secret love, kaigyu ✓

17

kai

bana korkuyla baktığını gördüm, böceklerden aşırı korktuğu belliydi.

"k-kafamda ne var?"

titrek sesini duyunca söylediğime pişman olmuştum. "şey, küçük bir uğur böceği sadece."

dudakları titremeye başlayınca hemen kendimi açıkladım. "ama merak etme onu oradan alacağım."

"çabuk, çabuk, çabuk kurtul ondan."

"tamam, alıyorum onu."

ellerim onun ellerindeyken böceği almam zordu, elimi çekmek istedim. ancak bir anda parmağımı kavrayan minik parmaklar yüzünden hareketlerim dondu.

"h-hazırım."

o böyle masum ve korkmuşken o kadar sevimliydi ki. sadece onunla biraz daha zaman geçirmek istedim.

"ah, böcek nereye gideceğini bilmiyor."

yalan söylemiştim, uğur böceği gayet de olduğu yerde duruyordu. başının her tarafına bakıyormuş gibi yapıyordum, ellerimiz ayrılsın istemedim.

"sanırım buld-"

gözlerim sinirle bizi izleyen felix'e kayınca yutkundum. dudaklarını oynattı. "nasıl bu kadar saf olabiliyorsunuz."

felix beomgyu'nun elinden tutup onu çekiştirirken beomgyu mırıldanıyordu. "ama böcek.." felix onun sözünü kesti. "uçtu gitti bile."

o sırada soobin yanıma geldi. "yeniden toplanma zamanı kai."

bense utançla kıvranıyordum.

tanrım, nasıl bu kadar saf olabilirim.