Ayılmıştım. Daha doğrusu gözlerimi açmaya halim yoktu. Kendimi daha çok zorlayarak gözlerimi araladım. İlk gördüğüm şey meraklı gözlerle bana bakan Pansy ve Ginny oldu. Benden bir açıklama bekliyorlardı.
Ginny yavaş adımlarla yanıma ilerledi.
"O, o gerçekten var mı? Yani şey..."
Kafamı salladım ve yorganı karnıma kadar açtım ve elimi karnıma koydum. Ginny'de elini karnına koydu ve "Bak James sana bir arkadaş geliyor." dedi.
Burukça gülümsedim.
***
Gece kulağıma gelen gitar sesiyle uyandım. Bir anlığına her şeyi unutmuştum. Sabahlığımı giydim ve çıplak ayaklarımı yere vurarak balkonda onu izlemeye gittim.
Seni sevmekten memnunum
Me complace amarteSeni okşamaktan ve seni uyutmaktan zevk alıyorum
Disfruto acariciarte y ponerte a dormirÜrpertici
Es escalofrianteYüzün mü güldürüyorsun
Tenerte de frente, hacerte sonreírHer şeyi verirdim
Daría cualquier cosaHer zaman burada olduğum için çok güzel
Por tan primorosa, por estar siempre aquíVe tüm bunların arasında
Y entre todas esas cosasSeni sevmeme izin ver, kendini bana ver
Déjame quererte, entrégate a míSeni yüzüstü bırakmayacağım
No te fallaréSeninle yaşlanmak istiyorum
Contigo yo quiero envejecersana bir öpücük vermek istiyorum
Quiero darte un besoZamanımı seninle harcadım
Perder contigo mi tiempoŞarkı bittiğinde gözlerime umutla baktı. Kapıyı kapadım ve hızlı adımlarla yanına indim. Onu bir hafta sonra ilk defa görüyordum. Ancak bu bir hafta bana bir yıl gibi gelmişti.
Aşağı indiğimde aramızda bir metre kadar vardı. Biraz bekledim ardından Draco'ya ,hayatımın aşkına, sarıldım. Gözlerimden ardı ardına birçok gözyaşı düştü. Ayrıldığımızda diyebildiğim tek şey "Hamileyim."di.
***
Sabah belimde Draco'nun eliyle uyandım. Her şey teker teker aklıma akın etmeye başlafığında ben de gülmeye başlamıştım.
Flashback
Draco önce önündeki kadına boş gözlerle baktı. Bu Hermione'yi korkutmuştu. Gözyaşlarını silerek arkasını döndü. Gidecekti ki Draco onu bileğinden tutup kendine çekerek sarıldı.
"O Tanrı'nın bize gönderdiği bir mucize Herm." dedi minnettar bir ses tonuyla gökyüzüne bakarak.
Flashback End
Yavaşça yataktan kalktım ve üzerimi değiştirdim. Bir süredir geçirdiğim en rahat uykuydu, daha çok devam etmesini isterdim ancak bir işim vardı ve sabah erken kalkmam lazımdı.
Draco'nun başucuna gidip alnına bir öpücük kondurdum hemen sonrasında uyanmasıyla sessizce "Hadi uyan, işe gitmemiz lazım." dedim.
O da aynı narinlikte saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı ve alnıma bir öpücük kondurdu ve cisimlendi.
***
Ofisim, Draco'nun ofisinin hemen yan tarafındaydı. Ses büyülerini çok iyi yapamadıklarından dolayı herhangi bir şeyde kolayca sesler duyabiliyordu. Draco'da bunu bir avantaja çevirip çocuğumuz biraz daha ona benzesin diye sürekli hareketli şarkılar dinletiyordu.
Eve gidiş saati geldiğinde Draco ile buluştuk. Cisimlenerek gideceğimizi düşünürken kendimi Draco ile arabada deniz kıyısında dolanırken buldum.
En sonunda deniz kenarında bir otoparka park etti arabayı. Yavaşça arabadan indik ve kıyının tam ortasına geçtik. Etrafta kimse yoktu. Sadece ben ve Draco. Gün batımında çiseleyen yağmur damlaları eşliğinde diz çöktü, tam önüme.
"Sen Hermione Bellatrix Riddle, hayatımda gördüğüm en güzel, en zeki cadı. Tanrı'nın en çok özendiği varlık belki de? Ya da hepsi birden, kim bilir. Senin gibi birinin en yakını olmaktan gurur duyuyorum. Hayatımın en güzel günlerini seninle beraber geçirdim ve bundan sonra da seninle geçirmek istiyorum. Her sabaha seninle uyanmak istiyorum. Güneşim ol istiyorum. Sen Hermione Bellatrix Riddle benimle evlenir misin?"
Gözlerim dolmuştu. Hayatımda duyduğum en güzel cümleler bütünüydü bu. Dilimin tutulması bile anın büyüsünü bozamamıştı. Kendimi sonunda toparlamayı başarıp "Evet! Evet, seninle evlenirim!" dediğimde beni çevresinde döndürdü ve alnımı öptü.
***
Yazarın AğzındanAradan bir ay geçmişti. Bugün Hernione ve Draco'nun evlilik günüydü. İki genç de yeminlerini etmiş şu an danslarını ediyordu. Ortam mükemmeldi, onlar mutluydu. Daha büyük ne olabilirdi ki?
***
Düğün bitmişti. Malfoylar, yanlarında Elizabeth yoktu, ve Bellatrix Lestrange onların malikanesinde oturmuş bir şeyler içiyorlardı. Hermione portakal suyuyla idare ediyordu tabii.
Ortamda gerici bir sessizlik vardı. Sessizliği Narcissa Malfoy bozdu.
"Bebek şimdi kaç haftalık?"
Hermione bu soru üzerine içgüdüsel olarak karnına koydu ve "8 haftalık." dedi.
Sonra Bellatrix konuştu.
"Çok garip değil mi Cissy? Kardeş gibi büyüdük ve çocuk sahibi olduk, onlar da birbirlerine aşık oldu ve evlendi. Yakında da çocukları olacak. Sanki masal gibi."
"Haklısın Bella. Her şey çok güzel."
"Hanımlar sohbetinize doyum olmuyor anak artık kalksak iyi olur saat ço k geç oldu."
"Haklısın Lucius." dedi Cissy. Cisimlendiler.
Bir süre sonra Draco ve Hermione de kendi malikanelerine cisimlendiler ve rahat bir uykuya yattılar.
Selaaam yeni bölümü beğendiniz mi? Benim çok içime sinmedi gibime geliyor. Nedenini bilmem. Şu an yayımlamak ve yayımlamamak arasında kaldım.
Gün: 4 Ocak 2021 Saat: 01.15
Yayımlama tarihi: 10.01.2021 Saat: 01.48
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hermione Riddle -Dramione-
FanfictionHermione okulun sonlarına doğru anne ve babasının Bellatrix Lestrange ve Tom Riddle, yani Lord Voldemort, olduğunu öğrenir. Ve olaylar bunun üzerine devam eder.