"Yazar mısın artık? Yarım saattir konuşuyorum ikna etmek için, başın şişmiyor mu?"
Yaklaşık 2 gündür böyleydik. Ben ısrarlı bir şekilde hayır derim, Lisa ise inatçı bir şekilde peşimden koşar.
"Şişiyor. Hayatıma yeni insanlar aldıkça daha da şişiyor," dedikten sonra kalktım ve adımlarımı mutfağa yönelttim. Cidden çok açtım ama yemek yapmaya üşeniyordum. Bu yüzden bir elma alıp tekrar salona geçtim.
Kim Jennie, Lisa'nın arkadaşıydı. Jennie instagram hesabında hikayesine 'Sevgili olmayacak erkek arkadaş istiyorum!' yazısı atmış ve Lisa da bu yüzden beni ikna etmeye çalışıyordu. Diğerlerini ikna edebilirdi, neden ben?
İnstagram ya da ona benzer hiçbir sosyal medya hesabı kullanmıyordum. Hepsi bana gürültü ve gereksiz geliyordu. Bana göre insanlardan ne kadar uzaksan, o kadar mutlusundur.
Aslında şu an bana 'depresif' diyebilirsiniz ama katılmıyorum. Sadece uykum var, yeni kalktım. Ve kalkar kalkmaz 2 gündür olduğu gibi başımın eti gerçek anlamda yeniyor.
"Kafamı ısırma!"
Bağırıp yerimden kalktım ve Lisa'ya baktım. O ise umursamıyor gibi omuz silkti. Tanrım... Bu kız beni her seferinde sinir ediyordu.
"Jungkook'un yanına gitsene sen. Ne diye durup beni sinir ediyorsun?"
"Olmaz. O başka kızlarladır, bölmeyim saygıdeğer Jungkook'umuzu," deyip güldü. Bazen deli olduğunu düşünüyordum.
"İyi, ver şu hesabı," deyip telefonu ona uzattım. Gözlerini açıp ellerini sevinç ile çırptığında sadece göz devirdim.
@ImJennieImBeautiful
Kullanıcı adına da göz devirdikten sonra gözlerimin yerinden çıkacağını düşünmüştüm.
"Ahh hesap açmam lazım..." diyerek kendi kendime söylendim ve elimle hafiften alnıma vurdum.
@KimTaehyungPerfect
Yaklaşık 15 dakika düşünmemin sonucunda ortaya böyle bir kullanıcı ismi çıkmıştı. Hesabı açtıktan sonra arama motoru kısmına gidip Jennie'nin adını yazdım ve mesaj kısmına tıkladım.
KimTaehyungPerfect: Selam. Ben evrendeki en mükemmel şeyim. Bence çok şanslısın çünkü benimle konuşuyorsun. Evrendeki en mükemmel şey ile, bu 'şey' ben oluyorum, konuşuyorsun. (11.06)
Biraz bekledikten sonra yanıt alamayınca telefonu kapatıp bahçeye çıktım. Babamı orada görünce gülümsedim ve yanına gidip sarıldım.
"Anneye sarılmak yok mu?"
Sesin geldiği yöne, yanıma alaycı bir şekilde baktım.
"1- Kendine anne deme, diğer 'gerçek' annelere hakaret etmen hoşuma gitmiyor. 2- Hayır, yok."
Babam artık alıştığı için hiçbir şey yapmadı. Sadece omzuma iki kere vurdu ve ayrıldık. Aile... Sanırım bana yabancı olan ama bir o kadar da yakın olan kelime.
5 kişilik bir ailemiz vardı. Şu an sadece 2 kişilik. Babam ve ben. Ona anne demiyorum çünkü hak etmiyor. O benim için hiçbir şey. Abim ve benden küçük bir kız kardeşim vardı. Çok değil, 9 ay önce öldüler. Yarın 12 Nisan olacaktı. Yani tam 9 ay olacak.
Saat akşam 6'ya gelirken babamlar kendi evlerine gitti ve bende salonda oturan Jimin'in yanına oturdum.
Oturduğum anda bana baktı ve gülerek "Oo yüzünü gördük. Büyümüşsün lan görmeyeli," diyerek dalga geçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Minuscolo Fatina
FanfictionBedenlerimiz arasında kilometreler olsa bile, ruhlarımız arasında sıfır kilometre bile yok. Bizim ruhlarımız birleşik Kim Jennie. Hislerimiz bize yetiyor. ~Kim Taehyung (Kim Taehyung X Kim Jennie) @2021