(KAYA)
Kaya gitmesinin ardından aradan geçen 3 yılda hep istediği o huzurlu hayatı bulmuştur.Yiğit üniversitesine gidip gelmekte kendisi de kendi işlerini halledip durmaktaydı.Her şey onun istediği gibi düz, monoton ve sakindi ama 3 yıldır içi içini yiyip duruyordu aslında.Böyle bir hayat için uğruna yeniden terk etmiş olduğu sevdiği kadını, Ender'i aklından çıkaramıyordu.Özellikle son bir kaç aydır geceleri gözüne uyku girmiyordu.Yiğit de bu duruma yavaş yavaş uyanmıştı ama bu konuyu açmak için cesareti yoktu belki de.
Londra'da yağmurlu bir sabaha uyanan Yiğit,babasını yine balkonda şehri izlerken görünce artık dayanamayıp ağzını açtı.
''Baba?''
Kaya önce irkilip sonra bilmemezlikten gelerek;
-''Yiğit oğlum ne ara uyandın?Hafta sonu değil mi bugün?Biraz daha uyusaydın keşke.''
''Ben iyiyim halimden de sen pek değil gibisin.Sana da hafta sonu değil mi?''
-''Ben de iyiyim oğlum neden iyi olmayayım?Sadece aklım bir davada takılı kaldı da ondandır.''
Yiğit babasının yalan söylediğini biliyordur ve bu sefer geçiştirmeye niyeti yoktur.
''Baba ben çocuk değilim, üniversiteye gidiyorum biliyorsun değil mi?Yani yalan söylediğini saniyesinde görebiliyorum ve aynı şekide gecelerdir uyuyamadığını da.''
Kaya hafif bir şaşkınlıkla oğluna bakakalır.Bu kadar belli ettiğinin farkında değildi ama madem artık öğrenmiş bunu oğluyla konuşup anlatabilirdi belki rahatlardı en azından
''Ee anlatmayacak mısın?Sorun ne?''
Kaya yutkunarak yıllardır ağzına almaktan korktuğu ismi söyler.
-''Ender.''
Yiğit kaşlarını çatarak babasına sorgularcasına bakar.
''Annem mi? Onun ne alakası var?''
-''Onu özlüyorum,Yiğit.''
Yiğit'in şaşkınlığı iki katına çıkarken ne dese bilemez ama sessizliği bozmaya karar verir.
''Baba çok geç değil mi sence de bu itiraf için? Hem annemin hataları yüzünden-''
Yiğit tam geçmişi su yüzüne dökecekken Kaya söze başlar.
-''İkimiz de hatalar yaptık kendimizce de haklıydık ama Ender benim hiç bir hatam da beni terk eden olmadı.Giden yine ben oldum...Ve evet bu kadar yılın ardından oldukça geç farkındayım ama istediğim hayatın annen olmadan hiç bir anlam ifade etmeyeceğini bilemedim yine.''
Yiğit babasının bu haline üzülerek bakışlarını önce şehrin manzarasına sonra ona çevirdi.
''Ne yapmayı düşünüyorsun peki?''
-''Hiçbir şey Yiğit,3 sene sonra tekrar gidip hayatının düzenini bozamam.Hem senle konuşurken de halinden memnun gözüküyordu.''
''Belki de bozabilirsin? Bilmiyormuş gibi konuşma annem bu her halinde ailesine mutlu gözükmeye çalışır.Nerden biliyorsun belki o da seni özledi.''
Kaya,Yiğitle olan bu konuşmasından sonra iyice düşündü.Nihayetinde işlerini halledip,aldığı ilk uçak biletiyle İstanbul'a gitmeyi kesinleştirdi.Bu sefer pes etmemek de kararlıydı.Bu sefer ki dönüşü kardeşi dahil herkese sürpriz olacaktı.En büyük sürpriz de Ender'e.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"LIMERENCE"
RomanceSelamm,ilk yazacağım hikaye olucak o yüzden elbette hatalarım olabilir. 85. bölüm sonrası dizinin çökmesiyle,Enkay ve Yılker'in yarım kalışını,kendi hayal gücümle tamamlamaya çalıştım. +Kerim ve Mert'in foyası henüz ortaya çıkmadı.