jeongin:
hyunggmerhabaaaa🙌🏻🙌🏻
derslerin ne zaman bitiyor??
hyunjin:
ah günaydın jeonginaslında günaydın demem saçma oldu çünkü öğleni bile geçti saat burada
ve tabii sizde akşam
hatta gece bile olabilir
derslerim ise... şu an son ders bitmek üzere
neden sordun ki?
jeongin:
haa şeyhiç ya öylesine
hyunjin:
konuşmak istediğin için yazdıysan dersten çıkıp tuvalete gidebilirimjeongin:
dersinin bitmesine kaç dakika var?hyunjin:
neden detaylı sorduğunu anlamadım ama tam 12 dakika varjeongin:
mükemmel zamanlama ciddenhyunjin:
neanlamadım
jeongin:
dersten 12 dakika erken çıksan sorun olur mu 😔hyunjin:
niye kijeongin:
salaksınahsjshdjhsjdbahçeye çıksana bir
hyunjin:
ne oluyo anlamadım şu an ciddenjeongin:
sana hediyeni kargoladım da hediyen bahçedeymiş şu ano yüzden hediyeni bekletme ve çabucak aşağıya in hemennn
hyunjin:
pekiiniyorum hemen sevgilim✊🏻✊🏻
.
Dudaklarımı heyecanla birbirine bastırırken telefonumu kapattım ve montumun cebine koydum. Birazdan belki de hayatım boyunca en çok heyecanlandığım ve hayalini düşlediğim şeyi yaşayacaktım.
Ellerim üşüdüğünde ağzıma getirip sıcak hava üfledim birkaç kere ağzımdan.
Gözlerim ise muhtemelen çıkacağı kapıdaydı hala.
Koşarak çıkan ve etrafına bakınmaya başlayan Hyunjin'i görmemle sırıtmış ve heyecanla bağırmıştım. "Hwang Hyunjin, hediyeniz burada!"
Kafası, çatık kaşlarıyla beraber bana döndü. Gözgöze gelmemizle beraber ben gülümserken, o olduğu yerde öylece kalakalmıştı. Şok içindeydi, ve bunu beklemiyor gibiydi.
"Sen- ne- nasıl?" diye mırıldandığını duymamla beraber hemen hızlı adımlarla yanına ilerleyip tam önünde durmuştum. "Mutlu noeller Hyunjin."
Ve tam o sırada burnumun ucuna düşen karı görmüştüm. İlk kar yağıyordu. Şimdi, bizimle beraber yağıyordu ilk kar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
be online 'hyunin ✓
Fanfictionhyunjin yanlış oyuna girmesiyle beraber, oyundaki takım arkadaşıyla konuşmaya başlar...