SAUDADE

5 1 0
                                    

Olduğum yerde öylece bandanaya baka kaldım bir anda "Tammy" diyerek Scarlett yanıma geldi koluma dokundu ve irkildim yağmurdan ıslanmış kirpiklerimi kırptım Frayy elimde ki bandanayı alarak ;

(Sessiz bir şekilde)
#Bu bandana neden yabancı gelmedi gözüme.

Kafamı kaldırıp Frayy'a baktım Frayy sanki bir şey biliyormuş gibiydi anlamamam için bana hemen bandanayı geri verdi ve Scarlette dönerek "Hadi içeri girelim" dedi ve Scarlett koluma girerek beni içeri aldı. Hepimiz ıslanmıştık Scarlett 3 tane küçük battaniye getirdi birini Frayy'a uzattı benim yanıma geldi battaniyeyi açarak omuzlarıma örttü Scarlette bakarak ağzımın kenarıyla küçük bir gülücük yaptım Scarlett sırtıma küçük elleriyle hafif dokunuşlarla dokundu. Afallamış gibiydim korkmamıştım ama çok afallamıştım. Kimse konuşmuyordu sadece duvara asılan saatin " tık tak " sesi vardı.

10 dakika sonra;

+Ben artık gitsem iyi olacak bakmam gereken bir kaç dosya varda.
- Sen nasıl istersen eve gidince haber ver bana.
(Frayy'a bakarak )
+Tekrardan görüşmek üzere.

Frayy küçük bir gülümseme yaparak ayağa kalktı ve Scarlett ile bana kapıya kadar eşlik ettiler kapıdan çıkmadan Scarlettin kolunuk okşayarak güldüm ve ordan ayrıldım.

Eve vardığımda mutfağa giderek masanın üzerinde duran bir kristal bardak ve dibinde az kalmış cam şişede ki suya uzandım bardağı dolduracak şekilde içinde su vardı suyumu içerek odama yöneldim çantamı yatağıma fırlattım üzerimi değiştirmek için dolabıma yöneldim dolabın kapağını açtım ve gözüme ilk gelen pijamamı aldım elime ve kıyafetlerimi sağa sola fırlatarak çıkarttım pijamalarımı giydim. Masanın üzerinde duran saate yaklaştım ve saatin 22:00 olduğunu fark ettim yatağa uzandım o kadar yorgundum ki yatağa yatar yatmaz uyudum.

Sabah olduğunu siyah perdelerim sayesinde anlayamamıştım uyudukça uykum geliyordu taki telefonum çalana kadar. Arayan Scarlett'i ;

-Alo.
+Efendim.
- Kapıyı aç.
+Geliyorum.

Yatağın üzerine oturdum yüzümü ellerimle kapattım ellerimle yanaklarıma vurdum ve ayağa kalktım bir anda başım döndü ve kalktığım yere oturdum birden ayağa kalktığım için sanırım başım dönmüştü bu sefer yavaş ve sakin şekilde ayağa kalktım sabırsız olan Scarlett zile basıp duruyordu merdivenlere hızlıca koştum ve yavaş yavaş merdivenlerden indim kapıyı açtım Scarlett ile göz göze geldim bakışlarından uzun zamandır kapıda olduğunu ve bana sinirlenmiş olduğunu anlamıştım ellerin bir kaç poşet ile merdivenlerden çıkmaya başladı içimden
"başlıyoruz bir , iki ..." üç demeye kalmadan Scarlett söylenmeye başladı hemen hızlıca merdivenleri çıktım Scarlett hem söyleniyor hem de masanın üzerine koyduğu poşetleri yerlerine yerleştiriyordu kapıya yaslandım gözlerimi kapattım Scarlettin bana söylediği lafları dinliyordum , arada gülüyordum. Scarlett bir anda sustu ve bana yaklaştı " seninle nasıl arkadaş kaldım hala aklım almıyor " dedi ben de o arada yaslandığım kapıdan doğruldum Scarlett bir anda sarıldı , bana ne kadar kızgın olursa olsun beni hemen affederdi o yüzden her zaman bana kızmasına izin verirdim , çünkü bana kıyamayıp affederdi Scarlett benim için çok farklıydı herkesden farklıydı  o benim için arkadaş değildi benim ikinci ailem olmuştu.

20 dakika sonra;

- Hadi kahvaltı hazır.
(Diye bağırdı odam da yatan bana)

Scarlettin öyle bağırması bana annemi hatırlattı bir anda içim acıdı beklemeden gözümden bir damla yaş geldi. Scarlett açık olan kapıma tıklayıp içeri girdi. Scarletten ağladığımı tek bir damla bile olsa saklayamazdım hemen anlardı şimdi de bir farkı olmadı. Scarlett ağladığımı anlamıştı ama belli etmemişti. Içeri girer girmez perdelerimi açmıştı açılan perdelerden içeri giren güneş ışığı gözlerimi kamaştırmıştı gözlerimi oğuşturup yatağımın üzerinde doğruldum Scarlett masama doğru yaklaştı hiç beklemediğim bir anda masamın üzerinde duran yarısı su dolu olan bardağı yüzüme fırlattı ve gülerek;

-Boşa gitmesin , yüzünü yıkamış oldun.
+Sen manyaksın.
-Ha ha ha senin kadar mı ? Sanmam.

Yüzümü ekşitip Scarlette baktım Scarlett hadi dercesine eliyle işaret yaptı. Kalktım ve peşinden mutfağa gittim Scarlett harika bir kahvaltı hazırlamıştı uzun zamandır böyle bir kahvaltı yapmamıştım iyi gelecekti.
Scarlett çay koyarken ona dün olan olayı anlatmaya başladım.

+Dün elimde olan bandanayı hatırlıyorsun dimi.
-Evet , içerde masanın üzerinde duran dimi ?
+Aa evet o.
-Ne olmuş bandanaya.
+Dün moon'dan çıktıktan sonra karşıya geçmek için yürümeye başladım dalgınlığıma gelecek oldu ki bir araba belirdi biri beni kurtardı. Belimden tutup çekti beni.
-Belinden çekip kurtardırdığına göre kuvvetli ve erkek biri.
+Arkamı dönmek istedim ama" hayır şimdi değil" dedi. Gözlerimi bandana ile bağladı bandanayı açtığım da gitmişti.
-Belki göstermek istememiştiri kendini.
+Ama o beni ilk defa kurtarmamış gibiydi , garipti.
-Çok dizi izliyorsun sen bir psikoloğamı gitsen.
+Scarlett!!!
-Kahvaltını yap.

Uzun zaman sonra bir midemin olduğunu ve doyduğunu hissetmiştim  , düşündüğünüz kadarda güzel ve ince belli değilim. Kahvaltımızı yaptıktan sonra Scarlett masayı topladı bana hiç bir şey yapmam gerekliymiş gibi balkona gönderdi.  Mutfakta işi bitince elinde içi kahve dolu iki kırmızı bardak getirdi , kahveyi bana uzattı bardakları daha önce hiç görmemiştim kafamı Scarlette kaldırarak;

+Bu bardaklar benim değil.
- Artık senin.
+ Hadi ya güzelmiş , teşekkür ederim.

Birşey demedi ama yüzünde ufak bir gülümseme ile "rica ederim" lafını anlamıştım. Karşılıklı duran iki sandalyeye oturduk ve kahvelerimizi içtik Scarlett bir şey merak edercesine bana döndü;

-Sence nerde karşılaştın o kişiyle , seni hep kurtaran.
+ Üniversite , hastane , moon önünde hepsi aynı kışıymış gibi geliyor belki de dediğin gibi çok dizi izliyorum ondandır.
-Diyorum ben sana dinle sen beni izleme bu kadar dizi.
+Ha ha ha bugün bakıyorum da neşeniz baya yerinde. Nedir bu mutluluğun sebebi ?
- İlla mutlu olmak için bir şey mi olması lazım ?
+Bilemiyorum...



DEVAM EDECEK...

REMEMBER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin