(Clarke)
Karşımdaki manzaraya bakarken oldukça mutluydum.Tam 10 dakika önce intihar etmeye hazırlanırken tekrar yaşamak için bir sebebim oldu.Ağaçların arasında gezinirken bulduğum bütün meyvelerden yiyordum.Radyasyon burdaki küçük bir alanı etkilememişti.Bulduğum göle doğru koştum ve kendimi suların içine bıraktım.Sudan içip bedenimi yıkadım.Dünyaya ilk indiğimizde de suyu bulduğumuzda Octavia hemen suya girmişti.Gülerek hatırladığım anılardan sıyrılıp sudan çıktım.Kendime kalacak bir yer bulmalıydım.Ağaçların arasında ilerlerken gözüme küçük şirin bir yer çarptı.Sanırım burda birileri vardı.İçeri girdiğimde yerdeki cansız bedenleri gördüm.Derin bir nefes alarak işe koyuldum.Hepsini bitirdikten sonra hava iyice kararmıştı.Kuş seslerini ve ağacı altında oturmayı oldukça fazla özlemiştim.Radyoyu kucağıma aldım ve konuşmaya başladım.
-Selam,yine ben.Clarke.İnanmazsınız ama burda radyasyondan etkilenmeyen yeşillik dolu bir yer var.Eskisi kadar büyük olmasa da ormanın bir bölümü hala canlı.Uzaydaki arkadaşlarım döndükten sonra buranın neden etkilenmediğini araştırırım.Ama önceliğim bu güzelliğin tadını çıkarmak olacak.
dedim ve elmayı ısırdım.
-Oldukça lezzetli.Mideme kaç gündür böyle bi-
duyduğum sesle irkildim.Hemen elime silahımı aldım ve seslendim.
-Kim var orda?
feneri çalılıkların arasına doğrulttuğumda içimden ne olur ilk zamanlardaki gibi kana susamış yeryüzü insanlarından olmasın diyordum.Karşımda beliren saçları birbirine girmiş,yüzü gözü çamur olmuş küçük kıza baktım.
-Hey,sana zarar vermeyeceğim.Ben Clarke.Yanıma gel.
dedim ve elimi uzattım.Kız korksa da elimi tuttu.
-Hoşgeldin tatlım.
dedim ve ona sıkıca sarıldım.İnanmazcasına gökyüzüne baktım.Mutlu olduğum kadar merak ediyordum da.
-Hey,adın ne?
diye sordum küçük kızı yanıma oturturken.
-Madi
dedi sessizce.
-Selam Madi,ben de Clarke.Aç mısın?Bir şey yemek ister misin?
diye sordum.Kafasını olumlu anlamda sallayınca hemen yanımdaki elmadan ona da bir tane verdim.
-Yalnız mısın Madi?Ailen nerde?Başka birini gördün mü?
diye sordum hızlıca.Kafasını olumsuz anlamda sallayınca anladığımı belirttim.Bu küçük kız nasıl hayatta kalabilmişti ki?
-Sen nasıl hayattasın?
diye sormamla kız irkildi.Küçücük kıza böyle mi söylenir Clarke.
-Şşt,özür dilerim.Öyle demek istemedim.Sadece bu zamana kadar neredeydin,merak ettim.
dedim.Elmasını bitirince ağzını sildi.
-Gel hadi,elini yüzünü yıkayalım.
dedim ve onunla birlikte göle gittim.Eğilip yüzünü yıkarken sabah ilk işim Madi'ye güzel bir duş aldırmaktı.
-İstersen içerde dinlenebilirsin.
dedim ona.Korkuyla bana baktı.Anlaşılan Madi bu klübeyi benden önce bulmuştu.
-Merak etme,içerisini temizledim.
dedim ve elinden tutup içeri geçirdim.Yatağıma uzanır uzanmaz göz kapakları kapanmaya başladı.Ne zamandır bu haldeydi bilmiyorum.Onun bu huzurlu halini görmemle ben de yorgunluğumu fark ettim.Dışarı çıkıp elime tekrar telsizi aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The100/BELLARKE
Fanfictionİlk bölümden itibaren olayları biraz değiştirip yeniden-görmek istediğim gibi-yazıyorum. Bellarke ağırlıklı bir kitaptır. Benim The100'üme hoşgeldin❤️