Bulut'un Yağmur'u (YARI TEXTING)

2

~Bulut~

''Hoşgeldin kankam.''

''Hoşbuldum güzelim.''

''Naber?''

''İyi senden?''

''İyi benden de. Al'' dedi biletleri uzatarak.

''Kanka birini verseydin bari. Diğerini napıcam?''

''Bende kalırsa çöp olur, param boşa gider. Al yanına birini.''

''Düşüneyim bakayım. Kim olabilir ki?''

''Kanka senin peşinden koşan çok seç birini.''

''İşim olmaz.''

0555 *** ** ** arıyor...

''Kim?''

''Takıntılı herhalde.''

''İyide kim?''

''Tanımıyorum.''

''Açsana.''

Açtım.

''Efendim?''

''Yolculuk nereye, sinema mı konser mi?''

''Beni mi gözetliyorsun?''

''Evet. Çok net hemde.''

''Neredesin?''

''Dünyada bir yerde.''

''Okudun mu o kitabı?''

''Evet dee soruma cevap alamadım?''

''Konser.''

''Kimin?''

''Tuğkan.''

''Kiminle gideceksin?''

''Gelsene benle.''

''Olmaz. Olmaz gelemem.''

''Sebep?''

''Çünkü şey... Çünkü gelemem.''

''Bu bir sebep değildi?''

''Ya işim var benim.''

''Peki anladım.''

''Hem sen beni tanımıyorsun ki. Tanımadığın birine çıkma teklifi ediyorsun.''

''Alt tarafı konser?''

''Üst tarafı ne?''

''Komik mi?''

''Değil mi?''

''Neyse gelecek misin?''

''Olmaz gelemem.''

''Keyfin bilir kapat hadi.''

''Odun musun?''

''Konser teklifimi kabul etmedin, odun musun diyorsun?''

''Tamam kapattım.''

Sesi çok güzeldi. Gerçekten güzeldi.

''Kimmiş?''

''Ya biri bana yazmıştı önemli değil aslında.''

''Anlatmayacak mısın?''

''Boş iş güzelim.''

Kafeden çıktıktan sonra eve gitmek yerine parka gittim. Biri beni takip mi ediyor diye de sürekli kontrol ettim ama kimseyi göremedim.

Parkta biraz oturdum o sırada da müzik dinledim. Tuğkan-Kusura Bakma şarkısını dinledim. Sonra WhatsAppa girip tanımadığım kıza yazdım. Kız olduğunu da bugün sesinden anladım.

Bulut: Sesin güzelmiş.

0555 *** ** **: Öyle mi? Beğendin yani?

Bulut: Şarkı söylesene.

Tanımadığım kızı Anonim diye kaydettim.

Anonim: Ha yok o kadar da güzel değil sesim.

Bulut: Ben söyliyim?

Anonim: Olur söyle.

Bulut: Arıyım mı?

Anonim: Olur.

Aradıktan sonra etrafımı gözetledim. Telefonla konuşan bir kız arıyordum ama yok. Yaşlı teyzeler, yaşlı amcalardan başka kimse yok.

''Etrafına bakınma öyle. Komik duruyorsun.''

''Neredesin?''

''Yakınlarda.''

''Gelsene.''

''Gelirim ama henüz değil.''

''Beni niye meşgul ediyorsun o zaman?''

''Kendin yazdın.''

Harbi ben kendim yazmıştım. Hiç dikkat etmemiştim oysaki.

''Sen beni karıştırma şimdi. Nasıl bir şeysin.''

''Böyle ıımm... İnsana benziyorum.''

''Haaddi canım ciddi olamazsın.''

''Tabi olm ne sandın!''

''Sakin. Ya bak bende iki bilet var tek mi gideyim?''

''Git banane? Tek kalmazsın sen. Şarkı söylicek misin?''

''Söyliyim. Ne söyliyim?''

''Madrigal seni dert etmeleri biliyor musun?''

''Evet söyliyim.''

''Dinliyorum.''

''Bazen bana gelir gider
Seni dert etmeler, seni rüyalarımda hapsetmeler
Yıldızların hırsızları mı var?
Tutamam, tutamam hep yeni bir gün doğar.

Duraksadım, derin bir nefes aldım. O sırada yalandan öksürdü.

''Ne oldu?''

''Sen devam et bir şey olmadı.''

''En güzel halinle
Sen hayata karış
Ben daha da biteceğim

Kırgınım kendime
Henüz bilmesen de
Belki bir gün gideceğim''

Şu gördüğünüz iki kıtayı beraber söyledik. Sesi muazzamdı. Demek boğazını temizlemek için öksürdü.

''Sen fazla güzel.''

Kıkırdadı.

''O kadar da değil ama.''

''Yok bayağı güzel.''

''Sen alttan alttan bana mı yürüyon?''

''Lan iltifat ediyom ne yüricem sana?''

''Umarım.''