Herkese selam...Başlıktan da anlayacağınız gibi bu bölüm biraz sakin geçen bir geçiş bölümü.Artık Bellarke'ye kavuştuğumuza göre olaylara karışmaya başlamamızın zamanı gelmedi mi sizce de? :)Bu kitabı tamamen okumak istediğim şekilde yazdığımı tekrardan hatırlatmak istiyorum.Bu hatırlatmayı neden yaptığımı en geç 2 bölüm sonra daha iyi anlarsınız.Hepinize iyi okumalar...
(1 Hafta Sonra)
Gözümü açmamla beni izleyen Bellamy'i fark etmem bir oldu.Yüzündeki hafif sırıtış ve gözlerindeki uyku mahmurluğuyla beni izliyordu.Uyandığımı görünce yüzündeki tebessüm büyüdü.E tabi doğal olarak benimki de...
-Günaydın..
Dedim yeni uyandığım için çatallı çıkan sesimle.Gözlerindeki parıltıyı izlemekten alıkoyamıyordum kendimi.Burnunu burnuma değdirdi ve alınlarımızı birleştirdi.
-Günaydın prenses...
Dedi o güzel ses tonuyla.Ortamın romantizm seviyesinin bir anda yükselmesiyle ne yapacağımı şaşırdım.Bir süre alınlarımızı birbirimize yasladık.Anın tadını çıkardık.Yaklaşık 1 haftadır her günümüz masal gibi geçiyordu.Echo bile sakinleşmiş,kendine yeni hobiler edinmeye başlamıştı.Ancak hayatımızda her zaman olduğu gibi şimdi de işlerin bir anda değişeceğini biliyorduk.Her ne kadar kendimi tedirgin olmama konusunda uyarsam da iyi günlerimize kısa bir süre sonra veda edeceğimizi biliyordum.Ve böyle düşünen tek kişi olmadığımı da biliyordum.Bellamy dudağıma kısa bir öpücük kondurduktan sonra ayaklandı.Ben de onunla birlikte kalktım.O üstünü giyinirken ben banyodaki işlerimi hallettim.Daha sonra da yer değiştirdik.İkimiz de hazırlandığımızda kahvaltı için ortak salona ilerledik.Gözüme ilk çarpan Monty'nin yosun çorbası olunca Bellamy'le göz göze geldik.İkimiz de aynı şeyi düşünüyorduk.Tam geldiğimiz gibi geri dönecekken Murphy bizi fark etti.
-Bellamy ve Clarke kaçıyor..
Dedi.Herkesin gözü üstümüze dikilince elimden gelen en tatlı sırıtmayla yerime oturdum.
-Ne kaçması canım,Clarke yere bir şey düşürdüğünü sandı,ona baktık.
Dedi Bellamy.Gülerek bana göz kırptı.
-Ya tamam tamam inandık tamam.
Dedi Raven.Madi.Emori, Harper ve Monty her zamanki gibi kendi hallerinde konuşurlarken Raven bize yaklaştı.
-Bugün sığınaktakilerle konuşacağız.Bizden haber bekliyorlar.Onlar hazırlarmış.
Dedi Raven.Ağzımda zaten içmek istemediğim yosun çorbasıyla kaldım.
-Ne,nasıl yani ?Hangi ara konuştun da konuşma ayarladın?
Diye sordu hızlıca Bellamy.Octavia için endişelendiğini biliyordum.Octavia kaç yaşına gelirse gelsin onu korumaya çalışacağını biliyordum.Geçmişin acı yükünü hala sırtladığını görebiliyordum.
-Bu sabah Monty konuşmuş.Telsiz ayarlarını kontrol ederken.Her şey yolundaymış,endişelenmeyin.Sadece sığınaktan nasıl çıkacaklarını bilmiyorlar.O konuda konşacaklarmış.
Dedi Murphy.Bellamy kasılan bedeniyle sakince teknoloji odasına gitti.Bakışlar bize dönünce Madi'ye göz kırptım.
-İş vakti..
Dedim ve ben de ayaklandım.Madi,Harper ve Emori de kendi imkanlarımızla oluşturmaya çalıştığımız sebzelerimize bakmaya gittiler.
-Hadi bakalım,başlıyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The100/BELLARKE
Fanfictionİlk bölümden itibaren olayları biraz değiştirip yeniden-görmek istediğim gibi-yazıyorum. Bellarke ağırlıklı bir kitaptır. Benim The100'üme hoşgeldin❤️