İş Başvurusu

372 33 17
                                    

"Koş koş Lix, seninki çıktı."
"Nereden benimki oluyo Hyunjin." diyerek girdiğim odada televizyonun karşısına oturarak kendimi yalancı çıkarmıştım resmen.

"Sesini aç Hyunjin. Kulaklarım bu güzel ses ile kutsanmalı." dememin üstüne Hyunjin gözlerini devirip "Benimki değil mi demiştin?" dedi.

Kumandayı elinden çekip ben açtım sesini. Şu harika sesi tüm gün dinleyebilirdim.

Seo Changbin... Savaş teknolojisi harikası Seo Changbin... Herkesin hayranı olduğu Seo Changbin...

"Ve biz her alanda halkımızın güvenliği için çalışan özel bir şirketiz. Lüften SEO Savaş Teknolojileri Şirketini küçümsemeyin." diyordu Seo Changbin. Keşke onu sadece televizyondan değil de yakından da görebilseydim.

"Ağzını kapat Felix. Dibin düştü yine." dedi Hyunjin. Neden böyle biri ile ev arkadaşı olmuştum ki...

Changbin basının önündeki kürsüden indikten sonra televizyonun sesini kısıp tamamıyle Hyunjine döndüm. Elindeki yemek malzemelerini de şimdi görmüştüm.

"Onlarla ne yapacaksın?" diye sordum.

O ise çapkın bir şekilde gülüp "Akşama Jeongin gelecek. Sen de istediğin yere gidebilirsin. Gitsene." dedi.
"Bende bu evde yaşıyorum keşke bazı şeylere karar vermeden beni de düşünsen." dedim.

O ise bu dediğimi takmadan mutfağa geçti. Ne yapacaktım ki? Belki de biraz yürümek iyi gelirdi. Sonuç olarak Jeongin tüm gece bizde kalamazdı. Kim bilir Hyunjin yine nasıl kandırmıştı çocuğu. En son kan kaybından öleceğim diye arayıp çağırmıştı. Tek olan şey burnunun kanamasıydı... Hwang Hyunjin bazen gerçekten çekilmez oluyordu...

Kapşonumu giyip telefonumu cebime attım ve dışarı çıktım. Umarım o ikisinin gecesi güzel geçerdi. Bende burada yalnızlığım ile çürür giderim. Daha neler Felix iyice Hyunjine benzedin sen.

Sokak lambalarının aydınlattığı caddeden geçerken aklımda ailemle geçen konuşmam vardı.

"Felix eğer bir iş bulamazsam bizim yanımıza dönmek zorundasın." demişlerdi. Zaten maddi durumları yerindeydi. Benim kazanacağım iki üç kuruşa ihtiyaçları bile yoktu. Sadece beni de o işlerini alet etmek için yapıyorlardı. Kim bilir belki sıradaki kurban ben olurdum.

Açtığın müziğin ritmi ile uyumlu bir şekilde yürürken bir anda hafif esen rüzgarın etkisiyle ayakkabıma takılan kağıda baktım. Normalde olsa asla bakmayacağım bir kağıttı. Ama üstündeki SEO yazısını görünce hızla yerden aldım.

Bekle, bu bir iş iş ilanıydı. Üstünde yazan yazıları yüksek sesli okudum.

" Seo Savaş Teknolojileri A.Ş. 2bin personel alıyor." Elimle alacakları personel alanlarının yazılı olduğu yerlerde göz gezdirdim.

Yazılım, sağlık, makine mühendisliği, elektrik, tesisat... Bunların hiçbiri benimle alakalı değildi. Zaten bir aşçının şirkette öyle bir şirkette ne işi vardı. Yine de kağıdı okumaya devam ettim. Ellerim kağıdın sonunda yazan yazıya ulaşınca ağzından çıkan küçük çığlığa engel olamamıştım.

"Aşçı"

Bir aşçıyım. Ve onların bir aşçıya ihtiyaçları vardı. Tamda işsiz Felix'e göreydi. Pardon SEO şirketlerinin CEO'su Seo Changbin'e hayran işsiz Felix'e göreydi. Kağıdı katlayıp cebime koydum. Yarın gitmem gereken bir iş görüşmesi vardı. Acaba o da orada olur muydu?

-------------------------------------------------------

Seo Changbin;

Seo Changbin;

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Lee Felix;

Lee Felix;

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Streetlight (Changlix)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin