real'nost' || kim minji/seokjin

'14'

🎶We All Lie - Hajin🎶
🎶Smoky - Joohoney🎶
🎶Breaking Dawn - The Boyz🎶
🎶Reveal (Catching Fire) - The Boyz🎶
🎶My Way - Dreamcatcher🎶

-12 Şubat 2020

  Hastanenin koridorlarında bir koşuşturmaca vardı. Hemşireler sedyedeki hastayı ameliyathaneye yetiştirme çabasındaydı.

  Sedyede yatanın elini sıkıca kavrıyordu Minji. Kendini duyduğuna inandığından sürekli "Dayan, iyileşeceksin." diye tekrarlıyordu. Yine bu cümleyi tekrarladığında hastanın kirpiklerinin hareketlendiğini fark etti.

  Heyecanlı bir nida çıktı ağzından, ancak çoktan ayrılma vakitleri gelmişti. Sedyenin gireceği ameliyathane kapısı açıldığında genç kadın zorla da olsa bırakmıştı Taehyung'un elini. Gözlerinden akan yaşları elinin tersi ile silerek saatler sürecek sessizliğinden önce son kelimelerini söylemişti.

  "İyileşeceksin kardeşim."

  Ameliyat ne kadar sürmüştü bilmiyordu. Minji o sandalyelerde ne kadar oturdu bilmiyordu.

  Genç kadın bir an ruhu çekilmiş gibi sandalyede öylece otururken, bir anda tüm koridorda volta atarken buluyordu kendini. Hatta bir an duvarı yumruklamaya bile yakındı.

  Ameliyatın başlamasının üstünden biraz zaman geçmişti ki, Minji yanında bekleyen iki kişinin daha olduğunu görmüştü. Ne zaman geldiklerini, kim olduklarını bilmiyordu. Umrunda da değildi.

  Yaşça küçük görünen ağlayarak gelmişti ameliyathanenin önüne. Yanındaki ise onu tutarak sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Sakin ol Jimin. Onun ne kadar güçlü olduğunu biliyorsun. Bir şey olmayacak ona."

  Yanındakinden kurtulmak ister gibi silkinmişti hızla çocuk. Aklı içerideydi. "Nasıl sakin olabilirim hyung? Taehyung oradayken nasıl sakin olabilirim?"

  Kendini itmesine rağmen yeniden tutmuştu çocuğu Hoseok. İlerleyen süre içerisinde çocuk sakinleşmişti. Büyük olanın gözleri sandalyede sessiz sedasız oturan genç kadına takılmıştı.

  Kim olabileceğini düşünürken kalkıp sormaya karar verdi. Jimin'in sırtını patpatlayıp kalkmış ve Minji'nin yanına oturmuştu.

  "Bir istediğiniz var mı hanımefendi? Belli ki bayadır buradasınız." Minji cümlenin sonuna kadar birinin kendisiyle konuşmaya çalıştığını bile anlamamıştı. Cümle bittiğinde boş gözlerini dikmişti yanındakine. Bir süre öylece baktıktan sonra bakışlarını yeniden yere eğmişti.

  Hoseok ise onu rahatsız etmek istemediği için kalkarak arkadaşı Jimin'in yanına geri oturmuştu.

  İlerleyen zamanda ikili biraz hava almak için çıkmış ve ellerinde üç kahve ile dönmüşlerdi. Büyük olan yine kadının yanına ilerleyerek elindeki kahvelerden birini uzatmıştı Minji'ye. Genç kadın kahveyi alarak hafifçe başını eğip teşekkür etmişti.

  Kadının kendisiyle iletişim kurabilmesinden memnun olan Hoseok yerine oturmuştu. Minji sıcak kahveyı yanına bırakmıştı. O sırada koridorda hızlı adımlarla bu üçlüye yaklaşan biri belirmişti.

  "Nasıl oldu bir gelişme var mı?" Nefes nefese kalan bu genç Minji'nin yanına gelerek onun yüzüne bakmaya çalışmıştı.

  Kafasını kaldıran genç kadınsa karşısında endişeli Changkyun'u görmüştü.

  Ne kadar süredir konuşmadığını bilmiyordu, uzun sessizliği ardından bir cümle söylemeye niyetlediğindeyse kuruyan boğazının buna izin vermeyeceğini fark etmişti.