmak yerine Harry'i biraz ittirerek iki -kendine göre- çiftin arasına oturdu.
***
Yaklaşık bir saattir buradaydılar. Niall ortalıklarda görünmüyordu. Ama diğer dörtlü hâlâ orada oturuyorlardı. Zayn, Liam harici kimse ile ilgilenmiyordu, Liam da ondan farksız değildi doğrusu.
Louis ve Harry de mecburen(!) kendi aralarında konuşuyorlardı. Louis her zamanki havasındaydı, söylediği herşeye Harry gülmekten cevap veremiyor, yüksek sesli kahkahalarla gülüyor -bunda içtiği içeceğin de etkisi vardı- birkaç kere de ağzındaki içkiyi püskürtmüştü gülerken.